Paylaş
Bir ders başlığı, Crony-mafya düzeni.
Mucidi ve uygulayacıları, yıllardır bu ülkeyi yöneten merkez sağın üstün kadroları.
Ve de bugünkü çok başarılı hükümet, özellikle de hükümetin pek anaç partisi. (Bugün sol destekli)
Dönelim dersin içeriğine.
Gözümüz gibi koruyup, hüsrana uğradıkça afyonlanmış arslan gibi yeniden umut bağladığımız merkez sağın ülkeyi sürüklediği crony-mafya modeli nedir?
1- Bilindiği gibi crony kapitalizm kavramı, bugün her türlü ekonomik belânın sorumlusu gibi görülen Uzakdoğu için kullanıldı. Uzkadoğu kapitalizminde iktidar, kolladığı çevresine ulûfe dağıttı. Kimsenin tısı çıkmadı. Galiba ipin ucu kaçınca, kriz yüksek büyüme hızını filan iplemedi. Güneydoğu Asya'nın ulûfe dağıtıcıları yakalandılar, bugün de dünya kapitalizmi adına çarpık bir düzen geliştirdikleri için fena halde suçlanıyorlar.
2- Batı'nın gaz vermesiyle Rusya'da çok alkışlanan özelleştirmeler yapıldı. Bütün kamu malları mafyanın eline geçti. Üretmeden paylaşmaya yönelik bu düzen fazla sürmedi ve çöktü.
Rusya'nın kendini nasıl toplayacağı belli değil.
3- Gelelim crony ile mafyanın sentezi, bizdeki düzene.
Günümüzün en gözde Türk büyüğü gönüllü öğretmen Ekonomi Bakanı'nın her gittiği yerde, ‘Krizden etkilenmedik’ dersleri verdiği sırada, Türkiye'de gözle kaş arasında yukarıdaki iki gelişme birlikte yaşandı. Önemli ihaleler, özelleştirmeler hem hükümete yakın olan çevrelere hem de mafyaya verildi.
Yani bir taşla iki kuş vuruldu. Uzakdoğu usulü crony'lik. Hem de Rus usûlü mafyalaşma. Türkiye'de merkez sağın sentez reçetesi. (Kalite belgeli).
4- Şimdi bu modelin dünya çapında pazarlanabilmesi için meşruiyet kazanması gerekiyor. Meşruiyet kazandırmanın yolu da ‘baş ağrıtan’ ‘mide bulandıran’ yönlerinin kapatılması.
5- Başbakan'ın danışmanlarını kutlamak gerekir, buldukları ağrı kesme ilacına diyecek yok. Başbakan, bürokratlarını etrafına topluyor, onlar da tıpış tıpış gidiyorlar ve de seçtiği gazetecilere ne kadar dürüst olduğunu anlatıyor.
Bu arada ‘kaseti biliyordum ama bilmeden hata yaptım’ diyor...(Çok ilginç bir mantık, böylesi görülmemiştir). Gazeteciler de (bir kısmı hariç) kendisini affediyorlar. Ve de Başbakan önümüzdeki dönem temiz toplumdan başbakanlığa adaylığını koymak için temiz kağıdı alıyor.
6- Crony-mafya düzeninin geçerli olamayacağı ülkelerde, afiyet olsun bu yüz karası yemeğin yorumu şöyle yapılır:
Belli ki özelleştirmede Başbakan ve öğretmen Ekonomi Bakanı son sözü söylemişler. Kesinlikle şeffaflık yok. Başbakan'dan iyi hal kağıdı alınıp ihaleye giriliyor.
Devletin bütün istihbaratına rağmen Başbakan mafyanın ihaleye girmesinde sakınca görmüyor. Bu da basit bir hata olarak geçiştiriliyor.
Bu arada merkez sağın yaşlı ve fiyakalı genç figürleri, Cindoruk, Kamhi vs. devreye girip satışa hak ettiği ağırlığı sağlıyorlar.
Crony-mafya düzeninin esiri olmamış ülkelerde, böyle bir başbakanın istifası istenir.
Ne dersiniz? Bu modeli dünya piyasalarına pazarlayalım mı? Sizce en iyi pazarlamacı kim olur?
Paylaş