Las Vegas’ın Mirage’ı varsa Belek’in Kempinski’si var

Antalya’nın Belek beldesini Las Vegas’ın ilk dönemlerine benzetiyorum.

Belek’te yeni açılan Kempinski Hotel’i de, bugünkü Las Vegas’ın lokomotifliğini yapmış Mirage Hotel’e...

Las Vegas çöl ortasında, kumarın cazibesiyle yoktan var edilmiş bir turizm cenneti. Belek de kum tepelerinden oluşan bir bölgede, golfün cazibesiyle yoktan var edilmeye çalışılan potansiyel bir turizm cenneti.

İlk kurulmaya başladığı yıllarda Las Vegas’ta yeme, içme ve konaklama kumarbazlar için çok ucuz hatta bedavaydı. Eğlence seksi revülerden ibaretti.

Bu dönemin ardından 90’ların başında temalı oteller dönemi başladı. Amaç Las Vegas’a gelen turisti, başka otelde kalıyor olsa bile kendine çekip, kendi kumarhanesinde de oynatmaktı.

Oteller Las Vegas içinde sirkülasyon yaratmak için bununla da yetinmediler. En iyi restoranların şubelerini kendi bünyelerinde açıp, Broadway şovlarını otellere taşıdılar. Oteller arasında geçişleri kısıtlamak yerine, kolaylaştırmaya çalıştılar. Sokaklara yürüyen merdivenler kurdular, oteller arasında yürüyen bantlar açtılar, mini trenlerle ücretsiz hizmet verdiler.

Sonuçta Las Vegas, çekim gücünü tek tek otellerden değil otellerin toplamından alan dev bir eğlence merkezi haline geldi. Ucuz oteller yerlerini lüks otellere bıraktı.

Belek de benzer bir süreçten geçiyor. Kum tepelerine dikilen ağaçlar büyüdü. Yoktan var edilen doğal cennetin içinde şu anda hizmet veren yedi golf sahası var. Yakında 11 olacak. Bu golf sahaları, çeşitli otellerce paylaşılıyor.

Bölgenin çekim gücü birbirine yakın bu kadar çok golf sahasını içinde barındırmasından kaynaklanıyor. Böylece bölgedeki herhangi bir otele gelen golf meraklısı turist her gün farklı bir sahada oynama ayrıcalığına kavuşmuş oluyor.

Bu oteller içinde Kempinski’nin rolü çok önemli. Tüm Türkiye’ye olduğu gibi Belek’e de talep turistin daha çok ucuzcu olanlarından.

Kempinski Hotel, dünyaca tanınmış bir otel zincirinin halkası olma avantajıyla paralı turisti bölgeye çekmekte lokomotif görevi görüyor. Yurtiçinden ve yurtdışından golf sosyetesini Belek’e çekiyor.

Otelin en büyük kozlarından biri de Genel Müdür Volkan Şimşek, Pazarlama Müdürü Erdinç İşbir, Yiyecek-İçecek Müdürü Tayfun Aybar gibi turizmi her şey dahil açmazından kurtarma vizyonunu paylaşan, başarılı bir ekibe sahip olması.

Her şey dahil sistemi Türk turizmi için önemli bir görevi yerine getiriyor. Ancak zengin turisti de Türkiye’ye çekecek yeni cazibe merkezleri yaratmak zorundayız. İstanbul’u bile bu amaçla kullanamadığımız turizm sektörümüzde, Belek bu merkezlerden ilki olmanın en güçlü adayı. Kempinski Belek’in başarısı, turizmde Belek’in, hatta kesinlikle abartmıyorum tüm Türkiye’nin geleceğinin belirleyicisi olacak.

Golf: Başlaması basit usta olması zor spor

Golf turizmi diye övüp, golf oynamadan dönmek olmazdı. Daha önce hiç golf oynamamış olduğumdan Kempinski Belek’in golf sahasına, eğitmen eşliğinde adım attım. Her yeni başlayan gibi işe vuruş platformunda yapılan egzersizlerle başladım.

Eğitmenim Ahmet Kök, ilk üç, dört atış denemesinin ardından, golfe kabiliyetim olduğunu, ders alırsam iyi bir golfçü olabileceğimi söyledi.

Bu iltifatın bir motivasyondan ibaret olduğunu ve eğitmenlerce ilk deneme yapan herkese söylendiğini tahmin edecek kadar şişinme meyillisi olmadığımdan zokayı yutmadım. Ama golf o kadar zevkli ve büyüleyici bir spor ki, bir kez denedikten sonra devam etmeye karar vermek için bu tür zokaları yutmaya hacet yok zaten.

Kempinski Belek’in golf sahaları Pasha ve Sultan dünyaca ünlü sahalar. Sultan, 71 par ve 6411 metrelik uzunluğuyla çok tecrübeli oyuncular için bile heyecanlı saatler vaat ediyor. 5731 metrelik Pasha ise kısa görünmesine rağmen, pek çok sürpriz engel barındırıyor.

Golfün güzelliği de burada zaten. Her sahada farklı bir heyecan yaşamak, farklı tatlar bulmak, her oyunun ardından o günkü saha ve oyun hakkında dostlarla sohbete koyulmak. Ve tüm bunları yemyeşil bir doğanın içinde yapmak.
Yazarın Tüm Yazıları