Turist olsam, İstanbul limanına bu haliyle adımımı bile atmam
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Türkiye Denizcilik İşletmeleri'nin 42 yaşındaki fişek gibi Genel Müdürü Erkan Arıkan'ın kolumuzdan tutmasıyla kendimizi ATA-1 botunun içinde bulmamız bir oldu.
Salıpazarı rıhtımından Boğaz'a açılıp hem yeni yaptırdığı nostaljik iskeleleri görecektik, hem de Galataport projesini anlatacaktı. Karaköy-Salıpazarı arasının denizden nasıl göründüğünü Şehir Hatları'nın emektar vapurlarına binmeyenler pek bilmez. Aman Allahım o ne iğrençliktir, o ne sefilliktir öyle? Harabeye dönmüş antrepolar, virane barakalar, çirkef dolu çukurlar. Yolcu salonunda yağlı bıyıklarını tarayan hamallar, beyaz kulübelerinde sereserpe uzanmış polis memurları, çatık kaşlı free-shop tezgahtarları ve...
Turist, mektup yazarak limanımızı eleştiriyor
Bunları gören bir Türk vatandaşı; ‘‘Sayın Genel Müdür siz bir yabancı turist olsanız bir daha katlanır mısınız bu rezalet görüntülere?’’ diye sorar elbette.
- Valla ben yabancı turist olsam gelmem Yener bey, İstanbul Limanı bu haliyle bir ayıptır. Burayı görenler bize yazdıkları mektuplarda kendilerini ambardan bozma binalarda karşıladığımız için bizi eleştiriyorlar. Kruvaziyer turizm, deniz yoluyla yapılan dünyanın en lüks, en pahalı seyahat şekli. Standart üstü yolcuların ortalama yaşları, 40-60 arasındadır; çoğu üniversite mezunu, entelektüel, şehirli, zevkleri için para harcamaya hazır. Genellikle yeni tarihler, yeni kültürler öğrenmeye meraklı elit bir grup. Deniz derinliği nedeniyle Salıpazarı rıhtımına yanaşan gemileri yaklaşık yarım yüzyıl önce yapılan transit ambarların birinde karşılıyoruz. Onları tur otobüslerine kadar götüreceğimiz bir taşıyıcı sistem yok. Yaşlı insanlar gemi merdivenlerinden indikten sonra ellerinde bavullarla iki büklüm otobüslere kadar çamur içinde yürüyor.
SAVAŞTAN KALMA LİMAN
Bu yolculara I. Dünya Savaşı'ndan önce yapılmış limandaki ilkel koşullarda hizmet veriyoruz. İndikten sonra turistlerin dünyayla irtibat kurabilecekleri bir telefon bile yok. Liman içinde ciddi bir sağlık sorunu yaşayacak turiste ilk müdahaleyi yapacak ekip ve ekipman da yok. Bindikleri beş yıldızlı oteller ayarındaki gemiler tek kişilik kamara fiyatı 7-30 bin dolar arasında, 28 günlük Akdeniz çanağı turu için. Türkiye'nin en önemli kruvaziyer limanları olan İstanbul ve Kuşadası bizim yönetim ve denetimimizde. Geçen sene İstanbul'a 418 gemi gelmiş, 150 bin yolcuyu ağırlamışız. Kuşadası'na ise 740 kadar gemi gelmiş. Dikili'yi de katarsak toplam 900 bin yolcu gelmiş, yani ülkemize gelen toplam turistin yüzde 10'u.
Kruvaziyer turizmin iş hacmi, 20 milyar dolar
Bizim de aslanlar gibi TDİ Karadeniz'imiz var, gocunacak bir şey yok ki bunda.
- Bunları ben bizim Karadeniz gemisi için söylemiyorum elbette. Şu anda ne acıdır ki, üç tarafı denizle çevrili ülkemizde tek kruvaziyer gemi TDİ'de. Onun da yatak kapasitesi sadece 180; 76 kamarası var. Bizim limanda daha çok İngiliz, İtalyan, Yunan bayraklı megagemiler var. Yabancı limanlarda bayrak dalgalandıran bu gemiler aynı zamanda kendi ülkelerinin imajlarını, prestijlerini veriyor. Akdeniz çanağındaki kruvaziye iş hacmi şu anda 20 milyar dolara yakın.
AKDENİZ’İN PAYI YÜZDE 13
Kruvaziyer turizmin ilk sırasında yüzde 38'le Karayipler geliyor, ikinci sırada ise bizim de bir ayağı olduğumuz Akdeniz çanağı var. Bundan sonra sırasıyla Alaska, Avrupa ve Bahama Adaları yer alıyor. Bizim ülke olarak bütün hedefimiz aslında yüzde 13'lük Akdeniz çanağındaki payımızı yükseltmek. Şu andaki fiziki ve filo imkanlarımız buna müsait değil. Bizde alt yapı hazır, ikliminden tarihine, kültür mozaiğinden sınırsız mutfak seçeneklerine kadar. Ambardan bozma, antrepodan dağıtma yerlerle hizmet olmaz.
İşte onun için Galataport projemizi oluşturduk. Bunun gerçekleştirdiğimizde hizmet ve görüntüsü olarak 21. yüzyıla yakışır bir Türkiye imajını vereceğiz. İstanbul gibi bir dünya kentine Barcelona, Osaka'daki benzerleri gibi bir liman yaratma heyecanı ve telaşı içindeyiz. Bu kruvaziyer liman ve sahil şeridi düzenlemesi olarak dünyadaki ilk örnek olacak.
Şehir Hatlarında bıyıklı büfeci kalmayacak
İstanbullunun şehrin simgesi sarı bacalı Şehir Hatları gemileriyle seyahat etmemesi bana garip geliyor. Denizi sevmiyor muyuz, denizden korkuyor muyuz? İstanbul'un toplu ulaşımından şu anda ancak yüzde 3.8 pay alıyoruz. Galiba bazılarının belleğine gizli bir şekilde sınıf kavramı yerleşmiş. ‘‘Ben otobüse, vapura binmem, binersem deniz otobüsüne binerim’’ diyor. Öğrencilik yıllarımda ekonomik şartlarım da sınırlı olduğu için hep vapuru kullandım, ayrıca içimde büyük deniz aşkı vardı. Gemiler o zaman da bakımsızdı ama, bugün olduğu gibi personeli çok saygılıydı. Kırmızı beyaz çizgili tabaklarda ince belli bardaklarla gelen çayın tadı hálá damağımda. Valla arkadaşlar alınmasın ama, çayın o eski tadı bozuldu. Ailemizden saydığım büfecilere bağırmamalarını, bıyıklarını kesmelerini, bayan hizmet elemanı almalarını, ellerine servis eldiveni takmalarını söyledim. Kravat yerine papyon takın, ‘‘Alırım da Giderim, Anan Güzel mi’’ gibi yazıları kaldırın, onaylı fiyat tarifesini asın dedim. Hepsine bu yılın sonuna kadar zaman verdim, hepsini ayrı ayrı takip edeceğim.
Kadıköy Karaköy aslında 11 dakika
Şehir Hatları'nın 50 yolcu gemisinin manevra kabiliyetleri kısıtlı. Mesela Kadıköy-Karaköy arasındaki 25 dakikalık yolculuğun 14 dakikası iki yakadaki manevralarla geçiyor.
Galata Köprüsü düzenli bir fonksiyon kazanırsa bize devredilen Haliç Tershanesi şu andaki teşkilat ve ekipmanıyla TDİ'ye yeni gemiler inşa edebilir durumda.
25 araba vapurunun 7'si Sirkeci-Harem, 11'i Eskihisar-Topçular, ötekilerse Çanakkale'nin üç ayrı noktasında çalışıyor. Topçular'da çalışan büyük gemilerimiz 112 araba alır.
Sirkeci'deki iki ayrı noktaya ışıklı uyarıcı yerleştirerek sırada bekleyenlere o anda araba vapurunun ağzından kaçıncı arabanın girdiğini rakamsal olarak bildireceğiz. Böylelikle vatandaş kendisine ne zaman sıra geleceği öğrenmiş olacak.
NATO yolunda yeterli sayıda otobüs, minübüs çalışsa Çengelköy'e özel vapur seferleri yaparak Ümraniye'den kaynaklanan Üsküdar'ın anormal trafik yoğunluğunu giderebilirim.
TDİ olarak bu yıldan itibaren internet üzerinden bilet satışına başlıyoruz, ayrıca acentalık ağını yurdumuzun dört bir köşesine yayıyoruz.