O son sigara

Hayatına, alışkanlıklarına, işine/gücüne, evine/evliliğine dair durma “karar(lar) alan” insanlara daha sık rastlar oldum sanki...

Haberin Devamı

Zaman hep kısa; yaş alıyor, alıp da yaşlanıyoruz, belki ondandır.
İnsanın kaç bahar daha yaşayacağı, parmak hesabına indiğinde... Bir sonraki bahar için karar(lar) alması muhtemel, hatta gerekli oluyor.
Eğer, o aritmetikten ibaret “ömür”ü bir yana bırakıp, “hayat”la yatıp-kalkmaya gönlü varsa...
* * *
Kaz Dağları’nın zirvesindeki karlar dökülmeden, eteklerinde ayaklanan ilkbahara, o yeniden doğuşa -bir kerecik- tanık olmayı arzular mesela gönül.
Belki son bahardır, o bahar...
Sonbaharla birlikte kasımpatının o baharatlı kokusunu da, bir kez daha duymayı ister.
Diğer adıyla krizantemin, bir çok ülkede ölümün sembolü olduğunu unutur.
Kış gelir, “Gelecek bahar...” diye sürdürür hayali devrialemini...
* * *
Ama benim sözünü ettiğim “karar almalar” böylesi değil.
En sık rastladığımdan yola çıkayım. “Sigarayı bırakma” kararlarından...
Ben denemedim, başkalarının yalancısıyım.
“Yaşgünü”nde, uçakla okyanus aşırı bir yerlere giderken, “Bu pazartesi...”, yahut içki masasında son sigarayı kırarak, birdenbire... Denediler, bırakmayı.
Başaranlar da oldu. Aldığı/uyguladığı kararın bağımlısı olanlar da...
Cemal Süreya gibi ömür boyu üfleyen/püfleyenler de var doğrusu:
“Eskiden sigara içmekti ilk işim, şimdi içmemek...”
Bir arkadaşım, hala rüyalarında içiyor sigarayı.
Bir diğeri, elektronik sigarasıyla gündüz feneri gibi geziyor ortalıkta...
* * *
Kiminde de, mütemadi bir oyuna dönüştü sigarayı bırakma kararı almak...
“Bırakıp, spora, diyete başlayacağım”, olmadı “Spora başlayıp, bırakacağım”...
Puroyla, pipoyla, nargileyle nefsini köreltmeye çalışan da oldu, dil yarası eşliğinde.
Yarım kilo kabak çekirdeğini bitirip, üstüne -hak etmiş bir edayla- sigara yakan da...
Rahmetli eniştem, bedeninde nikotin bantı, kulağında akupunktur, ağzında sigarayla gezdiydi de... Bir tek ben, onu anladığımı sandım.
Meğer, İtalyan yazar İtalo Svevo da anlamış...
* * *
Svevo, Zeno’nun Bilinci’nde sigarayla boğuşmalarını da anlatır.
Son bir sigara içip, bırakacaktır o mereti...
Ama o son sigarayı ne zaman içeceğini erteler hep.
Sigarayı bırakayım derken, günde üç paketle daha beter bir tiryaki olur:
“Son sigaranın tadı insanın kendi kendini yendiği duygusundan, yakın bir gelecekte güçlü ve sağlıklı olacağı umudundan kaynaklanır.
(...) Yoksa ben sigaraya kendi yeteneksizliğimin ayıbını yükleyebilmek için mi öylesine tutkundum? Acaba sigara alışkanlığımdan vazgeçsem o umduğum güçlü, üstün adam olur muydum?
Belki beni tiryakiliğime zincirleyen de o kuşku olmuştur, çünkü insanın kendisini gizli kalmış bir büyük adam sanması rahat bir yaşam biçimidir...”
Svevo 1928 Eylül’ünde bir trafik kazasında ağır yaralanır ve son sözü, “Ölmek bir şey değilmiş” olur.
* * *
Karar verdim, yarın bu konuya devam edeceğim.

Yazarın Tüm Yazıları