Kapalı Kadın - Açık Kadın

Tanıyabildiniz mi?

Kim bu kadın sizce?

Eşkâlini belirleyebildiniz mi?

Bu kadının surat ifadesini tahmin edebildiniz mi?

Peki sarışın mı, esmer mi acaba?

Zor değil mi?

Oysa orada duyguları olan, renkleri olan bir kadın var.

Var da...

Biz tam göremiyoruz.

Tek bir şey vardır emin olduğumuz, o da dini bütün ve namuslu bir kadındır... ya değilse?

Vesaire vesaire...

Peki şimdi, bu kadının resmine bakın bir de:

Tanıyabildiniz mi?

Kim bu kadın sizce?

Bu kadının surat ifadesini tahmin mi edersiniz, tarif mi?

Peki “Sarışın mı, esmer mi?” diye sorar mısınız, söyler misiniz?

Cevaplar daha kolay değil mi?

Çünkü ortada duyguları da, renkleri de belirgin bir kadın var.

Var ve biz bu kadını görebiliyoruz.

Bütünüyle.

Tek bir şey vardır bu kadın hakkında emin olamadığımız, o da dini bütün ve namuslu olup olmadığıdır... nedense!

Vesaire vesaire...

Oysa;

Ne o kadın kapalı olduğu için “iyi” bir kadın!

Ne de bu kadın açık olduğu için “kötü” bir kadın!

Bakın,

Bu iki kadın da benim.

Bu iki fotoğraf arasındaki fark nedir biliyor musunuz?

Birinin tarifi var, öbürünün yok!

Birincisi kadın, ikincisi insan olarak duruyor önümüzde!

Ayrım da, tam burada başlıyor işte...

Biri herkesle eşit muamele görürken, diğeri göremiyor. Birinin kendisi, öbürünün gölgesi var gibi.

Ama biz bunun ne demek olduğunu, ancak bu şartlarda yaşamak zorunda bırakılmış kadınlardan dinlediğimizde, gördüğümüzde anlayabiliriz.

Ve biliyor musunuz,

Bu durumu uzun zamandır yerinde yaşayarak gözlemleme şansı olan bir insan olarak, benden bize söylemesi:

İlk fotoğraftaki kadın,

İkinci fotoğraftaki kadını yakalamak için bugün, o coğrafyada büyük uğraş veriyor.

Oysa biz ikinci fotoğrafa çoktan gelmişiz, yıllardır oradayız!

Yani biz kadını insan katına çekmeyi başarmışız, hem de bundan çok uzun zaman önce!

O yüzden ben,

Benden 3 kuşak öncesinin içinde bulunduğu durumun resmini değil de,

Benden 3 kuşak sonra ortada olacak neslin fotoğrafını görmek istiyorum.

Bana geçmişin değil de,

Geleceğin fotoğrafını gösterebilir misiniz?

Hemen şimdi hem de...

Yonca

“püskürtme”