Paylaş
Yasa değişene kadar mevcut, yürürlükte bulunan yasaya tabi olduğunuzu ve yeni çıkarılacak yasanın, önceki yasaya göre kazanılmış haklarınızı ortadan kaldıramayacağını bir kere daha hatırlatmak isterim. Bu, kanunların geriye yürümezliği ilkesinin tabii bir sonucudur. Bu hafta siz Hürriyet Okurlarından gelen e-postalardan bu konuyla ilgili olanları ele aldım. Herkese mutlu bayramlar diliyorum. Sorularınızı hayatinsorulari@gmail.com adresinden bana ulaştırabilirsiniz.
Yasin Bey, bir işveren olarak kıdem tazminatını son derece mantık dışı buluyorum. Ben yanımda çalışanlara zaten çalışmasının karşılığında maaş ödüyorum. Sigortasını da yatırıyorum. Emekli olduğunda emekli maaşını devletten alacak. Bir de niye kıdem tazminatı ödemek zorundayım, mantığını anlayamıyorum. Raşit S.
Raşit Bey, işverene ait bir ya da birkaç işyerinde belli bir süre çalışmış bir işçinin, işini kaybetmesi halinde işinde yıpranması, yeni bir iş edinmede karşılaşacağı güçlükler ve işyerine sağladığı katkı göz önüne alınarak, geçmiş hizmetlerine karşılık işveren tarafından işçiye kanuni esaslar dâhilinde verilen toplu paraya “kıdem tazminatı” denilmektedir. Kıdem tazminatı borcu sosyal devlet ve hakkaniyet ilkelerinden kaynaklanmaktadır, toplumsal barışı sağlamaya yardımcı olduğu düşünülmektedir.
Ben son dört yılda dört farklı işyerinde çalıştım. Ancak çalıştığım işyerleri hep aynı holdinge bağlı. Kıdem tazminatı hakkım var mı? Samet A.
Samet Bey, öncelikle mailinizde ne şekilde işten ayrıldığınız ve ne şekilde yeniden istihdam edildiğinizi belirtmemişsiniz. Bu nedenle herkes için geçerli olan bilgileri vereceğim. İşçinin en az bir yıllık çalışması aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerinde geçmiş olmalıdır. Kural olarak aynı gruba ya da holdinge bağlı farklı tüzel kişiliği haiz şirketlerde geçen hizmetlerin birleştirilmesi mümkün olmaz. Ancak çalışma hayatında işçinin sigorta kayıtlarında yer alan işverenin dışında başka işverenlere hizmet verdiği, yine işçinin bilgisi dışında birbiri ile bağlantısı olan işverenler tarafından sürekli giriş çıkışlarının yapıldığı sıklıkla karşımıza çıkmaktadır. Kısaca eğer işverenleriniz ve işler arasında organik bir bağ varsa kıdem tazminatınız tüm olarak hesaplanmalıdır. Eğer işlerinizden istifa etmek suretiyle ayrıldıysanız, kıdem tazminatına hak kazanamazsınız. İstifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmalarınız kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaz.
Bir şirketin yurtdışındaki pozisyonu için iş sözleşmesi imzaladık. Bu sözleşmeyle 3 ay sonra işe başlama yükümlülüğüm var, yoksa tazminat ödeyeceğim. Kıdem tazminatım hesaplanırken bu süre ilave edilir mi? Hasan T.
Kıdem tazminatının koşulları, hesabı ve ödeme şekli doğrudan İş Kanunlarında düzenlenmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 120. maddesi hükmüne göre yürürlükte bırakılan 1475 sayılı yasanın 14. maddesinde kıdem tazminatına hak kazanabilmek için işçinin işverene ait işyerinde en az bir yıl çalışmış olması gerekir. İşçinin işyerinde fiilen çalışmaya başladığı tarih en az bir yıllık sürenin başlangıcıdır. Tarafların iş ilişkisi kurulması yönünde varmış oldukları ön anlaşma bu süreyi başlatmaz.
Paylaş