Yapay zeka fırsat mı yoksa kontrolsüz risk mi

“GÖRÜNENİN ötesinde...”

Haberin Devamı

 

20 Aralık’ta Maslak 42 Venue’de düzenlenecek Boğaziçi Ventures AI Summit’in (Yapay Zeka Zirvesi) teması ve konu başlığı...

Yapay zekanın gizli bir güç olduğunu düşünenlerdenim ve şu an görünenin çok ötesinde bir değişimin yaşanacağına inanıyorum.

Yapay zeka üzerine düşündüğümde, hayatımıza sızdığı sessiz alanlar hemen aklıma geliyor.

Bu görünmez dokunuşların ardındaki zekayı anlamak, geleceğe dair doğru kararlar almanın anahtarı. İşte bu yüzden, bu zirveye katılmayı bir fırsat olarak görüyorum.

Zirveye katılacak isimler, bu sessiz dönüşümün nabzını tutan önemli liderlerden oluşuyor. Faruk Eczacıbaşı’ndan Agah Uğur’a, Google’dan Intel’e kadar birçok lider ve şirket, geleceğin dünyasında bizi nelerin beklediğine dair çarpıcı örnekler paylaşacak.

Haberin Devamı

Ancak bu zirve, yalnızca bir bilgi aktarım platformu değil; aynı zamanda yapay zekanın etik boyutlarını ve toplum üzerindeki etkilerini tartışma fırsatı da sunacak. Yapay zeka yalnızca bir fırsat mı, yoksa kontrolsüz bir risk mi?

Zirvenin konuşmacıları arasında yer alan isimlerden bazıları, yalnızca kendi uzmanlıklarıyla değil, bakış açılarıyla da ilham verici. Faruk Eczacıbaşı, dijital dönüşümün ekonomik ve sosyal boyutlarına dair ufuk açıcı yaklaşımlar sunacak. Onun teknolojiyi sadece bir araç olarak değil, bir kültür inşası olarak ele alış biçimi, yapay zekanın hayatımıza nasıl daha entegre bir şekilde dahil olabileceğini anlamak için önemli ipuçları sunabilir.

Bir başka ilgi çekici isim ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi CIO’su Erol Özgüner. Büyük şehirlerde yapay zekanın akıllı şehir uygulamalarında nasıl bir dönüştürücü güce sahip olduğunu dinlemek, şehirlerimizin daha yaşanabilir hale gelmesi için umut verici. Özellikle İstanbul gibi bir metropolde, trafik yönetimi ya da enerji tasarrufu gibi konularda yapay zekanın sunduğu çözümlere odaklanmalıyız. Artık bu gerçekler İzmir için de geçerli... 

İzmir ile İstanbul arasındaki mesafe kapandı, İzmir’in de büyük trafik problemleri var.

Haberin Devamı

Zirvenin girişimcilik boyutunda ise dikkat çeken isimlerden biri, Barış Özistek...

Özistek, Boğaziçi Ventures’in CEO’su ve gelenekselleşen etkinliğin ev sahibi aynı zamanda... Hem yatırımcı hem de girişimci kimliğiyle, yapay zekanın girişimcilik dünyasında nasıl fırsatlar sunduğunu anlatacak, genç girişimciler için altın değerinde olacak. Aynı şekilde, Monster kurucu ortağı İlhan Yılmaz gibi sektörde başarısını kanıtlamış bir girişimciden, küresel ölçekte nasıl başarı hikayeleri yaratıldığını dinlemek de ilham verecek.

Ancak zirve sadece bir “fırsatlar arenası” değil; aynı zamanda zor sorulara da bir alan açıyor. Örneğin, bir “hacker” olan Sedat Doğan’ın zirve konuşmacıları arasında yer alması dikkat çekici. Yapay zekanın güvenlik boyutlarını tartışırken, kişisel verilerimizin ne kadar güvende olduğunu sorgulamamız gerektiğini hatırlatacak gibi görünüyor.

Haberin Devamı

Akademik dünyanın ve yapay zeka teknolojilerinin kesişiminde yer alan Dr. Çağla Gül Şenkardeş gibi isimler de yapay zekanın sosyal etkilerine dair önemli içgörüler sunacak. Kadın liderlerin teknoloji ve girişimciliğe olan katkısını görmek de önemli çünkü...

“Yapay zekayı kontrol eden biz mi olacağız, yoksa onun kontrol ettiği bir dünyada mı yaşayacağız?” sorusunu net yanıtlar bulmalıyız.

Yapay zeka fırsat mı yoksa kontrolsüz risk mi

 

 

Lüks değil galiba

bir zorunluluk

 

YAPAY zeka... Bir zamanlar bilim kurgu filmlerinde “gelecek” diye anlatılan şeydi. Bugünse elimizin altında, hayatımızın tam ortasında. Bir algoritma, bir makine öğrenme modeli, milyonlarca satırlık kod... Ama aslında sadece bunlar mı? Yoksa biz insanların günlük hayatını, iş yapma biçimini ve geleceğe bakışını yeniden yazan bir devrim mi?

Haberin Devamı

ChatGPT gibi dil modelleri ve görsel yaratıcılar hayatımıza çoktan girdi. İş dünyasında “yaratıcı düşünme” artık insanlar ve makinelerin işbirliğiyle yapılacak. Reklam ajansları, mühendislik firmaları, hatta hukuk büroları bile bu alana kayacak.

Yapay zeka, üretim süreçlerini optimize etmekle kalmayacak, aynı zamanda riskleri tahmin ederek maliyetleri düşürecek. Türkiye gibi sanayi odaklı ekonomilerde bu alanda büyük bir potansiyel var.

Ama bazı soru işaretleri de var.

Verilerimiz güvende mi? Kararları kim kontrol ediyor? Bir algoritma yanlış karar verdiğinde suçlu kim?

Şirketler için yapay zeka artık bir lüks ya da gelecek planı değil galiba bir zorunluluk...

 

 

Haberin Devamı

Türkiye daha hızlı davranmalı

 

TÜRKİYE, girişimcilik ekosistemi açısından son yıllarda büyük atılımlar yaptı. Startup’lar, teknoloji firmaları ve devlet destekli projeler sayesinde birçok başarı hikayesi yazıldı. Özellikle sanayi, finans ve e-ticaret sektörlerinde AI’nın kullanımı hızla yayılıyor.

Ama teknoloji altyapısını güçlendirmeden bu devrimi yakalamak zor. Genç nüfusumuz büyük bir avantaj. Ama bu potansiyeli gerçek anlamda değerlendirmek için eğitim sistemimizi hızla yenilememiz gerekiyor. Yatırımcıların da yapay zekaya daha fazla kaynak ayırması şart.

Bu açılardan geciktiğimizi düşünüyorum.

Çünkü bizim gibi genç nüfusa sahip bir ülkenin çok daha fazla yol alması gerekirdi.

 

 

Ev gençlerine dair bazı notlar

 

EGE Genç İş İnsanları Derneği’nin ‘Eğitimde Ne İstihdamda Olan’ yani NEET Raporu’nu daha önce yazmıştım.

EGİAD’ın danışma kurulu toplantısına katıldım; rapor detaylı bir şekilde yeniden ele alındı.

Hatırlatayım...

Bugün Türkiye’de eğitimde olmayan, iş bulamayan, umutları yavaş yavaş tükenen bir gençlik kesimi var. Kendilerine ‘ev genci’ diyorlar.

NEET gençlerin istihdam dışında kalmasının, ekonomik büyümeyi olumsuz yönde etkilediğini, toplumsal eşitsizliği ve sosyal istikrarsızlığı artırdığını söylüyor.

Zaman zaman Türkiye’nin değişik kentlerinde toplantılarda iş dünyasıyla bir araya geliyorum.

Bu toplantılarda sanayiciler hep nitelikli insan bulmakta zorlandıklarını söylüyor.

İstatistiklere bakıldığında ‘ev genci’ diye anlattığımız bu gençlerin sayısı ve oranı Avrupa’da en yüksek Türkiye’de...

O zaman burada bazı çelişkiler var.

Madem iş dünyası, sanayiciler, “Çalışacak insan bulmakta zorlanıyoruz” diyor.

O zaman ‘ev gençlerine’ niye ulaşamıyorlar.

Bir köprü görevi üstlenecek kurumlara ihtiyaç yok mu?

Bence EGİAD bu raporla harika bir iş yaptı ama bu raporun sonuçları üzerine de bir şeyler yapabilir.

Bu köprü vazifesini EGİAD yapabilir.

Yazarın Tüm Yazıları