Paylaş
Oldukça dalgalı bir dönemden geçen piyasalarda yeni destek ve denge arayışı sürüyor. Borsalarda satış baskısı tepki alım denemelerine rağmen korunurken, diğer yatırım araçlarında daha sakin bir seyir öne çıkmaya başladı. Borsa İstanbul, son dönemde dış borsalarla uyumlu hareket ediyor. Borsa İstanbul ve ABD ve Almanya olmak üzere dış borsalarda satıcılı seyir hakim. Sterlindeki aşırı değer kaybını önlemek için İngiltere Merkez Bankası’nın 5 milyar sterlin tutarındaki uzun vadeli tahvil alım kararı sonrası dış piyasalar biraz moral bulmuş görülüyor. Tarihi düşüşlerden birini yaşayan sterlinde müdahale sonrası görülen kısmi toparlanma söz konusu. Bu gelişmenin tek başına piyasalarda iyimserliğe neden olması zor. Ancak tepki hareketleri için bahane oluşturmuş görülüyor. Esas gündem; Yüksek enflasyon, ekonomideki yavaşlama emareleri ve resesyon beklentileri, ABD Merkez Bankası (Fed) öncülüğünde diğer merkez bankalarının devam eden faiz artırım ve parasal sıkılaşma süreçleri, jeopolitik gelişmeler olmaya devam ediyor. Bu yönden bakılacak olunursa henüz bir olumlu algılanabilecek bir gelişme görülmüyor. Piyasaların önemli bir kriter olarak gördüğü ABD 10 yıllık bono faiz oranı yüzde 4.00 seviyesini gördükten sonra yüzde 3.75 seviyesine gerilerken ABD dolarındaki değer kazanımı zayıfladı. 114 seviyesinin üzerini gören Dolar Endeksi 112 seviyesine çekildi. Bu gelişmelere bağlı olarak altının ons fiyatında tepki alımları görüldü. 1.614 dolar seviyesinden 1.670 dolara kadar yükseldi. Euro değer kazandı ve euro/dolar paritesi 0.98 seviyesine yükseldi (0.95 seviyelerini görmüştü).
PETROLDA TEPKİ ÇIKIŞI
Petrol fiyatında da tepki çıkışı vardı, “Brent Petrol” 87 dolar civarında işlem görüyor. Merkez bankalarının tavrını göstermesi açısından Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde’nin “ekonomik aktivitede önemli ölçüde yavaşlama beklense dahi faizlerin gelecek birkaç toplantıda daha artmaya devam edeceği” mesajı önemliydi. Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise faizin yıl sonuna kadar yüzde 4.25-4.5 seviyesine yükseltilmesini desteklediğini belirtti. Ayrıca Hindistan politika faizini 50 baz puan artış ile yüzde 5.90, Meksika 75 baz puan artışla yüzde 9.25 seviyesine çıkardı. Diğer yandan yüksek enflasyon tedirginlik kaynağı olmaya devam ediyor. ABD Ağustos TÜFE verisi yüzde 8.3 ile beklentilerin üzerinde gelmişti. Geçen hafta Almanya’da yıllık enflasyon eylülde yüzde 10.9 seviyesine çıkarak ülkenin euro para birimine geçtiği yaklaşık 20 yıllık dönemde ilk kez çift haneye çıktı. Aylık ise yüzde 1.9 olarak açıklandı. Euro Bölgesi TÜFE ise yüzde 10 oldu (beklenti %9.7, geçen ay %9.1). ABD’de Fed’in sıkı para politikası nedeniyle enflasyonda gerileme görülürken Avrupa’da Rusya’dan doğalgaz sevkiyatındaki sıkıntılara bağlı olarak artan enerji fiyatlarının etkisiyle rekor tazelemeye devam ediyor. Bu durum önümüzdeki Avrupa Merkez Bankası toplantısında faiz kararı için önemli ölçeklerden biri olabilir. Zira enflasyon ile mücadelede kararlılık merkez bankalarının önceliği. Bu açıdan piyasalar üzerinde baskıya neden olan merkez bankalarının mevcut para politikaları bir süre daha korunabilir. Önümüzdeki cuma günü ABD tarım dışı istihdam verileri piyasaların yakından izleyeceği veriler arasında olacak (beklenti 250 bin, geçen ay 315 bin). Enflasyon ve istihdam verileri merkez bankaları kararları açısından öncelikli konuma sahip. Belirsizliğin sürdüğü piyasalarda temkinli görünüm korunuyor.
BORSADA TEPKİ DENEMELERİ ZAYIF
Borsada tepki alım denemelerine rağmen düşüş trendi sürüyor. İlk destekler 3.050-3.000 olarak görülürken bu noktalar kısa dönem için önem kazanmaya başladı. Sonraki destekler 2.900 ve 2.750 seviyelerinde. Tepki alımlarında ilk dirençler ise 3.250-3.320. Tepki çıkışının devamı ve güç kazanması için 3.320 seviyesinin geçilmesi gerekecek. Bu durumda sonraki dirençler 3.400-3.500 seviyelerinde bulunuyor. Endekste destek seviyelerinde görülen tepki alımlarına rağmen satış baskısı korunuyor.
RUSYA-UKRAYNA GERGİNLİĞİ TEKRAR TIRMANIYOR
Uluslararası siyasi gündemin ilk sırasında Rusya var. Rusya Devlet Başkanı Putin, Rus ordusunun Ukrayna’da ele geçirdiği Herson ve Zaporijya bölgelerinin bağımsızlıklarını tanıyan kararnameleri imzaladı. İmzanın ardından Donetsk, Luhansk, Herson Zaporijya’nın ilhakını resmen açıkladı. Putin, Luhansk, Donetsk, Herson ve Zaporijya’nın hakları olduğunu söylerken yeni bir gerginliğin fitilini ateşledi. ABD Başkanı Joe Biden, Rusya’nın, Ukrayna’nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinde düzenlediği referandumların “tamamen düzmece” olduğunu belirterek, Rusya’nın Ukrayna toprakları üzerindeki iddialarını hiçbir zaman tanımayacaklarını açıkladı. NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’den de benzer açıklama geldi. Stoltenberg, Rusya’nın Ukrayna’da ilhak ettiği toprakları Rusya’nın parçası olarak asla tanımayacaklarını bildirdi. Bu açıklamaların gerginliği daha artırmasına piyasalar bu aşamada pek tepki vermedi. Ancak dikkatler bu yöne çevrildi. Bir diğer gelişme Baltık Denizi’nde Rusya’ya ait Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 boru hatlarında meydana gelen hasarın giderilip giderilmeyeceği konusu. Kuzey Akım 1 boru hattında geçtiğimiz gün meydana gelen arızanın sabotaj olduğu bildirildi. Yaklaşan kış ile kaygılar gündemde iken Avrupa ile Rusya arasındaki enerji krizi daha çok su götüreceğe benziyor. Bu durum resesyon beklentileri artan Avrupa ekonomisinin tedirginlik kaynağı olmaya devam ediyor. Jeopolitik gelişmelere piyasa duyarlılığı artabilir. Bu açıdan güvenli limanları yakından izlemekte yarar var.
YARIN ENFLASYON AÇIKLANACAK
TUİK yarın eylül enflasyon verilerini açıklayacak. Piyasa beklentisi aylık yüzde 3.6, yıllık yüzde 84.5 seviyelerinde. Döviz kurlarındaki yükseliş ve kamu zamları enflasyon için önemli parametreler arasındaki yerini koruyor. Biraz da tarım ürünlerindeki mevsimsellik etkinin azalmasını dikkate almak gerekir. Enflasyon verileri TCMB faiz kararlarını etkilemediği için piyasalar üzerindeki etkileri çok zayıf. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Son toplantıda Para Piyasası Kurulu faizi yüzde 12’ye indirdi. Yıl sonunda temennim tek hanelere indirmeliyiz. Bundan sonra yukarı çıkma yok, daha da aşağı inecek” açıklaması piyasalar tarafından TCMB faiz kararı için önemli bir referans olarak görülüyor. Diğer yandan TCMB tarafından açıklanan yurtdışı yerleşiklerin (yabancı yatırımcıların) 23 Eylül ile biten haftada; Hisse senetlerinde 204 milyon dolar satış, tahvil bonoda ise 18 milyon dolar alım yaptıkları görüldü. Borsa İstanbul’da hisse senetlerinde yabancı takas saklama oranı yüzde 32.50 seviyesine geriledi. Ağustos ayının sonunda yüzde 35 seviyesinin üzerindeydi. Yine 23 Eylül haftasında bir önceki haftaya göre TCMB brüt rezervlerinde 3.9 milyar dolar, bankalar döviz mevduatında yaklaşık 3 milyar dolar azalış görüldü. TCMB brüt rezervleri 110.8, bankalar döviz mevduatı 210 milyar dolar olarak açıklandı. TUİK verilerine göre; ağustosta ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13.1, ithalat yüzde 40.4 arttı. Dış ticaret açığı geçen yıla göre aylıkta yüzde 159.9 artışla 11.1 milyar dolar oldu. Öte yandan Standard & Poor’s (S&P), Türkiye’nin uzun vadeli döviz cinsinden kredi notunu “B+”dan “B”ye indirdiğini, kredi notu görünümünü ise “negatif”ten “durağan”a çevirdiğini açıkladı. Makro ekonomik verilerin piyasalar üzerindeki etkileri oldukça sınırlı.
YUKARIDA YER ALAN BİLGİLER TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR, YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.
Paylaş