Allianoi için daha fazla gecikmeden

Allianoi’nin üstü sessiz sedasız örtüldü.

Haberin Devamı

Mahkeme kararı beklenmeden...
Ben “Baraj yapılmasın” demiyorum.
Ama baraj yapılırken bile Allianoi korunabilirdi diye düşünüyorum.
Bugünkü serbest kürsünün konuğu; İzmir Özel Tevfik Fikret Fen ve Anadolu Lisesi Müdürü İhsan İnekci...
Allianoi’ye işte farklı bir yaklaşım...
¡¡¡
Ve sonunda korkulan oldu. “Allianoi Antik Sağlık Merkezi”nin üzeri bu kez doğal nedenler sonucu değil, insan eliyle toprağa gömüldü ve ancak 50 yıl sonra tekrar gün ışığına çıkabilecekmiş.
Gerekçe; yöre halkının daha verimli tarımsal üretim yapabilmesi için gereken suyun tutulması ihtiyacı...
Şüphesiz ülkemizin birçok yöresinde olduğu gibi Bergama ve civarı da tarımsal üretim potansiyeli bakımından zengin bir bölge...
Ve yöre halkının kendi toprağını ekip biçmek istemesi ve topraklarından yüksek verim beklemesi en doğal hakkı... Bu nedenle sulama amaçlı bir baraj gölünün yapılması gerekli de olabilir.
Ancak tüm bu gerekçeler, dünya kültür mirası açısından böylesine önemli ve benzersiz nitelikteki bir antik değerin sular altında kalmasını kabul edilebilir bir durum gibi değerlendirilmesini haklı gösteremez.
Bilindiği gibi Bulgaristan’ın Kazanlık yöresindeki kuruluş tarihi İ.Ö. 300’lere uzanan Seuthopolis Antik Yerleşimi de yöreye yapılan bir sulama baraj gölünün altında kalmıştı. Şimdilerde Bulgaristan yetkilileri bu önemli tarihsel mirasın değerinin farkına varmış olsalar gerek ki, baraj sularının altında kalan bu antik yerleşim için çeşitli kurtarma projeleri geliştiriyor.
Bu projeler içerisinde en çok ses getireni ise UNESCO tarafından da desteklenen bir proje... Projeyi şöyle özetleyebiliriz...
Öncelikle antik yerleşim ortalama 500 metre çapında bir daire oluşturacak şekilde bir koruma duvarı ile çevrelenecek. Daha sonra koruma duvarı içerisinde kalan alandaki suların boşaltılmasıyla yerleşim gün ışığına çıkarılacak. Ve gerek duvarda ve gerekse ören yerindeki bazı çevre düzenlemeleriyle bakımlı ve çekici bir ören yeri yaratılmış olacak. Ziyaretçiler çeşitli tekne ve yatlarla ören yerine ulaşıp antik yerleşimi gezebilme olanağı bulabilecekler.
Şimdi sormak istiyorum.
“Yap-İşlet–Devret” modeliyle finans kaynağı yaratılarak “Allianoi Antik Sağlık Yurdu”nun etrafına da böylesi bir duvar inşa edildikten sonra su tutulması işlemine geçilse; hem Allianoi kurtulmuş olur, hem de yöre halkının gereksinim duyduğu sulama barajı da gerçekleştirilerek bir taşla iki kuş vurulamaz mı?
Böylelikle 50 yıl süreyle Allianoi’yi ziyaret edenlerin ören yeri giriş ücretleri ve duvarın üzerine inşa edilecek çeşitli kafeterya ve hediyelik eşya standının gelirleri finans desteği veren kişi ya da kuruluşa devredilerek belli bir parasal kaynağa da kolaylıkla ulaşılabilmiş olunur.
Düşünsenize baraj gölünün ortasında yer alan ve bu yönüyle de dünyada benzersiz olan bir antik yerleşime gölün kıyısından bindiğiniz, Roma dönemi tekneleriyle keyifli bir yolculuktan sonra Allianoi’ye ulaşmak ve yerleşimi çevreleyen duvarın üzerinden ören yerini panoramik olarak seyredip, daha sonra asansörle aşağıya inip Allianoi ile kucaklaşmak heyecan verici ve bir o kadar da keyifli olmaz mıydı?
Ben gözlerimi kapatınca bu yolculuğa gönül gözümle çıkabiliyorum ama dileğim; herkesin bu yolculuğa dünya gözüyle çıkabilmeleri... Sizce bu tümden olanaksız mı? Bence hayır... Ancak, kaybedilecek zaman kalmadı. Bir an önce işe koyulmak gerek; henüz vakit varken ve henüz sular yükselmemişken...
¡¡¡
İzmir Özel Tevfik Fikret Fen ve Anadolu Lisesi Müdürü İhsan İnekci’nin yorumları böyle...
Ben de kendisine katılıyorum.
Herkesin tercihi olduğu gibi benim de tercihim; hem barajın yapılması, hem de Allianoi’nin korunması...
Dünyada benzer örnekler oldukça fazla...
İnekci, Bulgaristan’dan bir örnek vererek “Daha fazla gecikmeden” uyarısında bulunuyor.
Evet...
Her ikisini de yapmak biraz daha maliyetli, biraz da meşakkatli...
Ama değmez mi?
Napoli’deki Pompei, bugün nasıl milyonlarca turisti çekiyorsa; neden Allianoi’yi, Efes gibi çok önemli değerlerimiz milyonları İzmir’e çekmesin.
Türkiye’nin de İzmir ve çevresinin de turizmden başka bir çıkış yolu yok.
Onun için sonradan “keşke” dememek için son bir kez daha düşünmemiz gerekiyor.

SON TARİH: 28 ŞUBAT

Haberin Devamı

Genç Nota’da başvurular başladı

Haberin Devamı

Ankara Hürriyet’in düzenlediği Genç Nota Liselerarası Müzik Yarışması dört yaşına girdi. Yarışma bu yıl Eskişehir’in de dahil edilmesiyle Ankara, İzmir ve Antalya olmak üzere 4 merkezde gerçekleştirilecek. Başvurular www.gencnota.com adresinden online olarak yapılabilir.
Genç Nota’nın bu yıl ilk bölge elemesi, Eskişehir’de 17 Nisan, Akdeniz’de 24 Nisan, İzmir’de ise 1 Mayıs 2011’de seyirciyle açık yapılacak. Ankara elemeleri 7 ve 8 Mayıs 2011’de seyirciye kapalı gerçekleşecek.
Bölge elemelerinin tamamlanmasının ardından, finale katılmaya hak kazanan gruplar, 14 Mayıs 2011’de Ankara’da büyük finalde ödül kazanmak için mücadele edecekler. Çeşitli gösteri ve sürprizlerle dolu final yarışması, her yıl olduğu gibi bu yıl da seyirciye açık ve ücretsiz olarak yapılacak.
BAŞVURULAR BUGÜN BAŞLIYOR
Genç Nota’nın gerçekleceği 4 merkezde de başvurular bugün kabul edilmeye başlanacak. Başvuru ile ilgili ayrıntılar, önümüzdeki günlerde gazeteniz aracılığıyla kamuoyuna duyurulacak.
YARIŞMAYA KATILMA ŞARTLARI
Yarışmaya devlet liseleri ile özel okulların lise bölümlerinde okuyan öğrencilerin kurdukları batı müziği müzik grupları katılabiliyor. Yarışmanın en önemli kurallarından bir tanesi, aday müzik grubunun bütün üyelerinin aynı okulun devamlı öğrencisi olması. Genç Nota Organizasyon Komitesi, bu yıl aldığı bir kararla aday grupların üye sayılarını da yeniden düzenledi. Buna göre
gruplar en fazla 6 kişiden oluşabilecek.

Yazarın Tüm Yazıları