Cüzdanda 30 ülke

BİZ “Gulliver’in Seyahatleri”ni masal diye okuduk.

Çocuktuk, “cüce” gövdelerimizde, “dev” seyahat hayalleri kurduk.
Tutku oldu seyahat içimizde.
Dağları, okyanusları geçip nerelere gitmedik, kimleri yenmedik masalımızda...
Ve bu “hayal meyal” arasında, anlatılan binbir masalın buğusunda, Jonathan Swift’in tam 265 yıl önce Gulliver’i niye yazdığı hiç aklımıza gelmedi elbette.
* * *
Oysa onun hayatı, İrlanda’da İngiltere’nin baskıcı politikalarına karşı mücadele etmekle geçti.
Taşlamalarının yanısıra siyasi broşürleriyle de ulusal kahramana dönüştü ülkesinde.
Ama hepimiz onu “masal”ından tanıdık.
Gerçeklerle değil, masallarla büyüdük ya...
Ahbaplığımız ordandı.
* * *
Oysa Swift politik alegorisinde, yaşadığı dönemi yerden yere vuruyordu.
Adaletsizliklere, haksızlıklara karşı durmaya çabalıyordu, “masal”ıyla.
Öldüğünde mezartaşına yazılacak “Burada vahşi haksızlıklar karşısında kalbi paramparça olan biri yatıyor” cümlesini yok sayıp, mücadele ediyordu.
Gemisi batan Gulliver’in düştüğü cüceler ülkesi Lilliput’da whig’lerle tory’lerin çatışması aslında, İngiltere’de liberallerle muhafazakarlar arasındaki çekişmeyi hicvediyordu.
Ve cücelerin, yani küçük insanların “gücü”yle de, Büyük Britanya’nın sömürgeciliğini, emperyal ihtirasını...
Tam 284 yıl önce yazdığı masalında...
* * *
Cüceler ve devler ülkesine gezileri, insanın bitmek bilmeyen iç-seyahatleri, mücadelesiydi aynı zamanda.
Bir bakıyordu “cüceler ülkesi”nde dev olmuş. Öyle hissetmiş kendini.
Ardından bir anda, bir başka “ülke”de/”durum”da devlerin arasında minicik kalıyordu.
Cüceler dev, devler cüce olabiliyor, değil mi hayatta?
* * *
Bir de seyahati, tarih boyunca insanın o en büyük tutkularından birisini tüm engellere rağmen hayata geçirebilenler var.
Otuz ülkeyi gezdikten sonra manşetimize konuk olan Mustafa Akca gibi...
Bu seyahatlerinin harcamalarını, memuriyetin yanında ek iş olarak cüzdan satıp karşılamış.
Onun cüzdanında şimdilik 30 ülke var.
Ya bizim cüzdanımızda...
Yazarın Tüm Yazıları