bi Türk, ıssız bi adaya düşmüşler... Türk olanı “beyler lütfen bundan böyle fıkralarınızda bana Türk demeyin, Ermeni deyin” demiş! * Japon de. İspanyol de. Yunan de. Gözünün yağını yiyim... Türk deme. * Anket yapmıştı gaztenin biri... “Biz Kimiz?” diye. Halbuki cevap belliydi... “Sizi leylekler getirdi.” * Bi başka gazte, kerameti kendinden menkul çakma profesörlere DNA testi yaptırmış... Atalarımızın olsa olsa Truvalı olduğunu tespit etmişti. * İyonyalı diyen bile oldu. * Ama en şahanesi şuydu: “Türkler etnik grup...” * Aslına bakarsanız, babasının kim olduğundan şüphelenen gazteler için yüklü tiraj vesilesiydi. “Tarot falıyla kim olduğunu öğren” kampanyası yapılabilirdi. Gönderiyorsun doğum tarihini, ananın kızlık soyadını, rumuz cami avlusu... Kart açıp, açıklıyorlar: “Müjde, İtalyansınız.” * Veya... “Yükselen burcu başak olan kova’lar, bu hafta kendini Afganistanlı, Pakistanlı gibi hissedebilir ama, sevdiğinizden alacağınız sürpriz bi haber karmaşık duygular içine girmenize sebep olacak, Danimarkalı olmak için güçlü arzular hissedeceksiniz.” * Ya da doktor tavsiyesi... “İlla patolojik olmayabilir, ailevi sebeplerle Türk’üm diye sakın üzülmeyin, tedavisi mümkün.” * Hatırlarsınız, bi ara da “Türkiyeli”ye takmışlardı kafayı... Neymiş efendim, Türkiye topraklarında doğmamız yeterli onurmuş, Türk demiyelimmiş, Türkiyeli diyelimmiş filan. * E bu topraklarda doğmaksa şart... Mustafa Kemal, Türkiyeli diil o zaman... Di mi şekerim? * Netice itibariyle... Alt kimlik üst kimlik diye, paldır küldür, altını üstüne getirirsen memleketin, olacağı budur. * İnsan ol, canımı ye. Ama utanmadan... Hümanist ayaklarına yatıp. Eveleyip geveleme. Açık açık söyle şuursuz cüce. Kim’liğimi kaybettim... Hükümsüzdür de.