Nur içinde yat Ankara Viskisi

Mahalledeki sünnetçinin işyerine giren adam merakla sorar.

 

"Vitrine neden çalar saat koydunuz?

 

Sünnetçi vitrininde saatin işi ne?"

 

Bu soruyla sık karşılaşmaktan bunalan sünnetçi yanıtlar:

 

"Ya ne koysaydım..."Â

 

* * *

 

İçkiyle ilgili getirilen yeni yasakları görünce, aklıma bu fıkra geldi.

 

Uysa da, uymasa da...

 

Yeni düzenlemeye göre alkolle ilgili reklam ve tanıtımlar, "başka gıda maddeleri, coğrafi, tarihi, kültürel, sanatsal vb. ortak değerlerle ilişkilendirilemeyecek".

 

Yani, bir reklam filmi ya da fotoğrafında, bir kadeh rakının yanına balık, bir biranın yanına patates kızartması, bir kadeh şarabın yanına peynir koymanız yasak.

 

Hemen tersi geldi aklıma.

 

Ya cips reklamı yaparken, fona bir şişe bira koyarsanız.

 

Yahut "meşhur Urfa çiğköftesi" reklamı verip, yanına bir kadeh rakı...

 

* * *

 

Alkol, coÄŸrafyayla iliÅŸkilendirilemeyecek.

 

Ya ismini doğrudan coğrafyadan alan içkiler?

 

Tekirdağ, Burgaz, İzmir, Mest Sultaniye rakısı.

 

Efe Rakısı da belki tarihi, kültürel ilişkilendirmeden sakıncalı.

 

Kalecik, Kavaklıdere, Pamukkale, Ürgüp, Narince, Ankara, Çankaya, Avşa şarapları...

 

Ä°stanblue Votka?

 

Peki, külliyen "Türk Rakısı", "Kıbrıs Rakısı" mesela.

 

 

* * *

 

Tebliğin bir maddesi de, içki reklamlarında ünlülerin kullanılmasına yasak getiriyor.

 

Sen, Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullara önerdiği kitaplarda, Pinokyo'yu müslüman yap...

 

Neyse, bir de internette içki satışına getirilen yasak var.

 

Gerekçesi de, "Çocuklara içki satılmasın"...

 

E zaten 18 yaşından küçüklere içki satılması yasak.

 

Hem, Mehmet Y. Yılmaz'ın yazısında vurguladığı gibi, 18 yaşından küçük çocuk nasıl kredi kartı alacak da, internetten içki sipariş edecek?

 

Yarın, özgürlükler ve hayat tercihleri bağlamında devam edeceğim.