Soma önce ve sonrasında ILO

ÖNCE başsağlığı dilekleri ve üzüntülerini aktarıyorlar. Ardından sorular:

Haberin Devamı

“Sizde maden kazaları neden bu kadar fazla? Soma’da tam ne oldu? Madenler nasıl denetleniyor? Maden kazalarındaki artış dikkat çekici, önlem alınmıyor mu?”

Kıyıda köşede küçük bir haber olarak kalıyor, Soma faciası sonrasında Uluslararası Çalışma Örgütü’nden (ILO) bir heyet Ankara ve İstanbul’da görüşmelerde bulunuyor. Bu soruları soran heyette ILO Avrupa Bölge Direktör Vekili Rie Vejs-Kjeldgaard, ILO madencilik uzmanı Martin Hahn ile ILO Türkiye ofisinden üç Türk uzman yer alıyor.

ILO heyeti Çalışma Bakanı Faruk Çelik ile görüşemiyor, Bakan Yardımcısı ile buluşuyor. Ayrıca, Türk-İş ve DİSK’e bağlı sendikalarla görüşüyor.

BİR HAFTA ÖNCE

Soma faciası 13 Mayıs’ta. Faciadan bir hafta önce işçi ve işveren sendikaları ile hükümet temsilcilerinin katıldığı bir toplantı var ILO ile Cenevre’de. ILO orada hükümeti sorguluyor: “Türkiye’de iş kazaları en çok madenlerde, sonra inşaatlarda yaşanıyor. Önlem olarak ILO sözleşmesini Türkiye hâlâ imzalamıyor”.

Haberin Devamı

Cenevre’de ILO bir kez daha uyarıyor, iş sağlığı, iş güvenliği, madenlerde ve inşaatta denetim masaya yatırılıyor. Faciadan bir hafta önce. İçeriden ve dışarıdan uyarılar aylardır hep var. Dinleyen yok.

DÜN SOMA

Soma öncesinde Türkiye ILO’nun kara listesinde. Soma’yı araştırmaya gelen ILO heyeti sanıyorum bir rapor yazacak. Kara listeye ek olarak, bir de Soma, o raporda Türkiye’nin notunu tahmin etmek güç değil.

Gelen heyetin görüştüğü sendikacılar arasında DİSK’e bağlı Dev-Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün de var. Dün görüştüğüm Görgün Soma’da. “İşçilerin burada işverene, hükümete ve Türk-İş’e bağlı maden sendikasına tepkisi sürüyor” diyen Görgün, ILO’nun Soma üzerinden Türkiye’yi enine boyuna ele alacağı düşüncesinde.

PKK’da bine yakın genç

HÜKÜMET açısından: Bir yanda çözüm süreci, diğer yanda yeni inşa edilen kalekollar.

PKK açısından: Bir yanda sürece katkı veren açıklamalar, diğer yanda çocukları dağa götürmek, insanları kaçırmak.

Hükümet ile PKK arasında güvensizlik tehlikeli biçimde tırmanıyor. PKK eskisi gibi olmasa da, hükümete duyduğu güvensizliği adam ve çocuk kaçırarak, çeşitli yerlere saldırı düzenleyerek gösteriyor. Çözüm süreci ile birlikte özellikle, İmralı ile görüşmelere yasal içerik kazandırılması ve dağdan ineceklere siyaset yolunun açılması konularında, PKK iddiasına göre, söz verilmesine rağmen, hükümetin adım atmayışı PKK’yı harekete geçiriyor. Yerel seçimler, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Soma, her gün bir başka gerginlik yaşanırken, Güneydoğu’da olup bitenlere kamuoyunda ilgi çok değil. Oysa, son bir yıl içinde PKK bine yakın çocuk ve genci dağa götürüyor, ciddi hazırlık içinde. Eylem yapan on dört aile son zamanlarda çocukları kaçırılanlar.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra yine adım atılmaz ise tırmanmanın neye dönüşeceğini tahmin etmek güç değil.

Ha Tayland ha Türkiye

TAYLAND’da ordu darbe yapıyor, darbecilerin ilk işlerinden biri sosyal medyayı yasaklamak. Bize hiç yabancı değil. Ordu darbesi filan yok ama sosyal medya burada da yasak, üstelik yasakları savunan, sosyal medyaya her fırsatta giydiren bir başbakan var. “Ben diktatör değilim” diyor, Tayland örneği ortada. Darbeyi ordunun yapması şart değil. Biz hep ordu darbesi gördük, sivil darbeyi ilk kez yaşıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları