‘Ses Bir Gün Yankılanır’ fuarda

Yaşar Nuri ÖZTÜRK

Bir ulusal kitap şölenine dönüşen TÜYAP Kitap Fuarı'ndan söz ettiğimi tahmin etmişsinizdir.

Bu yıl, 17'ncisi gerçekleşecek olan ünlü kitap fuarı TÜYAP, 6-15 Kasım tarihleri arasında... Ve ben, sevgili gönüldaşlarım, bu yıl da fuar boyunca sizinle olmak için hep orada olacağım. Kitaplarımın fedakâr ve başarılı yayıncısı ‘‘Yeni Boyut Yayınları’’nın fuar standında (Üst Kat / B katı, 35 numara). Resmi yıllık iznimi kullanarak... Sizinle sohbet etmek, size kitap imzalamak için.

Bu yıl TÜYAP Fuarı'nda bendenizin, bildiğiniz tüm kitaplarımın sergilenişine ilaveten, iki önemli sesim daha yankılanacak. Bunların ilki ve en önemlisi, yazımın başlığında gördüğünüz ‘‘Ses Bir Gün Yankılanır’’ adlı yeni kitabımdır.

Yankılanacak bu ses, Türkiye'nin boğuştuğu güncel sıkıntıları, aymazlıkları, gaflet ve hıyanetleri deşifre etmekle söze başlayan ve ülkemizin yarınları için ‘‘görme niyetinde ve görebilme basiretinde olanlar’’a çok hayati şeyler söyleyen bir sestir. Yankılanacak sesin taşıyıcısı, kitabın önsözünde bu sesi tanıtırken şunu da söylüyor:

‘‘Anadolu topraklarından başlayarak gökkubbeye yayılan yeni sesin, yüzyılların alışkanlıklarına, ilahlarına, iblislerine, tağutlarına ve tabularına çok ters gelen, çok rahatsızlık veren bir ses olduğunu inkâr etmiyorum. Bu yüzden, anılan tüm güçlerin, sesin yankılanmaması için tüm engelleri üst üste yığmalarını anlamakta da güçlük çekmiyorum. Ama ses, bir gün mutlaka yankılanacak! Her şeye rağmen yankılanacak...’’

Yankılanacak ikinci ses, ‘‘Yeniden Yapılanmak’’ kitabımın son baskısına eklediğim 38 sayfalık ‘‘sarsıntı yapacak’’ bölümdür. Bölümün adı, ‘‘Anadilde İbadet Meselesi’’dir.

KENDİ DİLİNDE İBADET

Bu 38 sayfalık ek, dinde yeniden yapılanmak kavram ve mesajının bir parçası olarak düşünüldüğünden, ayrı bir kitap yapılmamış ‘‘Yeniden Yapılanmak’’ adlı devrim kitap'ın içine alınmıştır. Türk dilinde, bu konuda bugüne değin yapılmış en kapsamlı çalışmadır. İslam fıkhının tüm verileri, bizzat peygamberimizin eliyle açılan bir kulvar izlenerek tek tek ve kaynakları gösterilmek suretiyle ortaya konmuştur.

Ve açıkça gösterilmiştir ki, hurafe pazarının resmi-gayriresmi avukatlarının (bu avukatlar kadrosuna, Türkiye bütçesinden 175 trilyon yani beş bakanlık bütçesi kadar para harcayan Diyanet İşleri de dahildir) koro halinde söylediklerinin tam tersine, İslam'ın muazzez peygamberi başta olmak üzere, tüm dinsel dayanaklar, Müslümanlara, kendi dillerinde ibadet ve dua hakkını vermektedir. Evrensel, yani tüm zamanları ve mekânları kuşatan bir din başka nasıl yapabilirdi? Arapça dışında dil bilmeyen bir Tanrı tanıtan din, nasıl evrensel olabilirdi?! Yüz bin kez hâşâ ki, İslam yüzlerce dil konuşan milyarlarca mensubuna, kendi dillerinde Allah'a ibadet etmeyi yasaklamış ve onları, Arap alfabesinin seslerini çıkarmak için yıllar harcamaya mecbur bırakmış olsun... Bizzat İslam Peygamberi'nin kendi sahabilerine tanıdığı bir imkânı, asırlar sonrasının başka diyarlardaki Müslümanlarından esirgeyenlere yazıklar olsun!

Anadilde ibadet hakkına karşı çıkmak, dindışı bir siyasetten başka bir yolla mümkün olamaz. Buna karşı çıkmak, açık bir insanlık suçudur, bir günahtır. İslam fıkhına da iftiradır.

TÜRKİYE'NİN YARINLARI İÇİN

‘‘Yeniden Yapılanmak’’ kitabımın Ek'inde yankılanacak ses, 11 Kasım Çarşamba günü, fuar konferans salonunda büyük tarihçimiz Cemal Kutay ve değerli yazar Cengiz Özakıncı ile birlikte gerçekleştireceğimiz panel ile (Prof. Dr. Nükhet Güz yönetecek) iyice belirginleşecektir.

Gönlüm, tüm Türkiye'yi bu panele çağırmak istiyor. Cumhuriyetin 75. yılını kutlama coşkusuyla dinlenmesi gereken bir panel olduğu kanısındayım.

TÜYAP Kitap Fuarı'nda, kitabın sönmez ışığında ve pörsümez güzelliğinde buluşmak üzere hepinize sevgi ve saygılar...