Cem'e kritik soru

‘‘ÇOK güzel şeyler söylediniz. Ama onları burada söylemek kolay. Hepimiz sizin gibi düşünüyoruz. Ama katıldığınız diğer toplantılarda da aynı şeyleri söyleyebilir misiniz?’’

İsmail Cem, ‘‘Söyleyebileceğimi düşünüyorum’’ dedi.

***

İSMAİL Cem'in, erkeklerin çoğunlukta olduğu toplantılarda da tekrarlayabileceğini düşündüğü konuşma, kadınların çatışmaları engelemede ve barışı sağlamada erkeklerden çok daha etkili olduğunu açıkça, çarpıcı ifadelerle dile getirdiği açıklamalarıydı.

Merkezi Strasbourg'da olan Uluslararası Demokrasi Enstitüsü ile Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği KA-DER'in ev sahipliği altında, Güneydoğu Avrupa'dan kadın parlamenterler İstanbul'da ikinci konferanslarını düzenlediler.

Konu, kadınlar ve çatışma yönetimiydi.

İlk Konferans geçen yıl Yunanistan'da yapılmış ve açılışa Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu katılmıştı. İstanbul'dakini de İsmail Cem açtı.

DSP her zaman, kadınların siyasete katılımlarıyla ilgili etkinliklerde öne çıkıyor. DSP milletvekili Gönül Saray, bu işin yakın takipçilerinden. Bu toplantıda da vardı ve yeni açılımlar getirdi. Irak'ı hatırlattı, Ortadoğulu kadınların da dahil edilmesini önerdi. Keşke diğer kadın politikacılar da kadının siyasete katılımı konusunda aynı hassasiyeti gösterseler.

O zaman belki Türkiye, Güneydoğu Avrupa'da, parlamentosunda en az kadın milletvekiline sahip ülke olmaktan kurtulurdu.

Diğer bölge parlamentolarına baktığımızda Türkiye'nin durumu, çok geri.

Parlamentosunda yüzde 26.2 ile, en fazla kadın temsilciye Bulgaristan sahip. Onu yüzde 20.5 ile Hırvatistan izliyor. Romanya yüzde 10.7, Yunanistan yüzde 8.7, Arnavutluk yüzde 5. Türkiye ise yüzde 4.2 ile 12 ülke arasında en sonuncusu. Üstelik de bir çoğunun aksine, bizim anneannelerimiz bile seçme ve seçilme hakkına sahipti.

***

İSMAİL Cem, ‘‘Kadınlar hayatı, geleceği yani çocuklarını kendi vücutlarında geliştiriyorlar. Hayatı korumak, geleceği korumak, barışı korumak ve inşa etmek kadınlarda içgüdüsel bir inat’’ diyordu.

Bunlar, çok kuvvetli ifadeler. Kadınların, çözüm üretme konusundaki yeteneklerinin bu kadar farkında olan bir dışişleri bakanından bazı şeyler beklenebilir o zaman.

O zaman, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin iki yıl önce kabul ettiği ve ‘‘barışı koruma ve güçlendirme yolundaki tüm çabalara kadının eşit katılımı ve bu alandaki karar verme mekanizmalarında rollerini arttırmak’’ gerektiğini vurgulayan kararını hayata geçirmeye Dışişleri Bakanlığı'ndan başlanabilir örneğin.

Silahlı çatışmaları önlemeye yönelik barış görüşmelerinde, sorunların çözümü müzakerelerinde, yani diplomaside kadınlar da görünür ağırlıkta var olabilirler.

Kadınların, Cem'e ‘‘Bu sözlerinizi başka toplantılarda da tekrarlayabilir misiniz?’’ sorusunun altındaki beklenti buydu belki di.
Yazarın Tüm Yazıları