LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
HAYATI bir genç olarak sadece 2-3 yıl yaşamış, tüm ömrü ondan ibaret 7 insanı kaybettik.
Ardından da yine ölüme bile boşvermeye varan umursamazlığın örneklerini yaşadık.
Ve yine üstünü bir başka şeyle örtme, faciayı başka yere çekme çabalarını...
Ama olmadı. Uslubu, tarzı ve gaflarıyla herkesi ayağa kaldıran Başkent Doğalgaz Genel Müdürü Veysel Karani Demir istifa etti.
* * *
Ölüme bile boşvermek; önce "boşverin bir şey olmaz" demek, olunca da sorumluluğu başkasına atmaya çabalamak.
Zihniyetimizdeki en habis urun bu olduğunu düşünüyorum.
Mesela hava kirliliği. Ölçüm değerleri ortaya çıkar. İlk tepki ya "basının uydurması"dır, ya da Ankara çukurda olduğu için "hava terselmesi"...
Demir de ne demişti 7 gencin ölümünün hemen ardından:
"İlk kanaatimiz, bacanın ters rüzgar alması sonucu olmuş."
* * *
Havayı geçip suya gelelim.
Aylardır tartışılıyor Ankara'nın suyu.
İvedik arıtma tesisinin tek başına yeterli olmayacağını, Gerede suyunun da devreye sokulmasını gerektiğini artık herkes kabul etti.
Bu süreçte İzmir'de insanların arsenikli su içtiği ortaya çıktı.
Ölümü yol açar mı, açarsa ölüm ne zaman, kime, kaç kişiye gelir, belirsiz...
* * *
Makine Mühendisleri Odası, doğalgaz faciasının denetim eksikliğinden kaynaklandığı savundu.
Ve Başkent Doğalgaz'ın MMO'nun bu konudaki işbirliği girişimlerini yanıtsız bıraktığını...
Aynı oda Ankara'daki asansörlerin yarısının denetimsiz, yarısının ruhsatsız olduğunu belgeledi. Yıllardır uyardı, defalarca...
Ya trafik? Otobana dönüşen şehir içi yollar, karşıdan karşıya geçmelerde her gün oynanan ölüm kumarı, pusu kuran rögar kapakları...
Hiçbirini boşveremeyiz; çünkü bir ölüm bile fazladır.
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Yazarın Tüm Yazıları