BAHAR geldi mi “budama paniği” sarar, çevreci kentlileri...
Yaz geldi mi de, “Kurudu” bahanesiyle kesilen ağaçlar. Çoktur bahanemiz. “Polen, alerji” der, kavak ağaçlarını deviririz. Apartmanca imza toplar, “Manzaramızı kapatıyor” gerekçesiyle kestiririz, 20 yıllık dutu, kirazı... Kolaydır bizde ağaç kesmek. Batı’da ise, bir çok “vandallık” gibi o da sıkar.
Kanada’dan bir okurumuz yazmıştı, aktarıyorum: “Evimin önünde iki ağaç var. Ağaçların ikisi de elektrik tellerine değdiği için daha önce üstleri eletrik üretim firması tarafından budanmış. Ayrıca ağaçlar kurumuş. Uzaktan da olsa güzel bir deniz, geceleri ışıl ışıl görünen köprü manzarasını görmemi engelliyor. Bunları kestirmek için ağaç kesen üç özel firma ile ayrı ayrı görüştüm ve fiyat aldım. Üçü de belediyeden izin almam gerektiğini söyledi. Belediyenin yazılı iznini vermeden kesim işlemini yapmayacaklarını... Belediyeyi aradım. Elektrik telleri ile ilgili sorundan dem vurarak izin istediğimi söyledim. Adımı, telefonumu ve adresimi aldılar. Ertesi sabah saat 09.00 da Belediye’de çalışan bir bayan evime geldi. Ağaçları kontrol etti ve izlemem gereken prosedürün birkaç gün içinde yazılı olarak elimde olacağını belirtti. Üç gün sonra belediyeden gelen postadan doldurmam gereken bir form çıktı. Formda, kestirmek istediğim iki ağacın hemen sağında ve solundaki iki ev ile, ağaçların tam karşısındaki iki evin kapı numaraları belirtilmişti.
Mektupta bu ağaçların belediye ile birlikte kamuya da (yani bana ve komşularıma da) ait olduğu vurgulanıyordu. Ağaçların kesilmesi için sadece belediyeden izin almamın yetmeyeceği de... Kesilmeleri için toplam dört evin sahiplerinden de izin almam gerektiği belirtiliyordu. Bu dört evden imzalı izni formla birlikte göndermem gerekiyordu. Bitti sanıyorsanız, daha yeni başlıyor. Formda ayrıca, kestiğim iki ağacın yerine en az iki ağaç dikmem gerektiği büyük harflerle ve altı çizili olarak yer alıyordu. Dikilebilecek ağaçların cinsi, boyu, vs.. de formda belirtiliyordu. Ayrıca 200 dolar da depozito isteniyordu. Eğer formu doldurur, izin alır ağaçları kesip yenisi dikmezsem o zaman belediye bu parayla ağaç alıp oraya dikecekti. Eğer ağaçları dikersem, depositoyu iade ediyorlardı...”
Bakın çevrenize... Hani, “Ağaç yaşken eğilir” de, bu denli kurumuş yetişkin/erişkin gönüller, onları nasıl eğitsin.