Paylaş
KORONAVİRÜSE bağlı olarak ikinci çeyrekte (nisan-haziran dönemi) küresel ekonomi tarihin en büyük küçülmelerinden birini yaşadı. Yüzde olarak ABD ekonomisi 31.7, Japonya 28.1, Almanya 10.1, Türkiye 9.9 daraldı. Reel ekonomilerdeki küçülmelere rağmen finans piyasaları bu süreçte oldukça verimli bir dönem geçirdi. Bazıları tarafından Çinlilere atfedilen ‘kriz fırsattır’ sözü bir anlamda işlerlik kazandı. Eskilerin ‘ticaret durmaz’ diye de bir sözü var.
BORSAYA YOĞUN İLGİ
Türkiye özelinde konuşacak olursak 2.çeyrek milli gelir (GSYH) yüzde 9.9 küçülürken ‘finans ve sigorta faaliyetleri’ sektör olarak yüzde 27.8 büyüme gösterdi. Bu durum verilere de yansıdı. Merkez bankaları ve ülkelerin parasal genişleme politikası ile düşük faiz ve piyasaya verilen hiç olmadığı kadar bol likidite finans sektörünü canlandırdı. Alternatif arayışındaki yatırımcıların Borsa İstanbul’a ilgisi yoğundu. Hesap sayısı 1.5 milyonu geçerken 400 bin civarında yeni yatırımcı geldi. Pandeminin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için faizde düşüş hamlesi doğal olarak hisse senedi, altın ve dövize yönelimi beraberinde getirdi.
ALTIN ÖNE ÇIKTI
Reel ekonomiler kapalı iken veya yeni toparlanma sürecinde iken borsada hissesini yakalayan çok iyi primler buldu. Altın bu süreçte yine öne çıktı. Dışarıda altının ons fiyatındaki yükselişe içeride dolar/TL kurundaki yükseliş de eklenince gram TL fiyatı da ciddi sayılabilecek prim yaptı. Diğer yandan düşük faiz ve ucuz para özellikle konut ve otomobile de ilgiyi artırdı. Hem satış rakamı hem de fiyat artışı olarak önemli yükselişler görüldü. Şimdi sorular daha çok finans sektöründeki canlılık sürecek mi noktasında yoğunlaşıyor. Bir anlamda ‘tamam mı, devam mı’ ikilemi. Bunu pandeminin seyri ve vaka sayılarıyla ekonomideki toparlanmanın gelip gelmeyeceği konusu belirleyecek. Ancak düşük faiz ve bol likidite ortamının korunacağı aşikar.
İYİMSERLİK KORUNABİLİR
Gerek ABD gerekse Avrupa Merkez Bankası başkanları piyasaya destek ve uzun süre düşük faizin devamı vurgusunu bir çok kez yaptılar. Bu açıdan düşük faiz ve bol paralı ortam devam edecek ise salgın hastalıkta olağandışı yeni dalgalar gelmez ise iyimserlik korunabilir. Ancak artan vaka sayıları reel ekonomiler üzerine yeni bir yük getirirse veya kapanma gibi bir durum söz konusu olursa finans piyasalarının iyimserliğini koruması zorlaşacaktır.
Paylaş