Birand’ın ardından

Mehmet Ali Bey, Atina’da arkanızdan yakılan ağıtları, düzülen methiyeleri size iletmeyi görev bilirim.

Haberin Devamı

Yunanistan’ın eski Başbakanı Yorgo Papandreu sizin için “O yetenekli bir gazeteci ve ilham verici insandı. Onun kaybıyla mantıklı bir sesi, mizah güçlü bir sesi ve sevgi merhamet dolu bir sesi kaybettik. Türk-Yunan yakınlaşmasınada yapıcı ve destekliyici bir rol oynadı. O Yunanistan’ın dostuydu. Onu çok özleyeceğiz” dedi. Dışişleri Bakanı Dimitris Avramopulos’ın dedikleri de unutulmamalı: “Ölümü, onu bizat tanıyanlar ve soğukkanlı, gerçekçi, cesur kalemini bilenler için derin üzüntü yarattı.”
Yunanistan’ın en  saygın gazetelerinden Kathimerini’nin Genel Yayın Yönetmeni Aleksis Papahelas başyazısını size ayırdı: “Mahallemize Batılı tarzda bir araştırmacı gazetecilik getiren ilk muhabir oydu. Başarılı haber ve röportajın hayranıydı. Bedeline aldırmadan hep haberin takipçisi oldu. Kozmopolitti. İstanbul’un en salaş mekânlarında da Washington’da ya da Brüksel’de de aynı rahatlıkla dolaşırdı. Hani derler ya, hayatın kendisinden bile büyüktü. Hiç şüphe yok ki hepimiz onu özleyeceğiz.”

Haberin Devamı

/images/100/0x0/55ea37f8f018fbb8f87210bc

ILIMLI MESAJLARINIZ UNUTULMADI

Yunanistan’ın en ünlü gazetecilerinden Pavlos Çimas ise bakın neler diyor sizinle ilgili:  “30 yıllık dostumdu. Vatanperverlik zihniyetli gazetecilikten soyutlanmıştı. Kendi inandığı davalar dahil hiçbir hedefin fanatik savunucusu olmadı. ‘Eğer filleri seviyorsan sirk çin yapma’ derdi. Onu son gördüğümde Putin’den demeç alabilmek için bir ay içinde 6’ncı Moskova ziyaretinden dönüyordu” dedi. Yunanistan’daki televizyonların, gazetelerin, radyoların, haber sitelerinin tümü sizin için geniş haberler yayımladı.
Mehmet Ali Bey, onca yıl bu diyardayım. Sizin kadar bir yabancı gazeteciye bu kadar sevgi, bu kadar saygı gösterildiğini ne gördüm, ne de duydum. Az önce belirttiğim Papahelas başyazısında “Yunanistan’da Ankara’nın görüşlerinin duyulmasının ya da Türkiye ile ilgili bir haberin ‘lanet’ sayıldığı yıllarda Yunan televizyonlarına çıkıp konuşan ilk Türk gazeteci Birand idi” dedi. Doğru. İş yükünüz ne olursa olsun, hiçbir Yunan meslektaşınıza kapınızı kapatmadınız. Kritik dönemlerde Yunan gazetelerinde, dergilerinde, televizyonlarında hep ılımlı, hep barışçıl mesajlar verdiniz. 2004’de de Kıbrıs sorununun çözümü için  çok uğraştınız.
Mehmet Ali Bey, bu meslekte henüz çaylakken tanıştım sizinle. Anadolu Ajansı’nda, NTV’de çalışırken Avrupa’nın dört bir yerindeki AB zirvelerinde, Kıbrıs zirvelerinde defalarca karşılaştım ve her defasında da sizi çok kıskandım. Hürriyet ve CNN Türk’e geçtiğimde de sizinle aynı safta olmanın zevkini yaşadım. Atina’nın Nişantaşı’sı olan Kolonaki’nin meydanında buluşurduk her gelişinizde. Hep Nişuaz salatası yerdiniz meydandaki Peros Cafe’de. En son ‘Son Darbe’ belgeseli için eski Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Teodoros Pangalos ile söyleşi için geldiğinizde buluşmuştuk. Yunanistan’daki ekonomik kriz için sürekli sorular soruyor, sık sık “Hayret ya!” diyordunuz. Ne zaman birlikte bir yere otursak pek çok insan size tebessümle yaklaşıp  selam verirdi, “Sizi tanıyoruz” derdi.
Atina’dan son haberler böyle Mehmet Ali Bey... Sağlıcakla kalın!

Yazarın Tüm Yazıları