Öksürük şurubu işe yaramaz!

İşe yaradığı şey şudur:

Ya daha beter öksürtür ya da uyurgezer konuma geçirir, işe yaramış gibi olur.

Öksüremezsin, öksürsen de umursayamazsın.

Benim çocukluğum öksürerek geçti. En çok geceleri öksürük tuttuğundan, hep oturarak uyudum. Öksürmemeye çalıştıkça, daha da çok öksürerek perişan oldum.

Öksürmemden babama nasıl bir cinnet geldiyse, bir gün bana “Bir daha öksürürsen seni paralarım!” dedi.

Ben de babam dedi mi kesin yapar diye korkudan, bir süre dip odadaki yüklük içine girip saklanarak öksürdüm.

Ana-Baba neden öksüren çocuğuna gıcık olur bilir misiniz?

Ben biliyorum.

Çok düşündüm, buldum.

Çünkü zamanında “Türk Filmi” vardı.

O filmde bir kadın vardı.

O, hayatı kısa süreli mutlu, uzun süreli bedbaht kadın, bir gün öksürür, kan tükürüp verem olur ölürdü.

Ama esas dehşet, kadının ağzından gelen kanı kenarı dantel işlemeli beyaz mendilinde görüp hastalığını herkesten saklayıp yüzünü bize, sırtını sevdiği adama dönmesiyle, ortaya çıkardı.

Düşünebiliyor musunuz?

Bizim ana-babalarımız bunu göre göre ana-baba oldular.

Öksürük eşittir ölüm!

Demek ki neymiiiş?

Öksürmeyecen ve öksürtmeyecen.

Ama elden ne gelir?

Hiç!

O filmdeki hasta kadın da hep öksürük şurubu içerdi. Pek işe yaramazdı.

Yine de, arada aşkın kurtardığı vakalar olurdu!

Bunun adı “Öksürük Şurubu” değil, “Aşk İksiri” idi. �

Yani:

1- Çocuğa öksürük şurubunu içireceksin!

2- Çocuğu seveceksin!

Bense, bu öksürük şurubunun; hem kendini psikolojik olarak tatmin etmek için, yani “ilacı içtim/içirdim, elimden geleni yaptım”, hem de “trans”, yani “uyur/gezer haldeyim, öksür(t)emem” diyebilmek için içilmesi gerektiğine inanıyorum.

Küçükken de o şurup senin bu şurup benim, hepsini denedim.

Hatta bir süre “git ilacı al, ölç-biç-iç” yerine, başucumda şurupla uyumaya başladım. Tuttu mu gıcık, kalkıp o ezbere bildiğim dozda kafaya dikiverirdim.

Öksürüğüm dinerdi, mışıl mışıl uyuyup sabah sersem gibi kalkardım.

Bir de, annanem usulü başucuma kuru ekmek koyup sabaha kadar yerdim.

Gençliğim işte sırf bu şurup-ekmek ikilisi yüzünden “Trans Tombul” olarak geçti ve herkes bu durumu “ergenlik” zannetti!

Derken Yonca büyüdü, hayatına başka küçükler girdi.

Ne zaman kuzenim 9 ay devamlı öksürüp her türlü şurubu içtikten sonra doktor ana-babasına; “Benim artık öksürük şuruplarına inancım kalmadı!” dedi, Yonca ayıldı!�

Bugün mü?

Evet.

Benim de her iki çocuğum öksürüyor.

Süper gıcık oluyorum.

Öksüreni paralamak istiyorum.

Yapamıyorum.

“Öksürün rahat rahat” diyorum.

Ne tehdit ne de kızma, hiçbiri yok.

Nasıl olsa geçecek bu da bir gün deyip şurupları deniyorum.

Bir de yüreğimde hazır zencefilli ballı aşk iksirim,

Bekliyorum sabaha kadar yanıbaşlarında.

En kolayı sabırla sevgi vermek sanırım,

Ben ilacımı buldum en sonunda!

Yonca

“İksiradryl”

Tıbbi Dip Not: Öksürük şurupları hakikaten iki tipmiş:

1- Merkezi sistemi baskılayanlar (ki bunu ben, “uyurgezerleşme” olarak algılayıp anlatmışım)

2- Yumuşatarak öksürüğü söktürenler (ki ben bunu “beterleşme” olarak algılayıp anlatmışım)

Dipnot altı not: Ayılmamı keşfe neden olan kuzenimden cümlesini yazma iznimi isterken, doktor babası haklı ve doğru bir uyarı yapıp tıbbi bilgiyi eksik/yanlış vermemem gerektiğini söyledi. Uyarısı için teşekkür ederim.