Paylaş
CEPA Alışveriş Merkezi'nin promosyonu sayesinde...
AVM'nin açık otopark'ında kurulan eğlenCEPArk'ının tanıtımında, gerçekten eğlenceli bir şey kullanmışlar.
Bir torba dolusu oyuncak!
Ama oyuncak deyince aklınıza Shrek'in sevimli devi, play station, uzaktan kumandalı araba, bilgisayar oyunu, lego filan gelmesin.
Küçük torbada, 70'li yılların oyuncakları var.
Ki zaten o dönemin oyuncakları, anca küçük bir torbayı dolduracak kadardı...
* * *
Torbadaki çoğu plastik "ganimet"ler, bakkalda, pazarda, "seyyar"da satılırdı o dönemler.
Bazıları da, "Şans, talih, kader, kısmet 5 kuruşaaa" piyangosunun armağanlarındandı.
Oyuncakların ilki, "Üçgen" (daha eskiler "müselles" dermiş bu oyuna), "baş" oyunun tek enstrümanı misket elbette.
O kuşaktan her çocuğun cebinde şıkırdayan, rengarenk...
"Patlayıcı" olarak ise "torpil" ve fitili ateşlendiğinde yerde hızla, zigzaglar çizen "kız kovalayan" var. Ve tabanca mantarı...
Çocukluğumuzun "militarist nostaljisi"ni ise, bir elinde tabanca, bir elinde makineli tutan oyuncak asker tamamlıyor.
Torbanın vurucu oyuncakların birisi de, sapan tabi.
Ama bizim mahallede kimsenin sapanını kuşlara kullandığını görmedim. Onlar "arkadaş"tı çünkü.
Sapan, genellikle "şişe vurmaca" gereciydi. (Elbette depozitolu olmayan şişeleri)
O kuşağın bir başka vazgeçilmezi, topaç da var torbada.
Ve su fışkırtan şaka yüzüğü; "Bak yüzüğüme" deyip, herkes uyanana kadar tüm mahalleliyi ıslatan gereç.
İki ucu halkalı ipe takılı plastik bir çark/döngeç ve hortumundan üfleyince havalanan küçük, içi boş, plastik bir top.
Oyuncak torbasının son hediyesi ise, çocuksu hovardalığı simgeleyen minik, tablet çikolata...
Torbanın yanında da CEPA'nın lunapark'ına, eğlenCEPArk'a bir giriş bileti...
* * *
Mutluyum ve bir an önce yazımı noktalamanın telaşı içindeyim.
Çünkü sapanla çalışma masamın üstündeki şilti devirmem, yüzüğümle gazeteci arkadaşlarımı ıslatmam gerekiyor.
Paylaş