Cumhurbaşkanı'na 6411 sayılı yasa'yı kısmi veto çağrısı

Kadına şiddet konusunda Dünya ayakta.

Haberin Devamı

Bizdeki vahim gelişmeler üzerine de, bizim tüm Kadın Örgütlerimiz de ayakta.

Nasıl ayakta olunmaz ki!

Bu işi ya kadınlar çözecek, ya kadınlar.

O yüzden işi gücü bırakıp BİRLİK olmak gerek.

Dün Ayşe, Melek’le ilgili, akla fikre vicdana, hiçbir şeye sığmayacak korkunçluğu en açık haliyle yazdı.

Ben yazının bir kısmını atlayarak okudum. Benim okumaya dayanamadığım şeyi bir kadın yaşamış! Ve dahası bu kadın yalnız değil. Duymadığımız, bilmediğimiz daha yüzlerce kadın şiddetle ölüm yolcusu!

Midem bulanıyor daha bu kelimeleri dizerken buraya!

14 Mart’da Van’daki duruşmada aklı fikri vicdanı olan herkesin biraraya gelip, cezasını çekmesi gerekenlerin çekmesini sağlaması gerek.

Bunu yapmamız, yapabilmemiz gerek.

Nokta.

Ayşe’nin Melek’le ilgili olayın detaylarını verdiği yazısı burada:

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/22475332.asp

Allah’ım iyi ki var Ayşe!

O yazdı mı, bir olayı ele aldı mı, yer yerinden oynar ve elbet sonuca gider kesin.

Hem de istenilen yönde.

Yeter ki birlik olunsun. Olalım.

* * *

Öte yandan, dün bizim gazetede Oya Armutçu’nun haberini kesin okumuşsunuzdur. Kadın Dernekleri bu sözkonusu yasa ile ilgili olarak da ayaklandılar.

Okumadıysanız Oya Armutçu şahane özetlemişti buraya alıntıladım, haberin tamamı için de link burada:

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/22481024.asp

Haberin Devamı

6411 Sayılı Yeni Denetimli Serbestlik Yasası, TBMM'de kabul edildi ve kanunlaştı, onay için Cumhurbaşkanı'nın önünde bekliyor.

Resmi Gazete'de yayınlanması ile halen ceza evinde bulunan ve kadına karşı şiddet kapsamında suç işleyen erkeklerin de tahliyeleri derhal başlayacak.

Bilindiği üzere, kadına yönelik şiddet kapsamında işlenen suçlara verilen cezalar  (özellikle yaralama, tehdit, hakaret) oldukça azdır.

Hele ki, suça maruz kalan bir kadın ise.

Dolayısıyla, bu yasa bu suçları işlemiş erkeklerin hepsinin tahliyesine olanak sağlayacak. Bu nedenle, bu gelişmelerden habersiz kadınlar, kapıyı açtıklarında, evlerinde, işyerlerinde ve sokakta; cezaevinde zannettikleri kendilerine karşı suç işlemiş erkekleri karşılarında bulacaklar.

Peki bu yaralama, öldürme tehdidi bir kadın cinayetini beraberinde getirirse bunun sorumluluğunu kim üstlenecek?

Çünkü şu anda kendisine şiddet uygulayan erkekleri cezaevinde zanneden birçok kadın var. Yasanın top yekün onaylanması durumunda bu kadınların, ne ile karşılaşacakları belli değil.

Özellikle şu anki izin uygulaması nedeniyle, özel izinle cezaevinden çıkan erkekler nedeniyle, bütün günlerini karakolda geçirmek zorunda kalan kadınları düşündüğümüzde bu zamansız ve habersiz salıvermenin yaratabileceği olumsuz sonuçları tahmin etmek güç değil...

Bizler çok iyi biliyoruz ki, kadına karşı şiddet nedeniyle girdikleri ceza evlerinden izin verilerek ödüllendirilen erkeklerin ilk işi, şiddet uyguladıkları kadınların kapısına dayanmak oldu.

Şimdi ise, tahliye edilmeleri ile bu risk daha da büyük.

Haberin Devamı

Kadın örgütleri olarak, gerek 4320 ve gerekse de 6284 sayılı şiddet yasalarının yapımı sürecinde ısrarla talep ettiğimiz gibi, kadınlara karşı işlenen suçlar için özel bir İNFAZ sistemi gerekmektedir.

Kadına karşı şiddet suçu işleyen erkeklerin cezalarının ya da hükmün açıklanmasının ertelenmemesi, paraya çevrilmemesi gibi önlemlerin yanı sıra; izin kullandırma ya da herhangi bir nedenle erken tahliye durumlarında kadınlara önceden haber verilmesi gibi özel önlemler alınmalıdır.

Tüm bu nedenlerle, Cumhurbaşkanı'na yasanın yürürlüğe girmemesi için, yasayı kısmen veto etmesi çağrısında bulunuyoruz.

Ben de bu çağrının altına bastıra bastıra imzamı atıyorum.

Aklı fikri vicdanı olan herkesi de Kadın Örgütleriyle birlikte hareket etmeye çağırıyorum.

Haberin Devamı

Yonca Tokbaş
“Hadi”

Yazarın Tüm Yazıları