Paylaş
E bu türban sonradan üretilmiş bir sembolik tasarım değil mi?
Öyle.
Tamam o zaman.
Çok ilginç oldu bu tartışma.
Modacılar tasarlıyor ya türbanı...
Hah işte!
Kim bu modacılar? Nerede, nasıl yaşarlar bileniniz var mı?
Kimisi Fransalı...
Kimisi İngilizyalı...
Kimisi de İtalya’ nın içinden; ROMAlı...
Daha doğrusu, bu modacıların bazısı Türk; ama yaşıyorlar gurbet ellerde...
Benim gibi.
E bu yaşadıkları ülkeler müslüman ülkeler değil ki... Eğitimlerini aldıkları, kumaşa makas vurdukları yer helal mi ki?
Ben dikkatinizi çekeyim de.
Kafam karıştı düşündükçe; gıdada helal şartı var ya... E peki bu tasarımlar helal mi bakalım, bunu kim ve nasıl belirleyecek de bilecek?
Havalimanında, memleketten gurbete dönüş yolunda gördüm ilk defa ben de...
Yeni tasarım türban ve uygun şekilde tamamlayıcı elbise.
Sanki “FUSION” türban desem, cuk oturacak yerine.
Bu tarz çok ilginç ve tanıdık geldik gözüme.
Tarif etmeyi deneyeceğim sizlere... Fotoğraf makinam olsaydı da çekebilseydim keşke!
Üst beden sımsıkı. Hatlar belirgin. Kollar el bileklerine kadar upuzun ve kaftan kol dediğimiz model. Belde kalın kemer korsaj, o da sımsıkı, belin inceliğini belirginleştiren... Etek boyu ise, belden itibaren yerlere kadar gayet uzun. Kadın hızlıca sağa sola dönüverdiğinde, eteğin çapı mevlevilerdeki gibi tam daire kloş olduğunda,n genişçe açılıyor.
Düşündüm durdum saatlerce... Zaten çok uzun baktım kıyafete. Rahatsız da oldum bu kadar baktığım için, utandım. Sevmem insanları süzmeyi. Ama inanın, memlekette daha önce hiç kimsede böylesi ilginç bir tarz görmedim, ondan.
“Neye benzettim, nerede gördüm ben bu kıyafeti?” diye kafayı yiyecektim düşündükçe... Birşey çağrıştırıyordu çünkü bana, içten içe.
Sonra birden fırladım uçakta yerimden: “Tamam şimdi buldum!” diye.
Sofia Loren tarzı değil!
Tereza vardı ya hani...
Katolik RAHİBE!
İşte!
Benzetmişler türbanlı kıyafeti katolik rahibelerinkilere...
Güleyim mi ağlayayım mı bilemedim ben.
Sizce?
Yonca
“KARAtasarıMSAR”
Maziden gelen dip not: Okuduğunuz bu yazı taa 26 Ağustos’ ta, 1 ay evvel, gündem dahilinde yazdığım bir yazıydı. Gündem coştukça arada kaynadı. Baktım tam da bu konu yeniden canlandı canlanacak, ya şimdi ya hiç dedim...
Paylaş