Ani tepkilerden kaçının

Yaratıcılığın açığa çıkacağı ve bilincin derinliklerinde gizli fikirlerin uyanacağı bir gün. Farklı isteklerin uyanacağı ve şimdiye kadar bilinen uygulamaların dışına çıkmak için güçlü arzuların uyanacağı bugün isteklerinizi gerçekleştirmek için harekete geçebilirsiniz. Fakat ani tepkiler göstermekten kaçınmalısınız. Özellikle sürpriz durumlar karşısında duyguların kontrol edilmesi gerekiyor.

Dağlarda çözüldüm

Çözülmek deyince aklınıza neler geliyor bilemiyorum ama yapacağınız bütün tariflere uyan bir çözülme halindeyim ve ben sadece bunun nedenini anlamaya çalışıyorum. Çünkü bana neler olduğunu bilmek zorundayım. Aslında olan biten ne varsa her şeyi bilmek zorunda olanlardan! Biri olduğum için, kendime de neler olduğunu bilmem gerekiyor. Neyse lafı fazla uzatmadan anlatayım.

Yılbaşı arifesinde yollara çıktım ve dinlenmek amacıyla Kazdağı’na geldim. Daha yoldayken bir tuhaf hal içindeydim. Kazdağlarının tepesinde hedeflediğim köye gelinceye kadar uykuyla uyanıklık arasında bir yerde kalmış farklı bir şuur hali içindeydim. Ertesi gün bedenimin zayıfladığı duygusuyla uyandım. Sanırım hastalanıyordum. Cep telefonu çekmiyor, medeniyetle bağlantım kesilirken bedenimle de bağlantım giderek zayıflıyordu.

Birden sorumluluklarımı hatırlayıp gerildim. Bu gerilim bütün gayretimle kendimi toparlamaya çalışmama neden oldu. Hemen bilgisayarımın başına geçtim. Fakat mümkün değil. Neredeyse baygınlık geçirmek üzereyim. Kalkıp haber vermem gerek fakat bunun için kasabaya gitmem gerek ve gidecek halde değilim. İşte o anda sanki bedenim katılığını kaybetmeye başladı.

Çözülüyordum. Ben kastıkça ve bütünlüğümü korumaya çalıştıkça daha hızlı bir biçimde çözülüyordum.

Sonra dikkatimi toplayıp bana neler olduğunu anlamaya çalıştım.

Sanırım son bir aydır aralıksız, uykusuz kalarak, kendi üzerimde büyük bir baskı oluşturarak yaptığım çalışmaların sonunda bedenimin üzerindeki baskı ortadan kalkar kalkmaz büyük bir hızla gevşeyen bedenim zihnimin komutlarını dinlemeyecek duruma geldi.

Veya tam tersi oldu ve zihnim serbest kaldı ve bedenimle ilgisini azalttı. Bunun sonucunda gözü açık rüya görenlerden birine dönüştüm.

Evet bu hali ancak böyle tarif edebilirim. Uyanık olduğum halde rüyadaymış gibi dolaşıyorum. Gibisi fazla, aynen rüyada nasıl hissederseniz öyleyim ve uyandığınız zaman bunun rüya olduğu duygusunu da aynı anda yaşıyorum. Yani rüya ve uyanıklık halinin ikisi birden mevcut. Bir türlü bunlardan bir tanesine geçemiyorum. Yani rüya veya uyanmışlık halinin sadece bir tanesini yaşamak istiyorum ama olmuyor.

Neyse ki, bu hal bu sabah azaldı ve hemen oturup bu yaşadığımı tarif etmeyi deniyorum. Hem çok zorlayıcı bir durum, hem de müthiş keyif veren bir hal. Acaba oksijen mi çarptı? Yorgun bedenim kendisini mi bıraktı, yoksa hepsi birden mi bu durumu yarattı, bilemiyorum ama çözüldüm.