İnsanın istediği rüyayı görebilmesi mümkün değilmiş gibi gözüküyorsa da istediği rüyayı görenlerin sayısı tesadüf sınırlarını zorlayacak kadar çok.
Sadece yoğun bir düşünce sonucu hiçbir yöntem uygulamadan istediği rüyayı görenlerin dışında belirli formülleri uygulayıp bilmek istediğini rüyasında görenler var. Yani düpedüz görmek istedikleri rüyayı görüyorlar.
Nasıl gördüklerine gelince...
Birinci katagoriye girenler, yani yoğun bir düşünce sonrası istedikleri rüyayı görenler, genellikle farkında olmadan bu fenomeni oluşturuyorlar. Açık söylemek gerekirse, rüyalarında göreceklerini bilerek yoğun bir düşünce çalışması yapmıyorlar. Bu durum kendiliğinden meydana geliyor.
Bu tip rüyalar görenlerin ortak özelliği, içinden çıkamadıkları bir problemle karşılaşmış olmaları. Ya büyük bir baskı altında bulunuyor ve ne yapacaklarını bilemiyorlar, ya da bir türlü çözemedikleri bir problemin içine düşüp günlerce başka bir şey düşünemeyecek hale geliyorlar. Tabii bunun sonucunda da ne yapacağını düşünmekten yorgun düşüp kendini bıraktığı bir gece, rüyasında ne yapacağını bilemediği problemin çözümüyle karşılaşıyor.
Bu tip rüyalar görenlere en fazla işadamları ve bilim adamları arasında rastlanıyor. Ayrıca beste yapan veya sanatla uğraşan kişilerin de tıkandıkları noktada rüyalar imdatlarına yetişiyor. Ve gündüz uğraştıkları konunun devamını gece rüyalarında görüyorlar.
Tabii ki, bu çok hoş bir durum. Ancak, bu durumun oluşabilmesi için önce kişinin bütün ruhu ve bedeniyle her ne yapıyorsa onunla yoğun bir biçimde meşgul olması gerekiyor. Ancak bunun sonucunda çözüm bekleyen problemini rüya aracılığı ile çözebiliyor.
İstediği rüyayı gören diğer grup ise, uyguladığı yöntem sonucunda istediği rüyayı göreceğini bilerek yatıyor. Bu tip kişiler genellikle ait oldukları kültürün geleneksel yöntemlerini uyguluyorlar. Aslında bu yöntemlere toplu bir isim vermek gerekirse "Şaman uygulamaları" diyebiliriz.
Örneğin, Doğu Karadeniz bölgesinde yaygın olan yöntem şöyle;
Evleneceği kişiyi rüyasında görmek isteyen gençler, yedi farklı evden, evin sahibine bildirmeden bir miktar un çalıyorlar. Sonra da kumalı (ikinci eşi olan) evden tuz çalıyorlar. (Bazı yörelerde bu uygulama ev yerine değirmenden çalınıyor) Sonra topladıkları bu unları ve tuzu birlikte yoğurup ekmek yapıyorlar. Yaptıkları bu ekmekten yiyip evlenecekleri kişiyi rüyalarında görmek üzere yatıyorlar.
Yaratıcılığınız artacak
Yeni başlan-gıçlar yapmak için güçlü arzuların açığa çıkacağı bir gün. Kişisel baskılar olsa bile hayal gücünü tetikleyen gelişmeler açığa çıkacak. Öğleden sonra hayal gücü ve yaratıcılık gerektiren konulara yönelik yapılacak çalışmaların son derece verimli olacağını işaret eden gökyüzünün konumu, sanatsal faaliyetlerin ve turizm sektörünün hareketleneceğini gösteriyor.