Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - KelebekYazarın Tüm Yazıları

Bodrum’dan insan ve mekan manzaraları

Düğün için koştura koştura gittim Bodrum’a; evime, bahçeme, ağaçlarıma ve aileme.

Haberin Devamı

Düğün oldu bitti, rüya gibi geçti. Döndüm kürkçü dükkanıma. Eşimle kuş gibiyiz. Çocuklarımız kaldı Ege’de, biz vurduk kendimizi işe-güce-çöle. Gözlerim doluveriyor düğünü ve oraları düşündükçe. Darısı isteyenlerin başına. Sıra geldi gözlemlerime...

 

·      Emre Optik’le büyüdüm ben. İlk gözlüğümü İzmir Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ndeki mağazalarından aldım. Yıllar evvel eşim tanıştırdı beni Hüseyin Abi ve Hüseyin Abi’nin peygamber sabrıyla. Evet, peygamber sabrı var tüm Emre Optik ekibinde. Saatlerce aynı gözlüğü tak çıkar yaparsın, bir kere de “Yeter!” demez, sabırla beklerler. “O mu, bu mu?” dersin yüzbin kere, yılmadan fikir beyan ederler. Bodrum’a ayağımı bastığım gibi gittim Marina’daki yerlerine. 2 yıldır beklediğim, bir ritüel gibi olmasını hayal ettiğim şekilde baka baka, doya doya, taka çıkara aldım civciv sarısı gözlüklerimi. Evvet, Yonca “sarı civciv” gibi.

Haberin Devamı

·      Bodrum yolları peee-riii-şan. Twitter’dan almıştım haberi ama, görünce inanamadım. Esnafı, taksicisi, yolcusu, turisti, yerlisi, mekan sahibi herkes lanet ediyor yol çalışmalarına. Hem inşaat berbat, hem yeterli işaretlendirme yok. Ortalık toz duman. Ödüm patladı olası kazaları düşününce. Lütfen çok dikkat edin bu sene. Çok! Sayın Kocadon neden bu iş bu kadar berbat bir şekilde yürütülüyor bir bakıp çok can yanmadan acilen olaya el atmalı.

·      Haşlanmış mısır görünce gelin-görümce fenalık geçirdik, hemen aldık. Tuzladık. Afiyetle yedik. Sonra da elimizde koçanlarla kalakaldık. Yürü Allah yürü, tek çöp kutusu yok. Soruyoruz herkes soğuk soğuk ‘Yok!’ diyor. Bu ne biçim iştir derken bir beyefendi fırladı yanımıza geldi nasıl samimi nasıl güleryüzlü: “Siz verin bana, ben bizim çöpe atarım!” dedi. Kafamı kaldırdım ki, cam ve seramiğe balık motifleri işleyen meşhur Engin Dalyancı’ nın mağazasının önündeyiz. Upuzun caddede bir tek oradan yardım teklifi geldi. Mağaza zaten güzel, ama esas çalışanları da mis gibi insanlar imiş.

Haberin Devamı

·      Ben geçen sene pazardan aldığım Bodrum mandalinalarını alüminyum folyo ile sarıp buzlukta dondurdum. Bütün kış afiyetle yedik, içtik, sıktık kullandık. Dubai’de Bodrum mandalinası havamızı attık. Bodrum’da kime sorsam mevsimi değil dedi bizi geçiştirdi. Ayol dondurmak bu kadar mı zor diyesim geldi. Dedim.

·      Esnerken ağzımızı kapatalım lütfen! Bodrum’da insanlar devamlı esniyor. Esnerken de kimse ağzını kapatmıyor. Bir ara Göltürkbükü sahilinde bir baktım sağım solum esneyen, ağzı sonuna kadar açık insanlarla dolu. Hipopotamlar gibi olmuşuz. Çok komik.

·      Dondurma delisi sayılmam ama, Algida Frigola damağımda tütüyor. Büyük hüsrana uğradım, tek bir yerde bile bulamadım. Sordum, bilgi de alamadım. Ne Yalıkavak’da, ne Göltürkbükü’nde hiçbir Algida dolabında yoktu. Yetkililere duyurulur. İmdat!

Haberin Devamı

·      Ben “Buzz gibi bir Efes Light lütfen..” diyorum, karşımdaki “Onun yerine Miller vereyim.” diyor. Şaştım kaldım. Ben Efes Light seviyorum, hastasıyım ve de tüm kış hasretim. Yabancı bira adı dahi duymak istemiyorum. Bu nasıl iş, nasıl rekabet anlamadım.

·      Anladım ki bazı insanlar görüntülenmekten kaçarken, bazıları görüntülenmek için yırtınıyor. Fotoğrafı çekilsin diye aynı yerde sağdan sola-soldan sağa hiç durmadan 2 saat yürüyenini, orasını burasını açıp saçlarını attıra attıra salınmaktan perişan olanını da gördüm, gülmekten öldüm. Hep magazinciler görüntü peşinde diyenlere duyurulur. Esas bizim insanlarımız magazincilerin peşinde!

Haberin Devamı

·      Deniz dümdüz. Mis gibi. Ne bakmaya, ne yüzmeye doyamazsınız. Ama milletgüzelim denizi bırakmış havuza girme derdinde. Denize giren de resmen bir ıslanıp çıkıyor. Hani “Bak girdim, göründüm” demek için sanki. Çok garip.

·      Benim güneş kreminden anladığım sağlık ve korunma, bizim sahillerde ise amaç cascavlak yanma! Ben çocuklarıma ne sürüyorsam kendime de onu sürüyorum. Çocukların yanık ten rengi en güzeli. Ama baktım herkes avuç avuç havuç yağı sürüyor, ona kakao yağı katıyor sonra da haşlanıp fenalık geçiriyor. Birileri 1 günde közlenirken, ben 3 günde tatlı bronz oluyorum. Hem sağlıklı hem de güzel bir ten rengi bence. Solaryumla kayışlaşmış cilt faciasına artık değinmiyorum bile.

Haberin Devamı

Yonca

“gözleme”

 

Pazartesi yazısına dair dip not: Sibel Arna’ ya filan laf etmeyin önce kendinize çeki düzen verin, Arto ile sıcak temas, ve bir iki gözleme daha.

 

Yazarın Tüm Yazıları