O Bağdat şarkısı

Mehmet Y. Yılmaz, cumartesi günü şahane bir aşk yazısı yazdı.

Haberin Devamı

“Ben dünyanın en büyük aşığı olabilirim” adında.
Ben de hayatım boyunca aşk üzerine, aşk için yazılan tüm iyi yazılara aşık olabilirim demek istedim okuyup bitirince.
Aşkın gücü ne kadar büyükse, aşk için yazılan güzel yazının gücü de öyle.
Gerçekten katıldığım bi şeyler var o yazıda... Çok ama çok sevdim.
O şarkıyı da seviyorum evet. Ayla Çelik’in Bağdat şarkısını yani.
Oturup hiç dinlemedim. Bir yerlerde duydum hep.
Ama ama ama... Bir şekilde tatlı tatlı takılıyor insanın dilime. Şarkıyı ezberlediğini veya durduk bi anda mırıldandığını fark etmiyorsun. Aaa bir bakmışsın dilinde.
Aşk gibi tam da işte!
Bazen çat diye aşık olursun, bazen de fark ettirmeden çarpar ya seni...
Hah işte, bu şarkı ikincisi gibi bir hal sanki.
Ben Mehmet Y. Yılmaz’ın yazısındaki bir paragrafı alıntılamak istedim bugün buraya; bir kere de benim köşemden okunsun iyice yayılsın o güzel cümleler evrene diye.
“Nasıl oluyor da tek bir şarkı, insanları dil, din, ırk, cinsiyet ayırmaksızın etkileyebiliyor?

 

Haberin Devamı

Aşık olmak istiyoruz çünkü

Hayatında bir kez bile aşkı deneyimleyen insan, bunun ne anlama geldiğini biliyor.
Aşık olmanın, insanın duyarlılığını ne kadar artırdığını, içindeki yaşama sevincini nasıl ‘çiçek coşturan’ verilmiş gibi patlattığını biliyor.
Ve bir kez bu deneyimi yaşayınca, bağımlılık da yaratıyor. İstiyorsunuz ki, onu gördüğünüzde içinizde havai fişekler patlasın. Kalbiniz göğüs kafesinizden çıkıp gidecek ve bir daha dönmeyecek gibi çarpsın.”
Offf evet tam da bu! Aşık olmak istiyoruz çünkü. Aşkı bilen aşksız kalamaz ki!
‘Ben dünyanın en büyük aşığı olabilirim’ diyebilmenin gücünü, cesaretini, tadını bilmek...
Aşık olmayı, sevmeyi bilmek ve hatta aşık olmayı sevmek...
Bir arkadaşımın dediği gibi aşkı onurlandırabilmeyi bilmek en büyük mutluluk ve meziyet.
Bir başka arkadaşım da bana “aşk, bir şeyi öylesine sevmek en büyük aktivistliktir” demişti. Gerçekten de öyle.
Yıkacaksak duvarları aşk için yıksak keşke.
Bağımlı olacaksak bir şeye, keşke hepimiz sadece aşk bağımlısı olsak; onursuz gurursuz karşılıksız koşulsuz.
Her an havai fişekler patlasa içimizde!
Kalbimiz duracak kadar çarpsa, çarpılsa... Çiçek açsak, gözlerimizde gökkuşakları fışkırsa...
Aşamadığın dert, gerçekleştirmediğin hayal, yıkmadığın engel kalmaz.
Cesurluğun kitabı olursun. Özgürlüğün de abidesi.
Ben de dünyanın en büyük aşığı olabilirim... Her daim hem de!
Yonca
“aşkın askerleriyiz”

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları