Türkçeyi Kazaklar kurtaracak

Türkçe alfabe kontrolsüz teknoloji kullanımının tehdidi altında diye yıllardır yazıyorum, Türkiye’de kimseye dinletemiyorum, Kazaklara bir kez anlattım işin önemini hemen anladılar.

Türkçe alfabeyi koruyacak yasal düzenlemeleri en kısa zamanda yapacaklarını söylediler.

Türkçe alfabeyi biz koruyamıyoruz da, Kazaklar üstelik yasal düzenlemeler yaparak nasıl koruyacaklar? Akıl karıştırıcı değil mi? Değil, açıklayayım...

Kazakistan’dan gelen resmi bir heyet Ankara’da temaslarda bulunarak Türkiye’nin Latin alfabesine geçişte yaşadığı deneyimlerden faydalanmaya çalışıyor. Nedeni uzun tartışmalardan sonra, Rus yönetimi döneminden kalma Kiril alfabesini başlarından atıp Türkçe alfabeye benzer bir Latin alfabeye geçmeye karar vermiş olmaları.

Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Akalın’ın davetiyle Kazak heyetine Ankara’da, Türkçe alfabe ve teknoloji ilişkisiyle ilgili bir sunum yaptım.

Hızla gelişen teknolojinin, kontrolsüz ve denetimsiz olarak halkın yaşamına girmesinin yarattığı tehditler üzerinde durdum.

Bildiğiniz gibi İnternet üzerinden ya da cep telefonları aracılığıyla Türkçe yazışırken Türkçe alfabeyi kullanmak zaman zaman sorun yaratıyor. Özellikle cep telefonlarında Türkçe harfleri kullanarak yazışmak olanaksız gibi.

Kısa mesaj gönderirken Türkçe karakter kullandığınızda daha fazla ücret ödediğiniz yetmiyormuş gibi alıcının sizinkinden farklı marka bir telefon kullanıyor olması durumunda mesajınızı okuması da mümkün olmuyor.

İnternet’te bazı kişilerden aldığınız e.posta mesajlarında Türkçe harfler yerine garip işaretlerle karşılaşma olasılığınız da hayli yüksek.

Tüm bunların nedeni bilişim uygulamalarında Türkçe harfler için birden fazla standardın olması ve her markanın Türkçe yazım için kendi kafasına göre bir standart kullanması.

Çözüm basit. Sanayi Bakanlığı’nın teknoloji ithalatçılarına ve üreticilerine zorunlu standart getirmesi. Türkiye’de üretilen veya ithal edilen tüm elektronik ürünlerde, tek bir standarda uyulmasını zorunlu kılması. Bu yapılmadığı için Türkçe alfabe büyük tehdit altında. Gençler Türkçeye özgü karakterleri kullanmayı çoktan bıraktılar. Önlem alınmazsa Türkçe alfabe ortadan tamamen kalkacak.

Kazak heyetine bunları anlattım ve tüm bunlara rağmen Türkiye’nin önemli bir yol kat ettiğini, Türkçe alfabeyi uluslararası standartlara sokmayı başarabildiğini aktardım. Latin alfabeye geçerken Türkçe alfabeyi seçmelerinin sağlayacağı pratik faydalar üzerinde durdum.

Dikkatle dinlediler ve hak verdiler. Latin alfabesine geçerken teknoloji üreticilerine ve ithalatçılarına zorunlu standart getiren yasal düzenlemeleri mutlaka yapacaklarını söylediler.

Kazakların bunu yapması, bizim açımızdan da çok önemli. Kazakistan’ın zorunlu standart uygulamasına gitmesi, teknoloji firmalarını terbiye edecek nitelikte bir uygulama.

İşin teknoloji firmalarını terbiye etmek açısından hem Kazaklar hem bizim için önemli olan bir yanı daha var. O da Kazakların Türkçe latin alfabeyi aynen kabul etmesi. Aynı standardı kullananların sayısı ne kadar artarsa, standartlaşmayı sağlamak da o kadar kolay ve düşük maliyetli olur.

Yıllandırmalık Türk şarapları çoğalıyor

AKP’nin düşmanca vergilerine inat her geçen yıl daha da iyi ürünler sunmaya başlayan Türk şarapçılığı, bu yıl sınıf atladı.

Türk şarap sektörü, son birkaç yılda önce sofralık, çok az yıllanmış şaraplarda atağa kalkmış ve dünyanın en ünlü şarap ülkeleriyle rahatlıkla yarışacak şaraplar ortaya koymuştu.

Bu sene ise mahzenlerde, özel dolaplarda, hatta 2-3 yılı geçmemek kaydıyla evin kuytu bir köşesinde yıllandırılabilecek şarapların boy göstermeye başladığı bir sene oldu.

Pamukkale’nin Şiraz Rezerv’i bu türdendi. Türkiye’nin şiraz duayeni Pamukkale’nin 3-5 sene eskitilebilecek bu özel kırmızısı, karafta havalandırılarak şu anda da keyifle içilebilecek bir şarap.

Sevilen’in Premium Şiraz-Merlot’su da benzer niteliklerde bir şarap. Yine 3-5 sene eskitilebileceği gibi şu anda da keyifle içilebilir.

Şarapçılığa yeni adım atan Akın Öngör’ün, ilk ürünü Selendi 2004 de yıllandırılabilecek şaraplardan. Tek kusuru fiyatının aşırı olması. Olsa olsa koleksiyonerlere hitap eden bu yüksek fiyatın önümüzdeki yıllarda makul seviyelere düşmesini umuyorum. Selendi 2004, yıllandırılabilecek Türk şarapları arasında en iyisi değil belki ama bekletilmeden şu anda içildiğinde kesinlikle en iyisi.

Corvus’un Corpus’u sert ve yoğun tanenleriyle hemen içmeye uygun olmasa da mahzende 5-8 yıl dinlendirmeye uygun bir şarap.

Yıllandırılabilecek yeni Türk şaraplarından, en uzun süre dinlendirilebilecek olanı ise Kayra’nın Buzbağ Rezerv’i. Corvus’un Corpus’u gibi çok sert ve yoğun tanenlere sahip olmasına rağmen, yıllandırılmadan açılıp karafta havalandırıldığında, inanılmayacak bir hızda olgunlaşıyor ve keyifle içilebilecek kıvama geliyor. Türk şarapçılığında yeni bir kapı açan bu şarapların her biri, her şarap meraklısının ve her iyi restoranın kavında yer almaya layık şaraplar.
Yazarın Tüm Yazıları