LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
"UNUTAMAYACAĞINIZ bir şey görüp unutmak isterseniz bir hikaye başlıyor.
Bazı şeyleri unutmadan yaşayamayız."
Yazar Latife Tekin’in "Unutma Bahçesi" romanını hatırladım dün gece.
Adanalı ünlü kebapçı Mesut Silindir’in torunu Erhan Silindir’in Gaziosmanpaşa’da açtığı restoranda otururken Fatih Çekirge’nin telefonu çaldı.
Yalçın Bayer telefonda Latife Tekin’in Karabük’te başına gelen olayı anlatıyordu Çekirge’ye.
Yalçın abi benimle konuşurken, Fatih Çekirge haberin spotlarını hurriyet.com.tr’ye yazdırmıştı bile.
* * *
Karabük Kültür Sanat Derneği bir festival düzenlemiş. Ve festivale Tekin’i de çağırmış.
Latife Tekin konuşmasında hükümetin enerji politikasını eleştirmiş.
AKP’li Karabük Belediye Başkanı Hüseyin Erer fırlamış yerinden.
"Sen burada böyle konuşamazsın, sen benim paramla buraya geliyorsun".
Tekin yanıt vermiş:
"Senin paranla değil kendi paramla buraya geldim...""Sus, sus..." demiş Erer, ardından kamerayı kapattırmış.
Sonra da kürsüdeki mikrofonu kestirmiş.
"Hadi şimdi konuş" diyerek çıkışmış yazar Tekin’e.
Ardından bazı kişiler yazar Onur Caymaz’ı tehdit etmiş: "Boynunuzu kırarız..."
Tekin olayı Bayer’e anlatırken, "İnanır mısınız aklıma Madımak olayı gelmedi değil" demiş.
* * *
"Benim paramla buraya geldin" diyor Eren.
Ki Tekin kendi parasıyla gelmiş oralara.
Erer belli ki kültür sanat festivalini, panayıra cambaz getirmek sanıyor.
Hani "Parayı veren düdüğü çalar" misali...
* * *
Bazen unutma bahçesine sığınmak ister insan.Hayatın içindeki yaban otlarını, köhne değerleri, sığ iletişimleri ayıklamayı ister.
Ve hayatını kendi duyguları, düşünceleri ile yeniden kurmayı...
Unutma bahçesi belki Latife Tekin’e de iyi gelebilirdi şu an.
Belki bir an için.
Ama o da biliyor, anlatmış romanında, bazen direnç göstermenin ilk adımıdır unutmamak.
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Yazarın Tüm Yazıları