Düzenlendiği ilk yıldan bu yana jüri üyeliğini yaptığım ve Türkçe İnternet içeriğinin gelişimine büyük katkıları olacağına inandığım Altın Örümcek Web Yarışması’nın üçüncüsünde ufak çaplı bir ödül skandalı yaşandı.
Yarışmanın Finans ve Finansal Hizmetler kategorilerinde birincilik ödülüne, Web standartlarına uyulmaksızın yapılmış garanti.com.tr sitesi layık görüldü.
Altın Örümcek’te iki kategoride birden birinci seçilen Garanti Bankası’nın sitesi bir Web standardı olmayan Flash teknolojisiyle yapılmıştı. Bunun anlamı Garanti Bankası’nın İnternet şubesi görevini gören siteden faydalanmak isteyen kullanıcıların, sitedeki bankacılık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için standart dışı bir yazılım kullanmak zorunda olmalarıydı.
Flash teknolojisine kesinlikle karşı değilim. Bilakis sitenin amacına göre, özellikle de sanatsal kaygıların fonksiyonelliğin önüne geçtiği sitelerde Flash, anasayfada bile kullanılabilir. Yeter ki, Flash oynatıcısı olamayan ziyaretçilere, sitenin Flash’sız versiyonu otomatik olarak sunulsun.
Ancak Garanti Bankası’nın İnternet şubesi kitlelere servis vermesi amaçlanan bir site. Böylesi bir sitede standart dışı tasarım yapmanın, banka şubesinin kapısını 1,80 metre yüksekliğinde yapmaktan pek farkı yok.
Bazıları da diyor ki, Flash zaten artık standartlaştı. Standart olmak ile yaygın kullanımı karıştırıyorlar. Evet Flash artık oldukça yaygın kullanılan bir teknoloji ancak henüz bir standart değil. Asla olamayacak da çünkü ticari bir yazılım. Standartların ne olduğunu, alanında otorite olan kurumlar karar verir. Eğer yaygınlık standartlıkla eş anlamlı olsaydı, İstanbul’da yapı standardı depreme dayanıksız inşaat olurdu.
Web standartlarının belirlenmesinde otorite sahibi olan kurum W3.org’tur. Altın Örümcek bir Web Yarışması olduğu iddiasında. O halde ödül verirken Web standartlarına uyulmuş olmasını dikkate almak zorunda. Almazsa bir Web yarışması olmaktan çıkma tehlikesiyle karşı karşıya gelir. Ben Altın Örümcek’i çok seviyorum. Ödüllerin de çok büyük bir çoğunlukla hak eden sitelere gittiğini düşünüyorum.
Altın Örümcek’ten kategori manzaraları
Altın Örümcek Web Yarışması’nda çoğu site bileğinin hakkıyla ödül aldı. İşte onlardan bazıları...
BİLİM
1. genbilim.com
2. matematikdosyasi.com
3. ucuskulesi.com
e-ticaret
1. yemeksepeti.com
2. gima.com.tr
3. hepsiburada.com
mizah
1. grafi2000.com
2. ahmetaltay.com
3. komikler.com
müzik
1. muzikkutusu.com
2. neoplast.net
3. tarkan.com
sağlık
1. kanbankasi.gen.tr
2. ailem.com
3. revir.com
Standart dışına iyi bir örnek
Levi’s Türkiye’nin İnternet’te etkileşimli pazarlama kampanyası yapmak üzere açtığı mikro site, Flash teknolojisinin doğru kullanımına çok iyi bir örnek.
Gerçi Flash’sız bir versiyonunu da sunsalar dört dörtlük bir uygulamaya imza atmış olurlardı ama, pazarlama amaçlı dönemsel bir sitede standart dışı uygulamaların kullanılması bir tercih meselesidir.
Nasıl ki bir reklam kampanyasında reklamları her mecrada, her dakika göstermek mümkün değilse ve reklamveren reklamını göstereceği mecrayı ve gösterme frekansını seçmek zorunda kalıyorsa, pazarlama amaçlı mikro sitede amaca uygun en doğru teknoloji, İnternet standardı olmasa bile seçilebilir.
Levi’s sponsorluğunda açılan jeangle.com’a dönersek, mikro sitenin en eğlenceli bölümü dans hocası eşliğinde oynanan oyun. Jeangle game isimli oyunda amaç dans hocasının yaptığı hareketleri, sırasını şaşırmadan, verilen zamanda tekrarlamak.
jeangle.com
Flash’lı örnek siteler
Bir bankanın İnternet şubesi gibi genel kitlenin kullanımına açık sitelerde standart dışı teknolojiler kullanmak çok yanlış ancak İnternet standardı olmamasına rağmen Flash teknolojisi ile yapılmış çok iyi ve yerinde uygulamalar da var. İşte onlara üç örnek:
www.2tr.net/spider.html
subservientchicken.com/
www.rafineri.net/test/game.t-box.com.tr/
Nato kafa
Osmanlı Millî Eğitim Nazırı Haşim ‘okullar olmasa maarifi ne güzel idare ederdim’ demiş.
Benzer bir zihniyet şimdi de NATO zirvesi nedeniyle, güvenliği sağlamak bahanesiyle İstanbul’da mahalleleri, caddeleri, sokakları, Boğaz’ı, metroyu boşaltıyor.
Daha zirve yapılmadan patlatılan bombaları önlemeye yetmeyen istihbarat zaaflarını, insanlar olmasa güvenliği ne güzel sağlarız diyerek kapatmaya çalışıyorlar.
Sokağa bırakılmış paketi ayağıyla tekmeleyerek kontrol eden güvenlik güçlerinin eğitim eksikliğini, vatandaşların özgürlüklerini kısıtlayarak telafi etmeye kalkışıyorlar.
O zaman ben de ‘Aman!’ diyorum. NATO paşa çıkmışken Nişantaş’a, içimdekileri daha fazla yazıya dökmeyeyim.
N’olur n’olmaz...
Güvenlik nedeniyle köşenin geri kalanını boş bırakıyorum.
Zaten yazı yazmak gerekmese ne güzel bir köşe yazarı olurdum ya, neyse...