Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - KelebekYazarın Tüm Yazıları

“İstanbul’a Çık” çıkabilirsen!

İstanbul’a Çık, fikir ödüllerinin en alasına layık bir sivil girişim. İstanbul’a çıkarak engel analizi yapıyorlar.

Haberin Devamı

"İSTANBUL'A ÇIK" EKİBİ YOLLARDA - FOTO GALERİ

Engelleri şu üç kategoriye göre ele alıyorlar:

1- Aşılması gereken engeller

2- Umut verici gelişmeler

3- Sevindiren çözümler

“İstanbul’a Çık” projesinde amaç, insanlara engel algısı kazandırıp onları “engel evlat edinmeye” ve o engeli aşmaya teşvik etmek.

Engel evlat edinmek

Bu tanıma bayıldım. İnsanlar evlat edinirken engelli çocuk, çirkin çocuk istemezler ya mesela; bu da başka bir yazı konusudur aslında. Ne uçsuz bucaksız zavallı ayrımcılıklarımız var ruhumuzda! Neyse. “İstanbul’a Çık” ekibi ile gezi ve ön keşiflerin tadını alanlar ve bu deneyimi yaşayanlar, mutlaka bir engel evlat edinmek istiyorlar.

Engel evlat edinmekten kasıt şu; engeli saptamak, kaldırılması için gerekli yere başvuruda ve talepte bulunmak, o engel kaldırılana kadar da süreci takip etmek ve sonuca ulaşmak.

“İstanbul’a Çık” ekibi, hem keşif gezileri düzenliyor, hem de iki saat süren bir “engel dedektifliği eğitimi” veriyor.

Eğer engel evlat edinmek isterseniz, hemen info@istanbulacik.org adresine yazıp engel dedektifliği eğitimi talebinde bulunabilirsiniz.
Her türlü bilgi için:
www.istanbulacik.org
www.facebook.com/istanbulacik
www.twitter.com/istanbulacik

Haberin Devamı

Şu linkteki fotoğraflara ve yorumlara da bakın lütfen: http://on.fb.me/IJwUJx

Hele bir “İstanbul’a ÇIK”alım! İstanbul’a çıkabilirsek zaten, Türkiye’ye de çıkarız. Bu bir insanlık ve özgürlük hakkıdır.

Yonca
“engelsavar”

Özür dilerim

Derinliğini 1,5 metre sandığım havuza atladım. Meğer derin sandığım yer 30 cm imiş. Çakıldım.

Topuğumu ve dokusunu paralamışım. Ama hiç önemli değil bu anlattığım. Benim başıma gelen geçici, tedavisi olan bir sorun. Hem her işte bir hayır var, bu kaza hayatımın en düşündürücü, en yapıcı dersi oldu bana.

Çünkü!

İki senedir Avrasya koşusu sırasında, Adım Adım’dan arkadaşlarımla, Türkiye Omuriliği Felçlileri Derneği’nden (TOFD) engelli arkadaşlarımızı tekerlekli sandalyelerinde iterek 15 km koşuyoruz. Omuriliği felçlileri ve engelliler adına farkındalık yaratmak, onlara akülü tekerlekli sandalye bağışı toplamak, özgürlüklerini kazandırmak adına yapıyoruz bunu.

Ben, zor olan şeyin tekerlekli sandalyede engelli arkadaşlarımızı 15 km itmek olduğunu sanmışım. Esas zor olan, tekerlekli sandalyede olmakmış. Ben HİÇ anlamamışım.

İki senedir o yolda 15 km tekerlekli sandalye iterek döktüğüm teri bi şey sanmışım. Yüzüm kızararak yazıyorum bunu. Özür diliyorum tüm engellilerden, çünkü esas anlatmam gereken şeyi anlatamamışım.

Üç gün tekerlekli sandalyedeydim. Sürekli bunu düşündüm.

Tuvalete girdim, kapı öyle ağırdı ki, kendi çabamla açamadım. Seslendim kimse duymadı. Biri gelene kadar içeride 25 dakika hapis kaldım.

Kendi başıma hiçbir şey yapamaz oldum. Kendi evimde bir köşeye, bir koltuğa hapsoldum. Tuvaletim sık gelmesin diye su içmeyi azalttım, düşünün.

En ufak bir ihtiyaç için birine muhtaç olmak çok zormuş, çok.

Üstelik ben engelliler düşünülerek inşa edilmiş bir yerde yaşarken, basit bir kırıkla bu kadar zorlandım.

Türkiye’de bir engelli olarak, tekerlekli sandalyeniz olsa bile yaşamak İMKANSIZ!

Hürriyet bu konuda ön ayak olsa, bir gün bir saatliğine tekerlekli sandalye deneyimi yaşamak için önce bina içine, oradan sokağa, sonra da İstanbul’a bi çıksa diye düşünürken, aklıma şu an zaten hayata geçmiş sessiz sedasız hızla yol alan o müthiş proje geldi.

Adım Adım’dan arkadaşım Serin Erengezgin’den bildiğim “İstanbul’a Çık” projesi ödüllerin en alasına layık!

Keşke engelleri kaldırmak için sımsıkı bir işbirliği yapsak onlarla!

Yonca
“engelleNme”

Yazarın Tüm Yazıları