Son seçimleri mesleki uzmanlık alanım olan İnternet ve bilişim açısından yazımın sonunda değerlendireceğim. Ama önce temel eğitimim ve temel uzmanlık alanım olan siyaset bilimi açısından kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum.
Hükümeti erken seçim kararı almaya götüren süreç, siyasi sistemimizdeki büyük bir gediği ortaya çıkarttı. Bülent Ecevit'e onurlu bir şekilde, bir kenara çekilme fırsatı veren bir mekanizmanın olmaması sonucunda hükümeti oluşturan partiler kendi kendilerine, kendilerini öldürdüler. Yani, her ne kadar edebi algısı kıt bazı gazete yazarları kendilerince dalga geçmeye kalkıştıklarsa da, Ecevit'in şairane ifadesiyle kendi kendilerine intihar ettiler.
Hálbuki Ecevit, Bahçeli, Yılmaz hükümeti Atatürk'ten bu yana Türkiye'nin başına gelen en başarılı hükümetti. Genel Af ve İnternet'i Basın Kanunu'na yamamak dışında çok başarılı icraatlere imza attılar. Ekonomik ve sosyal alanda Türkiye'nin başına mecazi değil, neredeyse gerçek anlamda kırk yıldır musallat olan kangrenleşmiş sorunları temizlediler. Önceki hükümetler gibi popülist, günü kurtaran önlemler yerine sorunların köküne inmeye kalkıştılar.
Hastanın yarasına neşter atıp canını acıttılar. Yara daha yeni iyileşip hasta nekahet devresine girmişken, yarası psikolojik olarak acıyan cahil hastaya ‘doktorunu değiştirmek ister misin’ diye sordular.
Damgasız eşekler
Oyumu kullanıp damgalama memurunun önüne geçtiğimde, parmağımı kendim boyayacağım diye tutturmaz olaydım. Ne güzel, oy veren çoğu vatandaş gibi kara ojelitırnağın gururuyla dolaşıyor olacaktım şimdi. Kuzu kuzu teslim olmak varken, tuttum mürekkebi alıp, boyayı parmağımın içine değdirdim. Ne bileyim ben toplam seçmenin yüzde 25 gibi önemli bir kesiminin oy vermeyeceğini. Oy vermeyen özürlülerden olmadığımın kanıtı gül gibi damgamın yerinde, şimdi yeller esiyor ne yazık ki...
Aslında tekrar düşünüyorum da, belki eşeklik etmemişlerdi oy vermeyenler. Hani oy vermeyenlerin oranı yüzde beş, yüzde on olsa anlayacağım ama yüzde yirmibeşlik bir oran belli ki bir tepkinin göstergesi.
Hani seçmen kitlesinin yüzde 45'i meclis dışında kaldı filan diyorlar ya, yanlış! Söylemek istedikleri oy kullanan kitlenin yüzde 45'inin meclis dışında kaldığı.
Bu seçimde toplam seçmen sayısı yaklaşık 41 milyondu. Bu 41 milyonun yaklaşık 10 milyonu yani yüzde 25'i tepkilerini oy kullanmayarak gösterdi. 13,5 milyon seçmenin yani yüzde 34'ünün oyu ise ülke barajının altında kalarak meclise temsilci sokamayan partilere gitti. İkisini toplarsak 41 milyonluk toplam seçmenin 23,5 milyonu yani yaklaşık yüzde 60 gibi çok büyük bir çoğunluğu mecliste temsil edilmiyor. Bu meclis halkın sadece ve sadece yüzde 40'ını temsil ediyor. Kısacası AKP, öyle bazılarının iddia ettiği gibi iktidara tek başına, büyük bir çoğunlukla filan gelmiyor. AKP'yi tek başına iktidara taşıyan oylar toplam seçmenin sadece yüzde 25'inin oyları. Ve bu cüce çoğunlukla anayasayı filan değiştirmeyi başarırlarsa, yuh olsun derim.
Azınlık iktidarı
Toplam seçmenin yüzde 25'inin oyuna dayalı, tek partili azınlık iktidarı kurması beklenen AKP'nin seçim bildirgesine bakıyorum da, Bilgi Toplumu politikaları açısından tam bir çuval... Aslında bu açıdan bakınca, DSP hariç diğer tüm partilerin bildirgelerini, al birini vur ötekine.
Bu milletin oylarıyla meclise giren kanun kaçağı Fadıl Akgündüz ve İnternet'i Allah'ın mucizesi sandığı keçiboynuzu tohumundan önemsiz sayan Zülfü Livaneli gibi isimlere bakıyorum da, vallahi yine de ucuz kurtulmuşuz diyorum. Allah beterinden sakınsın, en kötü demokratik meclisimiz bu olsun, ama Allah devamını da getirsin...
Bilgivekili adaylarından meclise biri girebildi
Seçimden iki hafta önce yazdığım yazımda Türkiye'yi Bilgi Toplumu'na taşıyacak kalitede üç milletvekili adayını tanıtmıştım. Yazıyı yazdığım ilk hafta son dakikada gelen bir ilan, ertesi iki hafta da seçim yasakları nedeniyle yayınlanamayan bu yazıları Bilgi Toplumu stratejilerine sahip çıkacak milletvekili açısından öksüz kalan meclisimize ithafen yayınlıyorum.
SEÇİLDİ
Akif Hamzaçebi
CHP, Trabzon 1. sıra
Aday adayı olan bilişim kökenli çok değerli birkaç değerli ismi hayal kırıklığına uğratan CHP, e.devlet ve Bilgi Toplumu konularında deneyimli Akif Hamzaçebi'yi Trabzon birinci sıradan aday göstererek beni şaşırttı. Milletvekili adayı olana kadar Maliye Bakanlığı Gelirler Genel Müdürlüğü görevini yürüten Hamzaçebi, TÜSİAD'dan ödül alan gelirler.gov.tr sitesini gerçek bir İnternet vergi dairesi olma yoluna sokan isim. E.devlet ve Bilgi Toplumu kavramlarına büyük önem veren Hamzaçebi, telefonla yaptığımız görüşme sırasında seçildiği takdirde İnternet hizmetlerinden alınan KDV oranlarını düşürmek için çalışacağı sözünü verdi. Ama Bilgi Toplumu yolundaki asıl hedefi yönetimin iki seçim arasında da denetlenebilmesini, vatandaşın karar alma sürecine katılmasını sağlayacak yasal düzenlemelerin gerçekleştirilmesi. Bilgi Toplumu'nun Trabzonlu takipçilerine duyurulur.
SEÇİLEMEDİ
Prof. Dr. Ziya Aktaş
DSP, İstanbul 2. Bölge 1. sıra
Bilgi toplumu ile ilgili bir bakanlık kurulması için yıllardır Meclis'te kulis yapıyor, faaliyette bulunuyor. Halen DSP İstanbul milletvekili. Bilgi Toplumu'na seçim bildirgesinde en fazla yeri ayıran, en çok önemi veren ve en doğru politikaları vadeden DSP'nin İstanbul 2. Bölge'den birinci sıra adayı. 12 Haziran 2002'de, 51 imza ile Bilgi Toplumu Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı'nı sundu. TBMM Bilgi ve Bilgi Teknolojileri Grubu Başkanı. Oyumu vereceğim 2. Bölge'den birinci sırada aday olduğu için, hiç tereddütsüz Prof. Dr. Ziya Aktaş'ı destekliyorum.
ziyaaktas.com
Emrehan Halıcı
Konya 1. sıradan / DSP adayı
Milletvekili adayı olabilmek için aday adaylığı başvurularını DSP dışındaki partilerden yapan pekçok değerli bilişimci, aday olarak seçilemedikleri veya alt sıralardan aday gösterildikleri sonradan çok pişman olmuştur herhalde. DSP ise bilişimcileri başköşeye oturtmuş durumda. Prof. Dr. Ziya Aktaş'ı İstanbul 2. Bölge birinci sıradan aday gösteren DSP, Emrehan Halıcı'yı da Konya birinci sıradan aday göstermiş durumda. Partisinin Grup Başkan Vekilliği'ni yürüten Halıcı, DSP'nin Bilgi Toplumu ağırlıklı seçim bildirgesinin de baş mimarlarından. Geçen seçime de 'Hedef Bilgi Toplumu' sloganıyla giren Halıcı, Konyalı bilişimcilerin doğal adayı.
halici.com.tr
Dikkat kampanya var
İnternet'in Türkiye'deki ilk yıllarından beri kaliteli ve zengin içerikli sitelerin altına attığı imzasıyla tanıdığım ForsNet, doludizgin koşmaya devam ediyor. KampanyaTürk isimli site, Türkiye'nin yurtdışı lobiciliğine Türk İnternet kulanıcılarından gelecek potansiyel desteği kolaylaştırma amacıyla hazırlanmış. Sitenin KampanyaTürk ismi bu orijinal fikre yakışmamış.
Bu aralar çeşitli kelimelerin ardına eklenen 'Türk' takısıyla site adı koymak moda. Ancak yaratıcı bir fikre dayanan sitenin isminin de daha yaratıcı olmasını beklerdim. Neyse isme fazla takılmadan sitenin tasarımına gelelim.
Sitenin anasayfası, tek bir sayfada söyleyecek ve sık güncelleyecek malzemesi bol siteler için uygun olan aşağı doğru kaydırılan (scroll) tasarım modeline uygun olarak yapılmış. Bu seçim çok yerinde çünkü KampanyaTürk'ün anasayfadan söylemesi gereken, sık güncellemeye yatkın bir içeriği var. Site üç sütuna bölünerek okuma ve gezinme rahatlığı sağlanmış.
Sitenin alt bölümleri ve sayfalarına girildiğinde anasayfaya dönüş bağlantısının yerini bulmak, bu bağlantı için artık standartlaşmış olan sol üst köşe civarı seçilmediğinden oldukça zor oluyor.
Sitede, İnternet aracılığıyla gönüllü lobiciliğimizi üstlenen kullanıcılara bilgi cephanesi sağlayacak büyükçe bir belge/bilgi bankasına da yer verilmeliydi.
kampanyaturk.gen.tr
Kulağı işte eli oynaşta
Milliyet'ten Şükrü Andaç, Radikal'den Serdar Kuzuloğlu ve Dünya'dan Engin Gedik'in haberleri sayesinde haberdar oldum. Nokia, telefon olarak da kullanılabilen, renkli ekranlı, taşınabilir bir oyun konsolu geliştirmiş. 2003'ün Şubat ayında piyasaya sürülmesi planlanan N-Gage (İngilizce'de dövüşmek, birbirine girmek anlamına gelen 'engage' kelimesiyle aynı şekilde okunuyor) ile Sega tarafından üretilecek oyunlar oynanabilecekmiş. Fiyatı da uygun olursa, Şubat'tan itibaren çocukların elinde bol bol görmeye hazır olun.
KDV hálá sorun
Bilgisayar ve iletişimi lüks gören zihniyetin yansıması olarak uygulanan bilişim ürün, servis ve hizmetlerine uygulanan yüksek KDV oranları sorun olmaya devam ediyor. Seçim öncesinde yapılan ve seçimden sonra milletvekili seçilen Kemal Derviş'in de katıldığı bir toplantıda yüksek KDV oranları, bilişim sektörünce bir kez daha şikayet konusu yapıldı. Toplantıda, sektörün yeni hükümetten beklentilerini dile getiren Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) Başkanı Erol Bilecik, ''Yüksek KDV oranı, KKDF, ithalatı engelleyici kamu uygulamaları, yabancı sermaye girişini engelleyici yasalar gibi devletten kaynaklanan sorunlar hakkında, yeni hükümetten iyileştirmeler yapılmasını talep ediyoruz'', dedi. Sayın Bilecik'e yeni milletvekili Akif Hamzaçebi'nin sayfanın biraz yukarısında yayınlanan sözünün üzerine gitmesini tavsiye ederim.
Başarı buna denir
2000 yılında, henüz 25 yaşındayken kurduğu turkticaret.net İnternet anakapısını başarıdan başarıya koşturan Murat Yanıklar, ''Türkiye'nin On Başarılı Genci 2002'' yarışmasında birincilik ödülüne layık görüldü. Türkiye'de KOBİ'lere yönelik ilk İ6İ (İş altı İş) sitesi turkticaret.net'in kurucusu olan Yanıklar İş Dünyası, Ekonomi ve/veya Girişimcilik kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü. Murat Yanıklar'ın başarısının devam edeceğine ve dünya çapında başarılara imza atacağına inanıyorum.turkticaret.net