Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz günlerde bir sosyal medya fenomeninin duş başlığını temizlemek için yaptığı şeyi gösteren paylaşımı viral oldu. Videoda bir poşetin içine su ve sirke koyuluyor, duş başlığı poşete yerleştiriliyor, ağzı bantla sıkıca kapatılıp bir gün bekletiliyordu. Ortaya çıkan sonuç ise sarı kahverengi arası kirli bir suydu…
"Acaba bu videodaki görüntü gerçek değil mi? Bu kadar pislik bir duş başlığında ne arıyor?" diye düşünebilirsiniz ama uzmanlar duş başlığınızın mikrop ve hastalık saçtığı konusunda uyarıyor ve temizliği hakkında önemli uyarılarda bulunuyor.
-- Dışını ovup parlattığımız, temizlediğimizi sandığımız duş başlıkları hangi hastalıklara davetiye çıkarıyor?
-- Bu kadar kir, toz ve bakteri duş başlığımıza kadar nasıl ulaşıyor?
-- Duş başlıklarını ve duşu nasıl temizleyelim?
-- Aynı risk lavabodaki musluklarda da var mı?
Duş başlığı hastalığı ile ilgili merak ettiğimiz her şeyi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Adem Yılmaz ve İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ ile konuştuk.
Dr. Aytaç Karadağ, sosyal medyada yayılan bu görüntünün gerçeği çok fazla yansıtmadığını ancak duş başlıklarının bünyesinde risk barındırdığı konusunda hemfikir olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Duş başlığı temizleme konusunda sirke iyi bir dezenfektan olup içindeki malik asit sayesinde bakteri, virüs, mantar, parazit gibi enfeksiyon nedeni olabilen mikroorganizmalara karşı koruyucu olarak görev yapar.”
Viral olan videodaki sirkeli su deneyi sırasında su içindeki faydalı bakterilerin çoğalsa bile çamur gibi renk değişikliğine neden olmayacağını belirten Karadağ, "Sirkenin içinde bulunan faydalı dost probiyotikler, yanında başka bir mikroorganizmanın yaşamasına müsaade etmeyeceği için duş başlığına yerleşmiş ve suyun çamur rengine dönmesine neden olduğu belirtilen bakterilerin çoğalmasını hızlıca durduracaktır. Dahası bu videodan sonra yapılan benzer deneylerde de suda renk değişimi olmadığı belirtildi. Özetle videodaki gibi bir görüntü ile karşılaşılmasa bile duş başlığı bu şekilde temizlenebilir" dedi.
Organik ve doğal yollarla oluşturulmuş, koruyucu ve katkı maddesi içermeyen sirke bol miktarda probiyotik denilen faydalı bakteri içerir. Bu faydalı bakteriler bizi B ve K vitaminleri üreterek yorgunluğa, mutluluk hormonumuz olan serotoninin yüzde 95’ini oluşturduğu için depresyona, bağışıklığımızı düzenlediği için enfeksiyonlara ve kansere, sindirim enzimleri ürettiği için hazımsızlığa, metabolik faaliyetlerde görev yaptığı için de obeziteye karşı korur.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Aytaç KaradağTEDAVİ EDİLMEZSE CİDDİ SAĞLIK SORUNLARINA NEDEN OLUYOR
Peki dışarını ovup parlattığımız, temizlediğimizi sandığımız duş başlıkları, hangi hastalıklara davetiye çıkarıyor?
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Adem Yılmaz; duş başlıkları, klimalar, su depoları gibi su buharının yoğunlaştığı ortamlarda, özellikle L.pneumophila adlı bakterinin ürediğini ve solunum yoluyla vücuda girdiğini, Lejyoner hastalığı veya Legionellosisin ciddi bir akciğer enfeksiyonu olduğunu belirtti.
Yılmaz, lejyonella zatürresi de denen bu hastalığın, baş ağrısı, ateş, kas ağrısı ve solunum sıkıntısı gibi belirtilerle kendini gösterebileceğini ve tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etti.
NORMALDE TOPRAKTA YAŞIYOR AMA DUŞ BAŞLIKLARIMIZA KADAR ULAŞIP GİZLENİYOR
Duş başlıklarının solunum yolu hastalıklarına yol açan bir başka bakterinin daha gelişimine neden olduğunun bildirildiğine dikkat çeken Dr. Adem Yılmaz, ABD'nin Colorado Üniversitesi'nden Norman Pace ve ekibinin, tüberküloz bakterisi ailesinden tüberküloz dışı mikobakterilerden (NTM) olan ‘Mycobacterium avium’ bakterisinin duş başlıkları ile ilişkili akciğer sorunlarına neden olduğunu gösterdiklerini, normalde toprakta yaşayan bu bakterinin bir şekilde duş başlıklarına yerleşerek orada koruyucu bir biyofilm tabakası oluşturarak gizlendiğini sözlerine ekledi.
SOLUNUM YOLUYLA VÜCUDA ALINIYOR
Normal şartlarda toprakta yaşayan ve tüberküloza neden olan bakteri ailesinden olan bu mikrop duş başlığımıza nasıl ulaşıyor?
Karadağ, tüberküloz (verem) nedeni olan ve Mycobacterium ailesinin en sık görülen formu Mycobacterium tuberculosis'in genelde damlacık enfeksiyonu denen enfekte havanın solunmasıyla bulaştığını, daha nadir görülen formlarından Mycobacterium marinum ve Mycobacterium avium'un ise maalesef su kaynaklı bulaşabildiği için iyi temizlenmemiş duş başlıklarına yerleşip insanlarda hastalık etkeni olabileceğini söyledi.
DUŞ KABİNİNİN KAPISINI YA DA DUŞ PERDESİNİ ARALIK BIRAKIN
Aytaç Karadağ, duş perdesi veya duş kabini kullanılıyorsa yıkanma sırasında perdenin veya kabinin kapısının aralık bırakılmasının gerektiğini, iyi temizlenmiş bir küvette veya sıcak su dolu kovada yıkanmanın daha güvenli olduğunu söyledi.
AYDA BİR DEFA SÖKÜP ÇAMAŞIR SULU YA DA SİRKELİ SUDA BEKLETİN
Dr. Aytaç Karadağ, duş başlığının ayda 1 defa sökülmesinin ve antiseptik özelliğinden ötürü çamaşır sulu veya sirkeli suda bekletilmesinin, kireç varsa kireç sökücüler kullanılmasının en uygun temizlik yöntemi olacağını belirtti.
Duş sırasında solunan küçük su zerreleri nasıl akciğerlerimize inip zarar veriyor?
Karadağ, duş sırasında oluşan küçük su zerreciklerinin havadaki oksijenle temas ettiğini, bu mycobacterium türlerinin oksijeni son derece seven bakteriler olduğunu belirtti ve bakterilerin akciğere yolculuğunu şu sözlerle anlattı:
“Duş kabini gibi kapalı bir ortamda iyice ısınan suyun buharlaşmasıyla sudan hava zerreciklerine geçer. Duşta yıkanan kişinin havalanması iyi olmayan banyoda, duş kabininde yıkandığı sırada nefes alarak, havada asılı kalan Mycobacterium'ları akciğerlere teneffüs etmesi, solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilir.”
Bu durum kimler için daha riskli?
“Mycobacterium mikrobu, duş başlığı içinde yaşamını sürdürdüğü sırada, suyun buharlaşması sonucu havada bulunan su damlacıkları içinde taşınır. Bir kişi duş alırken, bu mikrobu içeren su damlacıkları solunum yoluyla vücuda alınır” diyen Dr. Adem Yılmaz, hamileler, yaşlılar ve bir hastalık nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerin risk grubunda olduğunu, bakterinin yorgunluk, kuru ve inatçı öksürük, yüksek ateş ve soluğun kesilmesine varan klinik durumlara neden olabileceğini belirtti.
Karadağ, normalde tüberkülozün hücre içine yerleşen zayıf etkili bir bakteri olduğu için; bağışıklığı iyi olan, düzenli uyuyan, mevsimindeki gıdalarla sağlıklı bir şekilde beslenen, stresi iyi yönetebilen, düzenli egzersiz yapan insanlarda çok fazla görülmediğini belirtti ve riskli grupta olanları şöyle sıraladı:
-- 5 yaş altındaki çocuklar ve bebekler
-- 65 yaş üstü yaşlılar
-- Kanser hastaları
-- Şeker hastaları
-- Bağışıklığı azaltan AIDS gibi hastalıklar
-- Kronik böbrek, kronik kalp, kronik karaciğer hastaları
-- Organ nakilli hastalar
-- Astım, KOAH gibi akciğer hastaları
-- Alkolikler
-- Bağışıklığı azaltan kemoterapi, kortizol gibi ilaç kullananlar
-- Stres yönetimi iyi olmayanlar
-- Uyku kalitesi iyi olmayanlar
-- Obezler
-- Sağlıksız ve karbonhidrat bazlı beslenenler
SUYU BİRKAÇ DAKİKA AKITIN, METAL BAŞLIK TERCİH EDİN
Yılmaz, yapılan araştırmalarla metal duş başlıklarının plastiklere göre daha az bakteri barındırdığının görüldüğünü belirtti ve bakterinin bulaşma riskini azaltmak için duşun altına girmeden önce suyun bir dakika boş akıtılmasını önerdi.
Duş alırken fazla buhar oluşturmanın su damlacıklarının havada daha fazla dağılmasına neden olduğu için çok sıcak su ile duş alınmaması dolayısı ile fazla buhar oluşturmadan duş almanın gerektiğini söyleyen Yılmaz, duş başlığının düzenli aralıklarla dezenfekte edilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Hangi belirtiler varsa bu hastalıktan şüphelenmeliyiz?
Dr. Aytaç Karadağ, Mycobacterium mikrobuna bağlı yaşanabilecek olası belirtileri şöyle sıraladı:
-- Soğuk algınlığına ilaveten geçmeyen öksürük
-- Halsizlik
-- Göğüs ağrısı
-- Uzun süren ateş yüksekliği
-- İştahsızlık
-- Koyu renkli veya kanlı balgam
-- Kilo kaybı
-- Nefes darlığı
Peki duş başlıklarındaki risk lavabodaki musluklarda da var mı?
“Mutfak musluğu, banyodaki lavabo bataryaları, küvet, klozet iç kısımlarında, açıkta olan su borusu da aynı şekilde risk taşır” diyen Karadağ, bu alanların düzenli temizliğinin yapılmasının ve sifonun muhakkak klozet kapağı kapatıldıktan sonra çekilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Banyolardaki bir diğer sorun da küfler. Belli belirsiz de olsa banyodaki küfü buhar ile soluduğumuzda nasıl bir zararı var?
Küfün bir mantar çeşidi olduğunu hatırlatan Karadağ, "Bağışıklığı baskılanmış yukarıdaki hasta grubunda solunum yollarına yerleşip özellikle alerjik bronşit, astıma neden olur. Uzun süreli maruziyette ise solunum yolları mukozasında kolonize olup mantar zatürresi denen, yoğun bakıma yatmayı gerektiren ve son derece zor düzelebilen ölümcül bir duruma neden olabilir" dedi.