Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerde

BUNDAN 54 yıl önce, sabah sabah Boğaziçi’nde dolaşan delikanlı, iskelede tatlı bir kıza rastlamış. Bakışmışlar göz göze, gören kimse olmamış... Masal da böyle başlamış işte.

Haberin Devamı

“Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” şarkısı, Türkçe Pop’un “aranjman” halinin ilk örneği.
Popüler yabancı şarkılar, Türkçe sözlerle tedavüle girince... “Suzanne” filan da, “Ah Fatma” tercümesiyle bünyeye daha iyi geliyor tabi.
O fırtına, Pop Star’ını da doğuruyor 60’larda.
Yaşı 20’lerde, “şantör” Erol Büyükburç’u...
Ama Büyükburç sadece Türkçe Pop'la değil, güftesi de İngilizce olan Little Lucy gibi yabancı besteleriyle de sarsıyor ortalığı.

PAZARLARI UMUMA AÇIK AİLE GAZİNOLARI

Ve.... “Konsomasyon (içki-yemek servisi) mecburi değildir, herkes yemekleriyle gelebilir. Her yer 5 lira” ilanlarıyla Aile Gazinosu dönemi de coşuyor.
Programda, Türk Sanat Müziği’nden türküye, fasıldan dansöze, pop müzikten sahnelerin “ilk stand-up”çıları komedi ikililerine kadar, yok yok...
Üstelik pazar günleri daha da ucuza “umuma açık”...
Bitmedi, isteyene de çarşamba günleri, dolmalı börekli, bebeli göbekli, bol döktürmeli “Kadınlar Matinesi” de var.
Daha ne olsun.
“Muazzam fasıl heyeti”yle başlayan program, aslında bir nevi her telden TV programı akışı... Hem de canlı.

Haberin Devamı

Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerde

"HER AKŞAM VOTKA, RAKI VE ŞARAP"...

Mesela 1967 yazı...
Gar Gazinosu’nda Erol Büyükburç, Lunapark Gazinosu’nda “milli orkestramızın büyük sesi” Tanju Okan ve “milli orkestramızın gitaristi” Yurdaer Doğulu...
Emirgan Balta Limanı’nda “Kulüp Alpay”da Alpay, Cumhuriyet Gazinosu ve “Kulüb Batı”da Ajda Pekkan, Durul Gence 5’lisi eşliğinde Gönül Yazar...
As Kulüp’de her gece Barış Manço... Küçük Moda Klüb Restoran’da Cem Karaca ve Apaşlar.
Playboy’da Zaliha, Füsun Önal, Selma Güneri...
Ayten Alpman, Berkant, Selçuk Ural, Ay-feri, Gönül Turgut, Ayla Dikmen, Ertan Anapa... Daha niceleri.
Ve hepsi birbirinden efsane, İlham Gencer, Vasfi Uçaroğlu, Orhan Sezener, Süheyl Denizci, İlhan Feyman, Durul Gence, Doruk Onatkut, Cahit Oben orkestraları...
Ötesi, Yahudi asıllı Egeli vatandaşımız “Her Akşam Votka, Rakı ve Şarap Dairo Moreno”, Arkadaşımın Aşkı Juanito, her mevsim/her yere kar yağdıran Adamo gibi az Türkçe bellettiğimiz starlar da var, sahnede.

Haberin Devamı

HER GECE PEŞPEŞE İKİ AYRI PROGRAM

Büyükburç her gece “Gar Gazinosu seansı” bittikten sonra Suadiye Atlantik Sineması’nın terasındaki “Bizim Sokak”ta yine her gece orkestrasıyla birlikte sahne alıyor.
Yani her gece ve arka arkaya iki program...
Ki çoğu sanatçının programı aynı; her gece en az bir program, haftasonu da gündüzleri...
Demek her gece müşterisi de var bu çılgın temponun.
İnanabiliyor musunuz?
Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerde

ANANEVİ DANS MÜSABAKALARI...

O günlerde, “Yok ben müziğe seyirci kalamam, sahneye çıkar, kendim oynarım” diyorsanız...
O da mümkün.
Caddebostan Gazinosu’nda her salı, “Ananevi Dans Müsabakası” var.
Twist, cha cha, samba, mambo, calipso, rock’n roll değil de oryantalciyseniz, o da var mönümüzde.
Farklı mekanlar, “Dansözler Kraliçesi”ni bile seçiyor.
Sesine güvenenler için de, şöhret kapısı “Altın Mikrofon”, “Altın Ses” yarışmaları...

Haberin Devamı

SOĞUK HAVA TERTİBATLI, NON-STOP STRİPTİZ

Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerde

Daha bir heyecan arayanlar için, Vagonblö, Parizyen gibi bir sürü mekanda her gece 22.00 ve 24.30’da “şahane strip-tease” olduğunu duyuruyor, gazetelerin ilanları...
“Non-Stop” olduğu belirtilen programı izlerken, herhalde terleyenler olacağı düşüncesiyle ilana bir cümle eklenmiş:
“Soğuk hava tertibatımız vardır”.

HIZLI HAYATIN İLACI DA SOKAKTA-BAKKALDA

“Yarı geceden sabaha kadar eğleneceğiniz” kulüpler, her köşede...
Bu hızlı hayatın ilacı da, aynı sayfadaki kocaman bir ilanda:
“Şiddetli baş ağrıları ve asabi ağrılara karşı Gripin: 4 saat ara ile günde 3 adet alınabilir.”
Sokakta, tezgahta, bakkalda her kutuda, bir adet satılan, o kocaman hap...

Haberin Devamı

Bak bir varmış bir yokmuş eski günlerdeBak bir varmış bir yokmuş eski günlerde

DOKTOR JIVAGO KAİNATI KURTARAN ADAMA KARŞI

Eğlence, “gece”, bunlardan ibaret değil.
Yine aynı sayfada kocaman Beyoğlu, Kadıköy ve İstanbul’daki sinemalarla, yazlık sinemaların ayrı ayrı ilanları var ki...
Bugün kapatılan sinemalara bakıp bakıp, acıklı film seyretmiş gibi olursunuz.
Doktor Jivago filminin biletleri, aynı günlerde karaborsa...
Yok yerli isterseniz, Cüneyt Arkın’ın ölümsüz uzay çağı eseri “Kainatı Kurtaran Adam” da 1967’de en lüks Site Sineması’nda vizyonda.
Opera, tiyatronun da altın dönemi...
Yani dışarıda insanlar.

BAKİ KALAN BİR HOŞ SADA...

Diyeceğim odur ki; Büyükburç’u beğenin beğenmeyin...
Biz garibanlar gittikten sonra da, fotoğraflarımıza, hayatlarımıza bakarlarsa yine diyecekleri gibi:
“Moruk, farklıymış o dönemler...”
Keşke bizler için de, “baki kalan bu kubbede bir hoş sada” olsa.

Yazarın Tüm Yazıları