Bakanlar servetlerini açıklasın

Zeynep ATİKKAN
Haberin Devamı

Dört bir köşeden kurtuluş marşlarının çaldığı şu sırada müziğin kakafonisini berraklaştırmak gerekiyor.

Yoksa eski yanlışların tekrarı kaçınılmaz olacak.

RP'ye oy veren ve de fanatik olmayan insanların dahi kabul edeceği gibi, Refahyol hükümeti Türkiye Cumhuriyeti'nin en başarısız hükümeti oldu.

Refahyol, siyaset yapmak yerine bir gerilim hattı çekti ülkeye. Hükümet üyeleri, ilk günden itibaren iletişim dili olarak küfürü seçtiler.

Topluma kin ve nefret kustular. Koalisyonun iki kanadı da hayat suyunu yalanda aradı. Siyasi geleceklerini sahtekarlık üzerine inşa etmeye kalktılar.

Refahyol, laiklik gibi bu toplumda beraber yaşamanın temelini oluşturan bir gerçeği sorgulamaya kalktı. Büyük bir sivil muhalafet ve tepkiyle karşılaştı.

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin bu en kötü hükümetinin karşısında gene Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en beceriksiz ve de en başarısız muhalefeti vardı.

Uyuşuk muhalefet, toplum içinde oluşan ve kıvamı gelince fışkırmaya başlayan büyük tepkiyi algılayamadı. Fırtına gibi esemedi.

Ne oldu?

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kötü hükümeti dış müdahele olmadan indirilemedi. Sarsılıp, silkelenemedi.

Beceriksiz muhalafete, beceriksizlik ödülü olarak iktidar sunuldu.

Tablo bu kadar açık...

Peki bundan sonra ne olacak?

Beceriksiz muhalefetin iktidara gelmesi, pekçok kişiyi rahatlattığı bir gerçek.

Çünkü artık herkes çok iyi biliyor ki, Refah Partisi'nin bundan sonra iktidara gelmek için herhangi bir ortak bulması çok zor. RP'liler, iktidardan düşmenin şokunu atlattıktan sonra bu gerçeği yorumlayacaklardır.

Kısaca, RP'nin artık iktidar şansı yok ülkede. Çünkü, RP'nin, ‘biz memleketin aslıyız’ diyerek yüzde 30-35 oranında oy alması mümkün değil. Yüzde 23'lere çakılmış bir RP'yi de hiçbir parti iktidara taşımaz.

Ancak RP'nin, ülkede yarattığı gerilim nedeniyle iktidar şansını kaybetmesi, ‘RP’yi bundan sonra nereye koyacağız' sorusunun yanıtını vermiyor. Hükümetten ancak dış müdaheleyle uzaklaşan RP'nin, siyasi yelpazede yeri, ağırlığı ne olacak? Bu sorunu yanıtı, merkez sağ ve merkez sol denilen ve türlü tanımı doğru dürüst yapılamayan alandaki gelişmelerde gizli.

Merkez sağı birleştirelim derken ortaya, birçok kutup çıktı. Çiller kutbu, Cindoruk'un partisi, bağımsızlar, huzursuzlar ve de pek homojen olmayan bir ANAP.

Bütün bu karmaşanın, Refahyol'dan kurtulduk diye maytap yakarak giderilmesi çok zor.

Ancak bu zor denklemlerin çözülmesini beklerken yapılması gereken çok basit bir iş var.

Bu ülkede şeffaflığın sağlanması. Görüyoruz ki laiklerin iş başına gelmesi yetmiyor.

Eğer Mesut Yılmaz temiz ve şeffaf bir hükümetle, temiz ve şeffaf bir icraat yapacaksa, bakanlarının hepsi, son on yılın hesabını versinler. Kısaca, hangi parayla ne aldıklarını, ödedikleri kirayı, yaptıkları seyahatleri vs. açıklasınlar.

Bir, ‘ilk’i başlatsın Mesut Yılmaz. Çünkü vizyon, mizyon saçmalığına kimsenin aldırdığı yok artık.

Toplum şeffaflık ve dürüstlük bekliyor.

Yazarın Tüm Yazıları