Tahtsız, lakin mutlu kraliçe

Yunan sosyetesinin uğrak yerlerinden Portoheli kasabasında kutladı geçenlerde 60. yaş gününü. Yanında 42 yıldır da aynı yastığa baş koyduğu çapkın eşi, dört çocuğu ve yedi torunu vardı.

Devrik Yunan kralı Konstantin’in eşi Anna Maria, Danimarka kralı 9. Frederik’in üçüncü kızı olarak geldi bu dünyaya.
/images/100/0x0/55ea621af018fbb8f87c5f3c
Kocası ile tanıştığında henüz 13 yaşındaydı. Dönemin Yunan kralı Pavlos’un Danimarka ziyareti sırasında yanında götürdüğü 19 yaşındaki Prens Konstantin’i ilk gördüğünde çarptı kalbi.

18 OLMAYI BEKLEDİLER

Konstantin’in de içinde bir şeyler kıpırdadı. İki yıl sonra tekrar görüştüklerinde Yunan prensi ciddi niyetini dile getirdi. Ancak, Danimarka yasaları gereğince prensesin evlenebilmesi için 18 yaşına girmesi gerekiyordu.

İlişkinin resmiyet kazanması 1962 yılında İspanya kraliyet ailesinin (Juan Carlos ile Konstantin’in kız kardeşi Sofia) düğününde oldu. Konstantin, gece boyunca sadece Anna Maria ile dans etti.

Daha okula giden prenses büyüyordu büyümesine de, prens çapkınlıklarıyla bahsettiriyordu adından. Bir yandan Anna Maria ile ilişkisini sürdürürken, bir yandan da Filiz Akın’a benzerliği ile Türkiye’de de tanınan dönemin bir numaralı sinema artisti Aliki Vuyiuklaki ile büyük bir aşk yaşadı. Annesi kraliçe Frederiki’nin vetosu olmasa, bu yasak aşk az kalsın evlilikle sonuçlanacaktı. Oğlunu apar topar Danimarka prensesi ile nişanlandırdı.

1093 GÜNLÜK KRALİÇELİK

Sonra dillere destan bir düğün... Dönemin fotoğraflarına bakılırsa Yunanlılar, Anna Maria’yı benimsemişlerdi.

Kral Pavlos aniden ölünce Konstantin tahta geçti. Henüz 23 yaşındaydı, eşi Anna Maria da 18 yaşında ve 18 günlüktü. Bir yıl sonra da anne oldu.

Kraliçeliği çok kısa sürdü. Sadece 1093 gün. Yunanistan’da albaylar cuntasının 21 Nisan 1967’de iktidarı ele geçirmesinden birkaç ay sonra eşi ve iki çocuğu ile birlikte Atina’yı terk etti. Roma’ya gitti.

"Sürgün" başlamıştı. Üçüncü çocuğuna hamileydi ki, Atina’dan kaçıştan birkaç gün sonra düşük yaptı.

32 SENEDİR LONDRA’DA

Albaylar cuntası 1974’te iktidardan uzaklaşması ve demokrasiye dönülmesiyle bir ara umutlandı. Tahtına geri dönebilirdi kraliyet ailesi. Ancak Yunanlılar referandumda kraliyet yerine parlamenter rejimi tercih edince bu umutları da söndü.

Neredeyse 32 yıldır Londra’da "sürgün"de yaşıyor Anna Maria. Kocasının çapkınlıkları için çıkan haklı-haksız dedikodulara hep kulaklarını tıkadı. Her zaman asil davrandı. Aileyi her şeyden üstün tuttu. Sonunda da kocasını kazandı.

O tahtsız, lakin mutlu bir kraliçe.

Atina’ya tarihi ziyaret

"Genç kuşaklarımıza geçmişi yargılamayı değil, gelecekten umut duymasını öğretmeliyiz. Geçmişte o zamanın koşulları ile her iki taraf da birbirini kırmış, yaralamış olabilir. Bunların geleceğe umutla bakmamıza engel olmamasını sağlamak elimizdedir. Tarihin gençlerimize korku ve nefret duygularını aşılayan kötü bir öğretmene dönüşmesine müsaade etmemeliyiz. Geleceğimize yapılabilecek en büyük kötülük halklar arasında düşmanlık tohumlarının ekilmesidir. Gelin iki ülke halkını göstermelik değil, gerçek anlamda dost yapalım."

Takvimler, 2005 yılının 24 Haziran’ını gösterirken, Yunanistan’ı ziyaret eden Türkiye’nin ilk Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Selanik’teki Kara Harp Akademisi’nde genç subaylara seslenirken işte böylesi önemli mesajlar vermişti.

BÜYÜKANIT HAFTAYA ATİNA’YA GİDİYOR
v
Orgeneral Büyükanıt için Atina’da Mesogion Caddesi üzerinde bulunan Yunan Savunma Bakanlığı’nda kırmızı halı döşenmiş, Türk bayrağı çekilmiş, İstiklal Marşı çalmıştı. Bizler için hiç de alışılmış manzaralar değildi bunlar.

Kara Kuvvetleri Komutanı olarak bu ziyaretinde pek çok ilke imza atan Büyükanıt "En önemli olan şey, dostlukların halklara intikal etmesidir. Askerlerin hep savaş yaptıkları zannedilir. Oysa askerler barışı da güzel yaparlar" demişti.

O ziyaretten bu yana yaklaşık 16 ay geçti. Şimdi Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, Yunan Genelkurmay Başkanı Amiral Panayotis Hinofotis’in davetlisi olarak 1-4 Kasım tarihlerinde Atina’yı ziyaret edecek. Amiral Hinofotis, geçen temmuz ayında Ankara’ya gitmişti.

Büyükanıt, resmi ilk dış ziyaretini (KKTC’den sonra) Yunanistan’a gerçekleştiriyor. Türk-Yunan ilişkilerinde sembolik olsa da olmasa da her olumlu adımın büyük, çok büyük önemi var.

Yunanlı meslektaşlarım kusura bakmasınlar ama Büyükanıt’ın Kara Kuvvetleri Komutanı olarak gerçekleştirdiği ziyaretin önemini bana göre görmek istememişlerdi. Amiral Hinofotis’in Ankara ziyaretinde de Yunan medyasının yaklaşımı benzerdi.

Dileriz bu defa durum farklı olur.
Yazarın Tüm Yazıları