Paylaş
ÜMİT’in çok beğendiğim “Merhaba” şiirine ödül vermiştik. Başkanlığını yaptığım “Hasan Tahsin’i Yaşatma Derneği”, 1979’da Hasan Tahsin Şiir Yarışması düzenlemişti. Suat Taşer, Turgay Gönenç, Nahit Ulvi Akgün, Abdullah Neyzar Karahan, Hüseyin Yurttaş gibi şairlerin bulunduğu seçici kurul, Ümit Yaşar Işıkhan’a ödül vermişti.
15 Mayıs 1979 günü İş-Sanat Galerisi’nde açtığımız Hasan Tahsin Sergisi’nde gazeteci ağabeyimiz Erhan Ünver, Ümit’e ödülünü verdi, akşama Çınar Sineması’nda düzenlediğim “Bağımsızlık Gecesi”nde, Ümit Yaşar Işıkhan çıkıp o duygulu sesiyle şiirini okumuştu. Kendisini ilk tebrik eden o gece bir konuşma yapan Emre Kongar oldu.
Ümit’i, Mardin’den gelip Kadifekale’ye yerleştikleri yıllarda, çok genç bir yakışıklı şair adayıyken Tilkilik Keçeciler Yolu’nda tanıdım. Hatuniye Camii’ne giden bu eski kadim yolda yanıma yaklaşıp, şiir yazdığını söyleyip okumamı istemişti. Hemen bir işçi kahvesine gidip, şiirleri okuyup kendisini kutlamıştım.
O günden sonra ağabey-kardeş olduk.. Sonra şairlik çizgisini yakından izledim. Geçenlerde düzenlenen ödül gecesinde bir konuşma yaparak bu cesur ve romantik “Homerosoğlu”nu anlattım.
Homeros’un oğulları
Homeros, İzmir’in en büyük hemşehrisidir. “İlyada” ve “Odyssiea” destanlarını yaratan Homeros, dünya edebiyatına ilk büyük ozan olarak geçmiştir. M.Ö.850 yıllarında yaşadığı tahmin edilen Homeros kadar dünya halklarını etkilemiş bir başka ozan yoktur. Her dünya vatandaşının kütüphanesinde baş köşede destanları bulunur.
“İlyada” destanı 16 bin mısra, “Odyssiea” destanı ise 12 bin mısradır. Anadolu’ya saldıran Yunanlılarla, Troya kentini savunan Anadoluluların yaptığı 10 yıllık savaşı ve sonrasını anlatan bu destanlar, yurdumuzun bir hazinesi olarak kabul edilmelidir. Homeros bu destanlarında Yunanlıları açıkça saldırgan, Troyalıları ise savunmacı bir kahraman halk olarak anlatmıştır. Homeros’un bir başka ismi “Melesigenes”tir, Yani Meles Çayı’nın çocuğudur, bu lakap ozanın İzmirli olduğunun en büyük delilidir.
Homeros bir kör şairdi.. Şiirlerini sözle aktarırdı, onun şiirlerini çevresine toplanıp yazan ve ölümünden sonra destanlarını yayan şairlere, “Homerosoğulları” denmiştir.
Güzel insan
Ümit Yaşar Işıkhan, bir Homerosoğlu’dur.. Homeros ismiyle, İzmir’de 1989’larda çeşitli dillerde yayın yapan bir edebiyat dergisi yayınlamış ve dünyaya yaymıştı.
Önce Konak Belediyesi’ni kutluyorum. Başkan Dr. Hakan Tartan ve Kültür Müdürlüğü seferber oldu. Şair Ümit Yaşar Işıkhan’a, Selahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde 35. Sanat Yılı sebebiyle anlamlı bir tören düzenlediler. Bilsen Başaran’ın sunumuyla konuklar bir şairi içtenlikle alkışladı.
Yaşamı boyunca dünyanın dört köşesinde yaptığı şiir etkinlikleri, Homeros’u dünyaya tanıtmak için yaptığı yayın faaliyetleri, Irak Savaşı’na yüreklice karşı çıkışı, dünyanın en küçük şiir kitabını yayınlaması, Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği’ni kurması sebebiyle Ümit Yaşar Işıkhan’a, Birleşmiş Milletler Hizmet Nişanı ile Hannover Doğa Bilimler Akademisi ile Avrupa Üniversitesi’nin fahri doktor unvanı sunuldu..
Böylece Ümit, cübbe giydi.. Hepimiz keyifle alkışladık. Plastik Sanatlar Avrupa Koordinatörü İbrahim Karaoğlu, ben, BM Büyükelçisi Prof. Elçin İsgandarov konuştuk. Bir güzel insan, emeklerinin nihayet karşılığı görmüş oldu. Hakan Tartan’ın dediği gibi, işte vefa budur..
MERHABA
Gökyüzü masmavi iken
Biraz hüzün, biraz yeşil, biraz ak
Keskin gözleriyle kamçılarken
Ufukları rüzgar.
Ey koca meydanlara sığmayan
Denizin fırtınasıyla yıkanmış yürek
Ve özgürlük aşkını
Yudumladıkça çelikleşen klişeler
Ve özgürlük aşkını
Emperyalist siyasanın ğöğsüne
Saplayan iki damla kan
Merhaba..
Merhaba diyorum
En kutsal eylemin
Yığınlarıyla bulut katarını aşarak
Güneş vurgusunu ta köşelerden
Bir mızrak sedef parıltılarıyla
Gökleri delen ilk kurşun
Ve merhaba diyorum
İnleterek koca yurdu
Ölüsüyle, canlısıyla
Yeni başlayacak kavga
Merhaba..
Ümit Yaşar Işıkhan
Paylaş