Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - Kelebek
Yonca Tokbaş - KelebekYazarın Tüm Yazıları

Bir hastalık bir kaza bir hayat

İnsanın öyle bir yapısı var ki, istediği ve niyet ettiği zaman, kendi felaketinden, hüsranından ve yarasından bile olağanüstü güzel şeyler çıkarabiliyor.

Bugün bu köşede okuyacağınız iki birbirini hiç tanımayan insanın farklı ama benzer hikayesi, bu demek istediğim şeye cuk oturuyor.
Ümidim, onları okuyan başka birilerine de kendi hüzünlerinden bir çıkış yolu yaratabileceklerini gösterebilmek.
Her insan kendi mucizesini yaratabilir. Bir başkasının mucizesi de olabilir. Buna inanmak, bir yerden başlamak için yeter. Yola bir kere çıkıldı mı, bir yere varılır elbet.
Yonca
“mümkün”

Sebla Key

Ben koşmayı hiç sevmiyorum. Koşarken ipod’umda film dinliyorum zaman geçsin diye. Müzik bile kesmiyor düşünün.
Diyeceksiniz ki, e madem öyle ne diye koşuyorsun?
2009 yılının ağustos ayında babamı kaybettim. ALS hastasıydı. Son aylarını tekerlekli sandalyede geçirdi. Elden ayaktan kesilmek onun için çok zordu.
Babamın son aylarında ALS derneğindeki diğer ALS’li dostlarla tanıştım. Akülü tekerlekli sandalye ile hayata nasıl tutunduklarını gördüm. Koşmak, akülü sandalye ile pek çok hastanın hayat kalitesini iyileştirmeye vesile olacaksa, benim de çorbada tuzum olsun istedim Adım Adım Oluşumu’na katıldım.
Babamı kaybettiğimizden beri, TOFD aracılığıyla ihtiyacı olanların akülü tekerlekli sandalye alabilmeleri için koşuyorum.
Amacım süre filan değil, amaç koşuyu bitirmek, benim adıma TOFD’ye bağış yollayanları mahcup etmemek. Amacım, babam için bir şey yapmak.

Kerem ARMAN

Lisede sporcuydum. 10 Mart 1987’de, Güney Sanayi Basketbol Takımı’nın turnuvaya giderken geçirdiği trafik kazasında dört arkadaşım hayatını kaybetti. Olay sonrası kulüp kapandı. Spor hayatım da böylece sona erdi.
Şu an 41 yaşındayım. Esenboğa Havalimanı’nda yöneticilik yapan bir aile babasıyım. Spor sonrası toplu yemek sektöründe çalışırken çok kilo aldım, 2,5 yıl önce tekrar spora başlayınca 14 kilo verdim.
Adım Adım’la şirketim BTA sayesinde, Avrasya Maratonu’nda Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’ne şirket olarak 10 adet akülü sandalye alınmasıyla tanıştım. Spor yaparak başkalarına fayda sağlayabilme fikri beni çok etkiledi.
Basketbolcu oğlum Mert ve 1 yaşındaki oğlum Efe’ye bir mesaj vermek için; eşim Nur’u güldürüp gamzesini görmek için ve gökyüzünden beni izleyen babamdan hâlâ “Aferin!” almak için koşuyorum.
Runtalya’da, 25 yıl önce kaybettiğim takım arkadaşlarım Hüseyin, Orhon, Halit ve Kenny ve başka bir trafik kazasında 19 yıl önce kaybettiğim Cavit için 10 km koşarak TEGV adına bağış toplayacağım.

Üsküdar Amerikan Lisesi

Beni mahvettiniz çocuklar. Gözlerim doldu doldu doldu! Mutluluktan! Üsküdar Amerikan Lisesi öğrencileri, koşumu destekleyip 20 çocuğun bir yıl boyunca Van’daki Adım Adım Ateşböceği gezici eğitim biriminden faydalanmasına yetecek kadar bağış yapmışlar!
Çocuklar, sizi gördükçe yemin ederim değil koşmak, uçasım geliyor uçasım! Bağışınızı görünce aynen şöyle bir cümle çıktı ağzımdan: “Kızım Yonca, emekleyerek de olsa gidersin sen o finişe!” Buna fazlasıyla değersiniz. Siz değerlisiniz.
Sonsuz teşekkürlerimle!
Yonca
“Koş be kadın koş!”

Nasıl bağış yapaksınız?

Bir çocuğun bir yıllık eğitim masrafı 60 TL
Hesap sahibi: TEGV (Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı)
Banka: Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.
Hesap IBAN: TR 740006701000000001000000
Açıklama kısmına: YTokbas/AAO/Kendi adınız ve soyadınızı da kesin yazın!
Yazarın Tüm Yazıları