Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - KelebekYazarın Tüm Yazıları

Şükürname

Mutfakla aram açık. Hatta yok gibi.

Gerçekten aşka gelirsem ne âlâ, yoksa mecburiyetten yapıyorum ne yapılacaksa.
Atla deve değil biliyorum ama, her kış vakti sıcak şarap yapıyorum, bunu kendimce bir gelenek haline getirdim ve buna bayılıyorum mesela.
Her sene aralık ayında bir akşam, tüm arkadaşlarımı toplayıp kazanla sıcak şarap kaynatıyorum. Kazanla.
Bi de oyun uyduruyorum.
Mutlaka.
Geçen sene herkese 2011 dileklerini -isimsiz olmak şartıyla- bir kağıda yazdırıp sepete attırmış, sonra da herkese rastgele seçtirip okutmuştum.
Böylece benim aklıma gelmeyen bir dileği bir başkası yazdıysa örneğin, sayesinde benim de dileme şansım oluyordu ve benim sesimden evrene yayılıp gerçek olacak gibi hayal etmiştim.
Oyun bu ya!
Bu sene de oyun olarak “Şükürname” yaptırdım herkese.
2011’de nelere şükrettiğimizi yazdık, sepete attık.
Rastgele çektik, okuduk. Şükretmeyi unuttuğumuz bir şey varsa başka bir arkadaşın şükürnamesi sayesinde hatırladık ve hep bir ağızdan ha bire “Çok şükür, çoook!” dedik durduk.
Bu arada, kendi şükürname listemden bir demet de ELELE Aralık sayısında hazır.
Yonca
“şükürmatik”

Sıcak şarap tarifi

Olur da yapasınız gelirse diye buyrun size benim sıcak şarap tarifim.
Bu tarifi arkadaşlarımdan ve internette okuduklarımdan karıştırıp elde ettim.
Hepsi göz, burun, keyif ve tat kararı yalnız, keyfinize güvenin.
Keyifle için...
Cabernet Sauvignon, Merlot veya Chinatigillerden kırmızı şarap, Cointreau ve Grand Marnier olmadı biraz da, veya hatta Cognac.
Portakalın kabuğunu poposundan ve kafasından azıcık kesiyorum. İçi görünür hale geliyor. O kestiğim kabukları tencereye atıyorum. Hiçbir şeyi ziyan etmiyorum. O tombik portakalımın üzerine şekilli şekilli karanfilleri diziyorum. Yılbaşı süsü gibi oluyor ve kazanın dibinde dağılmıyor, tortulaşmıyor.
Bir başka portakalın suyunu da sıkıyorum.
Çubuk tarçın, kahverengi şeker, Bodrum Mandalinası kabuğu ve suyunu (olmadı mandalina da olur) tencereye atıyorum. Aslında şekerden çok bal kullanmayı tercih ediyordum.
Bu sene ikisini de ekledim. Gözüm tada doysun istedim. Bir de Hint Cevizi (hani nutmeg) denen şey var ya, onu da ekleyin bulursanız. Olmazsa sorun yok. Panik hiç yok.
Bunların üzerine şaraptan azıcık döküyorum. Üzerini bile kaplamıyor ama, azıcık. Hani ıslansınlar ve birbirlerine karışsınlar diye. Bir de Cointreau ve Grand Marnier ekliyorum. Yine az az.
Kısık ateşte bırakıyorum şekerler ve bal erisin, her şeyin aroması iyice tütmeye ve karışmaya başlasın diye.
Sıcak şarabın bazı iyi karışmış olursa eklendikçe de güzel olur(muş). İşin püf noktası şu yalnız: Ne olursa olsun sıcak şarap yaparken asla kaynatmayacaksınız. Bir kere bile fokurdamasın yani. Ateş hep kısık kalsın, en kısık. Olmadı, söndür aç şeklinde devam. Bayağı hareketli oluyor insan sıcak şarap yaparken. Çok zevkli. Koku da çok baştan çıkarıcı.
Mmm mis!
Neyse işte o aromalar birbirine iyice karışınca, başlıyorum harbiden şarabı bocalamaya, tahta kaşık yardımıyla da karıştırmaya. Alkol ısındıkça uçuyor diye ha babam Grand Marnier ve Cointreau ekliyorum. Abartmadan tabii!
Hem elimi korkak alıştırmıyorum, hem abartmıyorum. Uçan alkolün yerine yenisini eklediğimi düşünüyorum. Aroma zenginleştiriyorum bi bakıma.
Sağa sola çaktırmadan tadına bakıyorum. Ne karanfil az olsun, ne tarçın. Koku her yeri kaplasın istiyorum. Ekşi de olmasın tabi. Bal ekleyin arada. Birazcık da su. Sulandırmadan çoğaltmak için. Toprak bardaklarınız da varsa...
Offf, onlarla servis yapın kesin.
Herkes iki eliyle avuçlarında tutsun bardağını.
Sıcak şarap elleri ısıtsın. Yakmasın. Isıtsın.
Sıcacık olsun her yer. Her şey...
Burnunuza da yakın tutun bardağı hep. Tarçının, karanfilin, şarabın kokusu, dumanı gelsin yüzünüze.
Bence önce sırf sıcak şarap için. Yanında bir şey yemeyin.
Azıcık neşelenin, mayışın.
Ne zaman ki çarpacak gibi geldi, acilen pizza isteyin.
Dört peynirli mi olsa pizzalar sanki?
Hmmm... Akşama yine mi yapsam?
Canım çekti.
Yonca
“serhoş”
Yazarın Tüm Yazıları