Beşiktaş’ın itibarı sahteci sosyete pazarına mı kaldı

Ulus Pazarı’nın yargı kararıyla kapatılmasını sevinçle karşılayanlara bir ölçüde hak verdiğini yazmış Fatih Altaylı. Ama sonra pazarların dar gelirli vatandaşların can simidi olduğunu belirterek, pazarların toptan kapatılmasına sevinmemek gerektiğini söylemiş.

Ulus Pazarı’nın mahkeme kararıyla kapatılmasına sevinenlerdenim. Çünkü Ulus Pazarı’nın, Fatih Altaylı’nın bahsettiği dar gelirli vatandaşların rızkını çıkarttığı pazarlarla bir ilgisi yok.

Ulus Pazarı’na vatandaşın kendi taktığı isim Sosyete Pazarı.

Pazarın adının sosyete pazarına çıkmasının nedeni, ünlü yabancı giyim markalarının bu pazarda çok ucuza satılması ve bu nedenle dar gelirliler kadar orta ve üst gelirlilerin de akınına uğraması.

‘İyi ya işte, ne güzel... Normalde ateş pahası olan markaları halk ucuza alma olanağına kavuşuyor’, demeyin.

O dünyaca ünlü markalar sudan ucuz fiyata yasal yollardan satılmıyor tabii ki.

Taklit oldukları için de ucuza gitmiyorlar. Kullanılan yöntem taklitten de çirkin.

Türkiye fason tekstil cenneti ya. Dünyaca ünlü giyim markaları, milyonlarca dolar verip tasarlattıkları, milyonlarca dolar harcayıp tanıtımını yaptıkları modellerini Türkiye’deki fason imalatçılara ürettiriyorlar.

Fason imalatçılar, siparişini aldıkları ürünleri defosuz teslim etmek zorunda. Ama defosuz üretim yapmanın olanağı yok.

Bu nedenle tahmini bir fire oranına göre, aldıkları siparişten bir miktar daha fazla üretim yapmak zorundalar.

Kimi üreticiler bu fire oranını çok yüksek tutuyor ve normalde imha etmeleri gereken sipariş fazlası ürünlerini halk pazarları aracılığıyla piyasaya sürüyorlar.

Ulus Sosyete Pazarı, bu ürünlerin piyasaya sürüldüğü tek Pazar değil tabii ki. Aynı ürünler aslında farklı semt pazarlarında daha da ucuza satılıyor.

Dar gelirli vatandaşların zorunlu ihtiyaçlarını uygun fiyatla karşılamasını sağlayan pazarlara tabii ki evet. Ama bu pazarları, bu tip sahtekarlıklardan temizlemek de şart.

Ulus’taki Pazar, bu tür yasadışı satışların ayyuka çıktığı bir pazar olmuştu. Kaldırıldığı iyi oldu. Beşiktaş Belediyesi, uygun bir yer bulup Beşiktaş semtine itibar getirdiğini iddia ettiği bu pazarı yeniden açacağını söylüyor.

Nasıl bir itibar arayışıysa bu...

Grafikerlerden logo arayanlara çağrı var

Galatasaray
yönetiminin komik logo seçme şampiyonu olmaktaki kararlı tutumunun son örneğini eleştirmiştim.

Eleştirdiğim logonun sahibi Galatasaray Taraftar Dernekleri Federasyonu’nun yöneticileri ziyaretime geldiler. Başkan Ömer Parıldar ve Başkan Yardımcısı Cemalettin Gürel, logo seçiminin sorumlusunun tamamen kendileri olduğunu aktardılar.

Galatasaray kulüp yönetiminin federasyonun kurulmasında büyük katkıları ve yardımları olmuş ama logo seçiminde herhangi bir telkinleri olmamış.

Galatasaray Taraftar Dernekleri Federasyonu kendi alanında bir ilkmiş. Amaçları yurdun dört bir yanındaki Galatasaray taraftar derneklerini tek bir çatı altında toplayarak, kurumsallaştırmakmış.

Galatasaraylılığı kalite sembolü haline getirmeyi hedefliyorlarmış.

Pek çoğu kahvehane görüntüsü sergileyen dernek lokallerini standartlaştırmak istiyorlarmış. Rakip takımların taraftarlarının imreneceği bir girişime ön ayak olmuşlar.

Logo konusuna gelince. 100. Yıl logosu gibi bir skandala imza attıktan sonra kulüp yönetiminin çok daha deneyimli olması ve kuruluşuna bu kadar katkıda bulunduğu bir federasyona logo konusunda da yardımcı olması gerekirdi.

Neyse ki federasyon logosu henüz tescil edilmemiş. Federasyon yönetimi logoyu değiştirebileceklerini söylüyor.

Aynı yazımın ardından Grafikerler Meslek Kuruluşu (GMK) Yönetim Kurulu Başkanı Turgut Erentürk’ten de bir teklif geldi.

Dernek olarak, 100. Yıl logosuyla ilgili yorumlarımı da takip ettiklerini ve günümüz Türkiye’sinde artık bu tür tartışmaların yapılıyor olmasından umutlandıklarını belirtiyorlar.

Ve bu tür amblem ve logo çalışmalarına ihtiyacı olanları, GMK derneğiyle (gmk.org.tr) bağlantı kurmaya çağırıyorlar.

Bu tür çalışmalar için profesyonel grafik tasarımcıların katılabileceği yarışmalar organize edip, yetkin bir jüri kanalıyla gerekli alternatifleri oluşturabileceklerini söylüyorlar.

Belki işe Galatasaray Taraftar Dernekleri Federasyonu’nun logosuyla başlarlar.
Yazarın Tüm Yazıları