Paylaş
İçim şişti çünkü. İnsan okudukların karşısında aciz hissederken aslan kesiliyor. Karışık duygular. Deli gibi bekliyorum olacakları.
Neyse, yazımın linki burada. Okumak isterseniz tıklayabilirsiniz.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/22336268.asp
Ayşe’nin yazıları da burada.
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22341712.asp
Bir sürü “KADIN” twitterda twitledi yazımı.
Bir sürü “KADIN” facebook’da paylaştı.
Bir sürü “KADIN” e-posta yolladı.
Bir baktım, bunca tepki içinde hiç “erkek” yok. Evet “erkek” küçük harflerle!
Ben de bunun üzerine “Kadına şiddet ile ilgili yazılan tepkileri erkekler okur mu? Okursa da neden twitlemez mesela? Merak ettim...” yazdım twitterda.
İnanır mısınız, bu twit üzerine sadece 1 erkek twitledi yazımı.
Sadece 3 erkek yazıyı “like” etti; ama hiçbir erkekten e-posta filan gelmedi.
İlginç değil mi?
Ama az evvel ilginç bir şey oldu işte.
Bir “erkek” okurdan e-posta geldi. Şaştım kaldım. “Başımıza taş mı düşecek” oldum. Yazdıkları da ilginç. Hemen sizinle paylaşmak istedim.
Zaten ilginç olmasa da paylaşırdım, nitekim kendisi tek! Yalnız kendisinden izin alamadığım için isminin başharflerini bıraktım sadece.
Buyrun okuyun Hanımlar.
Elçiye zeval olmaz.
Yonca
“tek tek”
“Sayın TOKBAŞ,
Evet, suçlu kadınlar!
Doğru tedavi için doğru teşhis şart. Yanlış teşhisle doğru tedavi sadece şansa kalmış… O nedenledir ki doğru teşhis yapalım.
Ben Anadolu’nun ücra bir dağ köyünde 4 kız kardeşten sonra tek erkek çocuk olarak dünyaya geldim. Evde kral, dediği dedik, aşırı şımartılmış bir çocuk olarak büyütüldüm. Birlikte büyüdüğümüz benden 5 yaş büyük ablama dünyayı dar ettim.
Annem için ben bir yana, geri kalan her ne varsa bir yanaydı, babam dahil!
Sözü uzatmayacağım, erkekleri böyle yetiştiren anneler sizlersiniz! İster köy kökenli, ister kentli, ister apartman dairesinde, ister yalıda, ister gecekonduda otursun, her anne istisnasız erkek çocuğunu şımartıyor. Hem de ne şımartıyor!
Zamanla alıştırıldığı bu ayrıcalığı erkek hak olarak görüyor, kadına “eşit insan” anlayışı zor geliyor.
Bunun dinle de alakası yok, İslam Peygamberi bin 500 yüz yıl önce “Cennet anaların ayakları altındadır” demiş, babaların değil.
İki kızım, 3 torunum var. Hiçbir zaman kız evladım olduğu için yerinmedim. Hanedan mıyım ki tacımı tahtımı bırakmak için illa da oğlan sevdasında olayım!
Son sözüm, sevgili kadınlar, erkek evladınızı öyle yetiştirin ki, hem cinslerinize kakalak muamelesi yapmasın.
Öyle yetiştirin ki, kadınla erkeğin insan olmada farkları olmadığını, sadece fiziksel farkları olduğunu bilsinler!
Öyle yetiştirin ki, kadınların olmadığı bir dünyanın ne kadar anlamsız ve boş olduğunu fark etsinler!
35 Yıllık eşime sevgiyle diyorum ki; iyi ki varsın, sen yanımda olmasan ben yarım değil, ancak çeyrek olurum.”
H. S.
Paylaş