Seyrederken üzülüyoruz

*

Löw orada mesela.
“Alman köylüsü” diye kovmuştuk.

*

Del Bosque oradaydı.
Bundan olsa olsa “Yeniköy kasabı” olur diye kovmuştuk.

*

(Kasap deyince aklıma geldi. İnek ithal ettiğimiz Uruguay da oradaydı, koyun ithal ettiğimiz Avustralya da oradaydı. Üç çocuk yapmak değil çünkü marifet... Üç inek yapmak maharet.)

*

(Üç çocuk deyince aklıma geldi. Asrın dünya liderimiz, Kosta Rika’ya gıcık olmuş, “5-6 milyon nüfuslu ülkeler orada, 75-76 milyon nüfuslu Türkiye orada yok” diye sitem etti. Bu hesaba göre, dünya kupasını devamlı Çin’in kazanması gerekiyordu. Hindistan’ın final oynaması lazımdı. Neyse.)

*

Susiç oradaydı.
Anadolu’yu dört döndü garibim, İstanbul, Ankara, Konya, Rize çalmadık kapı, gitmedik adres bırakmadı, yaranamadı, kovuldu. Bosna’yı kupaya götürdü.

*

Halilhodzic oradaydı.
Futboldan anlamadığına altı ayda karar veriverdik, gönderdik, Cezayir’de heykelini dikiyorlar.

*

Parreira orada.
Beş ayrı ülkeyle altı defa dünya kupasına katıldı, dünya kupası kazandı, Türkiye’de şampiyonluk kupası kaldırdı, ı-ııh, yaramaz, kovduk adamı.

*

Mesut Özil orada.
Babası Zonguldaklı madenciydi.
Tası tarağı topladı, gitti.
Zonguldakspor amatör kümede.
Madenciler zaten rahmetli.

*

Gökhan İnler oradaydı.
Türk takımlarında forma giyebilmek için çırpındı, kamplara katıldı, bundan topçu olmaz dediler, Türk milli takımının formasını giymek için yalvardı, kabiliyeti yeterli değil dediler, çocuk ağlaya ağlaya İsviçreli oldu.

*

Türk futbolunda bi tek hakemlerimizi beğenmiyoruz, dünya kupasında Türkiye’yi bi tek hakemlerimiz temsil ediyor.

*

Ve, futboldan bu kadar iyi anladığımız gibi, siyasetten de çok şahane anladığımız için, memleketi asrın dünya lideri yönetiyor. Başbakanlığı öylesine muhteşemdi ki, asrın dünya cumhurbaşkanı oluyor.