Yunanistan’a maddi yardım yapılmamasını isteyen Alman Bild Gazetesi geçenlerde muhabiri Paul Ronzheimer’i Atina’ya gönderdi.
İnternette okuduğum kadarıyla, ekonomik krizin Yunanistan’a uğramadığını, sokaktaki insanların asla tasarrufa gitmediğini ve emeklilerin Almanlardan daha rahat olduklarını anlatıyor izlenimlerinde. Yunanistan’ın Euro’dan çıkması gerektiğini, çünkü Yunanlıların eski para birimleri drahmiye özlem duyduklarını belirtiyor Alman meslaktaşım. Atina’da bir gösteri sırasında “Paramızı geri verin” sloganını bile duymuş. İnsanların eğlenmek için bar ve kafeleri doldurduğunu, barlarda 100 Euro’luk banknotların havada uçuştuğunu da görmüş. “Atina’nın en işlek caddesi Omonia Meydanı’na gittim. Yunanlılar kafe ve barlarda oturmuş, güneşin tadını çıkarıyorlardı” diyor... Tabii Ronzheimer’in Atina izlenimleri tüm dünyayı dolaştı. Ama durum hiç de Alman gazetecinin anlattığı gibi değil. Öncelikle, bir ülkenin iflasın eşiğinden dönmesi, halkının çay, kahve içmesini elbette etkilemez. 3-4 Euro olan bir kahve ekonomik krizin Yunanistan’a uğramadığının göstergesi midir? Barlarda 100 Euro’ların uçuştuğu duyulsa ben dahil 5 milyon Atinalı akın eder. Kaldı ki Alman meslektaşımın söz ettiği meydanda Atinalıların kahve içme âdeti pek yoktur. Bu meydan ve civarında Arnavuttu, Pakistanlıydı, yabancılar yaşar... Gösteride duyduğu “paramızı geri verin” sloganını Alman meslektaşım yanlış anlamış. Eski para birimi drahmiye özlem mözlem yok. “Devletten çalınan paralar iade edilsin” anlamı taşıyor bu slogan. Yunan halkı bugün Euro yerine drahmi olsaydı ekonomik krizin her şeyi yıkacağını bilecek kadar da zekidir... Eğer Alman gazeteci Atina zannedip başka bir yere gittiyse diyeceğim yok. Ancak, Atina’ya gelmişse kendisini yabancı bir ülkeye gidip iki-üç günde ahkam kesen gazeteciler kategorisine dahil etmemek elde değil. Yunanistan birkaç ayda çok değişti. Dükkânlar sinek avlıyor. Süpermarketlerde alışveriş dikkatle. Benzin istasyonlarında “doldur” diyenlere rastlamıyorum artık. Müzikholler deseniz sadece cumartesileri... Diğer günler boş masalara hitap ediyor şarkılar... Hayır, Yunan halkı fakirleşti demiyorum. Çünkü yüzde 80’den fazlası mülk sahibi. Ama yarın için endişe ediyor, korkuyor insanlar. Belki ilk başta işin ciddiyetini önemsemediler ama artık herşeyin farkındalar.
KOMŞU DAR KÖPRÜDE
“Drama Köprüsü Hasan, dardır geçilmez ’’... Bu türkü geçenlerde Drama şehrinde defalarca duyuldu. Üstelik köprünün nerede olduğu biliniyor artık. “Küçük Asyalılar Derneği Başkanı Nikos Latsistalis, araştırmış ve köprünün şehrin Nikiforos adlı beldesinde olduğunu bulmuş. Drama’yı ziyaret eden Lozan Mübadilleri Derneği üyeleri o köprünün başında söyledi türküyü. Akşamında da vakfın korosuyla Drama Belediyesi korosunun konserinde sınır tanımayan notalar birleşti.