Ahu Aysal kazıklandı mı

İşadamı Durmuş Döven, Rusya’daki bir uzay seyahat programına katılıp uzay sınırına, yani stratosfere çıkmış.
Dünyaya dışarıdan 7-8 dakika bakıp selam çakarak tekrar aşağı inmiş.
Bu seyahate toplam 50 bin dolar ödemiş.
Peki bir yıl sonra aynı seyahati başka bir firma aracılığı ile 95 bin dolara yapacak olan Ahu Aysal, Ali Şen ve Murat Dedeman bu durumda kazıklanmış mı oluyor acaba?
Yoksa her yıl uzay seyahatlerinin parası katlanarak artıyor mu?
Meraktayım, çünkü her gün bir köşeye üç-beş koyup uzay seyahati parası biriktiriyordum.
Belli mi olur; gün gelir fiyatlar düşer, hatta kredi kartına 12 taksit filan olur ve stratosfer dolaylarına çıkıp o 7-8 dakikanın keyfi çıkartılabilir diye...

Cüneyt neden gidiyor

Tepebaşı’nın popüler mekanı Bird yeni sezonu sessiz sedasız açtı.
İlk gecesinde daha çok müdavimler, kışın Bird’e uğramadan yapamayanlar vardı.
Davetliler Vietnam’ın ünlü restoranı The Temple Club’ın ortağı Hung Vudinh’in hazırladığı yeni menüdeki yemekleri denediler. Cüneyt Özdemir ve eşi Zeynep İnanoğlu da oradaydı.
Yeni sezonda 5N 1K’yı Londra’dan sunup hazırlayacak olan Cüneyt Özdemir heyecanlıydı.
Herkes gibi “Neden Londra?” diye sordum Cüneyt’e.
Önce “Neden olmasın?” dedi sonra da gerekçelerini sıraladı.
Buradaki yayıncılığın girdiği kısırdöngüden sıkıldığından, Londra’da vizyonu daha açık bir program yapacağından bahsetti.
Ayrıca hem eşi hem de kendisinin Londra’da bir süre yaşama hayalini gerçekleştirmiş olacağından da... Son olarak, Zeynep Hanım’ın Londra Google’a transfer olduğunu da altyazı geçeyim.

Arkadaşınla beraberlik aldatmak sayılır mı

Dört kısa öykü ve araya sıkıştırılmış iki mini parodiden oluşuyor Fransız işi “Sadakatsizler” filmi.
Anlatılan öykülerin ana teması ise erkek aldatmaları.
Erkeklerin hepsi evli, hepsi bir şekilde mutsuz ve hepsi farklı şekillerde aldatıyor.
Kimisinin aldatması fena halde trajik, kimisininki fena halde aşık, kimisinin aldatması ise en sondaki gibi gayet sürprizli olabiliyor!
Peki bu bazen yavaşlayıp melankolik bir hal alan bazen de hızlanıp komediye kayan filmin günümüz evli çiftlerine mesajı ne?
“Sevgili çiftler, artık şunu kabullenin: Birbirinizi o geçen yıllar içinde en az bir kere mutlaka aldatıyorsunuz.
Çünkü sadık olmak diye bir şey yok!
Evlilikte sadece o düzen hoşunuza gidiyor, bu kadar.”
Kısacası, “Sadakatsizler”e gidin. Bu haftanın üzerinde bolca vır vır yapıp rahatlamaya yol açacak en analiz filmiymiş meğer...
NOT: “Oscarlı Jean Dujardin bu filmle karizmayi çizdirmiş” diye düşünenler, bizim oyuncuların “şu şu rolü asla oynamam” demeciyle eşdeğer bence kısırdöngünüz...

Jimnastikçinin filmini herkes izlemeli

Sadakatsizler filmi başlamadan önce nefis bir kısa film izledim.
Londra Olimpiyatları’na katılan, ancak sakatlığı nedeniyle finallere kalamayan jimnastikçi Göksu Üçtaş’ı konu alan “Road to London” adlı kısa film.
Efe Öztezdoğan’ın çektiği filmde önce Göksu Üçtaş’ın altı yaşından beri yaşadığı ve sıkı bir şekilde idman yaptığı Bolu Kamp Eğitim Merkezi’ni görüyorsunuz.
Tuvaleti bile olmayan sıradan bir oda...
Vakit geçirmek için yapılmış iç karartıcı bir salon...
Yemeklerin yenildiği askeri düzen bir yemekhane...
Daha sonra da Göksu Üçtaş’ın nefes kesen hareketleri geliyor ekrana.
İzlerken nutkunuz tutuluyor ve o koyu şartlarda altı yaşından beri müthiş bir azimle çalışmasına şapka çıkartıyorsunuz.
NOT: Kısa film şimdilik sadece Cinemaximum salonlarında gösteriliyormuş. Keşke Türkiye’deki tüm salonlarda gösterilse ve bu ülkede sporcu olmanın pek de kolay olmadığını herkes görse...

Çok tıklanan Gangnam dansı

Valla ne yalan söyleyeyim; gaza getiriyor, dile takılıyor.
Güney Koreli popçu PSY’nin an itibariyle 183 milyon küsur kere tıklanmış Gangnam Style videosundan bahsediyorum.
Videodan bakınca adam gıcık, adam kışkırtıcı, adam komik, adam rengarenk; yani aynı anda hepsi.
Bir de üstüne gangnam dansı diye bir şey yapıyor.
Böyle hoplaya zıplaya, arka arkaya birtakım basit ama herkesin yapabileceği figürler...
Bizim medya Koreli Ajdar filan diyor ama elbette Ajdar kadar içeriksiz değil PSY. Gayet akıllıca tasarlanmış bir proje.
Ve insanı Kore dilinde zıplatıyor, daha ne olsun?