Paylaş
MAALESEF bunun da kökü dışarıda. Yani IMF gelip ‘‘yeter efendiler’’ demeseydi bu saadet zinciri sürüp gidecekti.
Çömlek patladı. Asya ve Rusya'daki pislik işlerinden ağzı yanan IMF, kendi namusunu kurtarmak için paçaları sıvamıştı. Türkiye de ‘‘böyle gitmez’’ dedi. Şimdi bize yoğurdu üfletiyor. Ve de üfledikçe yoğurt ekşiyor. Olup bitenler kabaca böyle. Kimsenin aksini iddia edecek hali de yok zaten.
IMF çömleği patlattı!
Tabii ‘‘ahlak’’ gerekli demekle ‘‘ahlaklı’’ olunmuyor!
Bu işin ‘‘danışmanlığı’’ filan da yok. Yani ‘‘bankanın içini boşaltmak için’’ danışmanlık yapılıyor da ‘‘onurlu bir yaşam’’, ‘‘onurlu işadamlığı’’, ‘‘onurlu siyasetçi’’, ‘‘onurlu gazetecilik’’ için danışmanlık alınmıyor.
* * *
Yani bilmem ne bayraklı yata binip, bilmem ne kravatı takıp beş yıldızlı otel restoranında ‘‘köfteden’’ ‘‘roti’’ye terfi etmek mümkün de... Ahlaka, namusa ve de onurlu bir yaşama balıklama dalmak pek mümkün değil!
Önceki gün Milliyet'te Meral Tamer yazıyordu. Halk Bankası, Etibank'a ve Dinç Bilgin'in şirketlerine geçen yıl 120 milyon dolar, bu yıl da 67 milyon dolar kredi kullandırmış.
Ve de Özkan bugün sorgusuz sualsiz temizlik işlerinde söz sahibi! Bu da normal karşılanıyor.
Vakıfbank da Etibank ile Bilgin'in yayıncılık şirketlerine kısa sürede 100 milyon dolar kullandırmış. Vakıfbank da ANAP'lı bakan Yüksel Yalova'ya bağlı. Temizlik koalisyonunun ANAP kanadında yani!
İnanmak için çocuk olmak lazım. Eğer bu rakamlar doğruysa, hiçbir banka genel müdürü ‘‘siyasi bir talep gelmeden’’ kendi inisiyatifiyle en güçlü şirketlere bile bu miktarda kredi açamaz.
Ortalık buram buram ‘‘pislik’’ kokarken ‘‘Türkiye, dünyaya örnek oluyor’’ masalını anlatanlar bugün ‘‘temizleniyoruz’’ diye memnunlar. Ve de ahlak konusunda ‘‘mangalda kül’’ bırakmıyorlar.
Peki bu telaş ne kadar inandırıcı?
‘‘Namus’’ öncelikle bir meşruiyet işidir. Temiz sicil gerektirir.
Bugünün ahlakçılık günlerinde ‘‘iş dünyası’’ sazı eline almış. Peki sormazlar mı insana ‘‘Siz bütün bu olup bitenlerin farkındaydınız da neden mücadele vermediniz’’ diye? Ak ile kara arasındaki farkı neden göstermediniz?
* * *
Deprem vergisine karşı koro halinde sesini yükselten sanayici ve işadamı neden ‘‘yolsuzluk, ekonomiyi kemiriyor'' diyemedi. Bugün iş dünyasının ve bürokrasisinin yolsuzluk sorunuyla ilgili görüş ve deneyimleri saptanacakmış. O deneyimler arasında ‘‘şaibeli bürokratı’’ yönetim kuruluna almak da var mı acaba?
Son günlerde ‘‘ahlak pazarında’’ iş sahası açıldı. Ahlak işlerinin getirisi var. Bütün ‘‘dinamikler’’ balıklama atlıyorlar.
Sabrınız var mı bu ‘‘ahlak’’ derslerini dinlemeye?
Paylaş