Paylaş
“İçtüzük buna engel, gelemez”.
Buna karşılık, AKP’li üç kadın milletvekili Meclis’e türbanla gelmek istediğinde, “İçtüzükte engel yok, gelebilirler”. Meclis İçtüzüğü 56. maddesinde kural şu:
“Bayanlar tayyör giyer”. Pavey’e itiraz bundan dolayı. Başka bir tanımlama yok. Ancak, buna karşılık, kıyafetle ilgili Meclis geleneği var. AKP bu geleneği türbanla bozarak, kendi tabanına bir selam daha yolluyor, tam bir yeni dayatma.
CHP’de bu oldubitti karşısında farklı sesler çıkıyor. Kürsü işgali ile sakin tavır arasında, iki uçta gidip gelen sesler.
1- AKP türban oyununu seçimlerde kullanmayı amaçlıyor. O nedenle, kürsü işgali gibi gürültülü eylemler doğru değil.
2- Türkiye’de kadınların yüzde 65-70’inin başı örtülü, türbanlı oranı yüzde 20 dolayında. CHP bu oranları dikkate almalı.
3- AKP adım adım hegemonya kuruyor. Bunu sadece klasik laiklik
reçetesi ile bozmak mümkün değil. Mesele bu.
İktidarının sonraki yıllarında laikliğin kalesi Mustafa Kemal ilk Meclis’i 1920’de bir cuma günü, dualarla açıyor. 1923’te Cumhurbaşkanı seçildiği oturumda, yemin ettikten sonra Meclis kürsüsünden okunan duaya, milletvekilleri topluca “Amin” diyerek katılıyor.
Ama, o ilk Meclis tarihe en demokratik ve laik Meclis olarak geçiyor. Demek laiklik kürsü işgali ve gürültüyle korunmuyor.
Sosyalist Enternasyonal’de Gezi
AÇILIŞ konuşmalarından sonra ilk sunum Gezi direnişi ile ilgili. Direnişe katılan insanların Gezi’yi anlatmaları söz konusu olabilir. Program öyle.
Ardından Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da demokrasi çalkantıları. Program ve davetiye dilini bir yana bırakırsak, Türkçesi, Arap Baharı’nın çuvallaması. Bu çuvallama ile birlikte, bölgede barışın ve güvenliğin tehlikeye girmiş olması. Hele de Suriye’de.
Nihayet büyüme, istihdam, genel anlamda global ekonomi için sol politikaların ele alınması.
Bunlar 11-12 Kasım’da İstanbul’da toplanacak olan Sosyalist Enternasyonal’in gündemi.
ROL MODELİ BİTTİ
CHP’nin davetiyle İstanbul’da gerçekleşecek toplantının temel konusu demokrasi. Özellikle;
1- Arap Baharı’ndan sonra,
2- Türkiye’deki otoriter gelişme ile birlikte...
Sosyalist Enternasyonal’de demokrasi alarmı veriliyor. Arap Baharı bölge ülkelerine demokrasiyi getirmek amacıyla yola çıkıyor, hangi demokrasi, o ülkelerde siyasal rejim yeniden diktatörlüklere ve askeri darbelere teslim ediliyor. Önce, bu nedenle demokrasi arayışı hızlanıyor.
İkinci olarak, Türkiye’deki fiili durum. Adı demokrasi, ama fiilen otoriter bir yönetimin bulunduğunu düşünüyor Sosyalist Enternasyonal. On yıl önce İslam dünyasına rol modeli olarak siyaset sahnesinde yer alan Türkiye, şimdi İslam’da otoriterleşme örneği olarak ön plana çıkıyor. Sosyalist Enternasyonal bu açıdan kaygılı ve konuyu tartışmak istiyor.
Otoriter yönetimin en net kanıtlarından biri iktidarın Gezi sırasında kullandığı orantısız güç ve sonrasında başlattığı cadı avı. O nedenle Gezi, toplantının tek başına ayrı bir konusu.
UMUT ORAN
Sosyalist Enternasyonalin İstanbul toplantısı için çaba harcayan en faal üyelerden biri CHP milletvekili Umut Oran. Umut Oran CHP’nin Sosyalist Enternasyonal’de daha etkin görev alması için uğraşıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu bu kuruluşta halen genel başkan yardımcılarından biri, Umut Oran da Etik Kurul üyesi. İstanbul toplantısında kuruluşun çeşitli komisyonlarında başka CHP’li üyelerin seçilmesi gündeme gelebilir.
Sosyalist Enternasyonal sol partilerin kendi dertleri ile dünya halini ele aldıkları dünyadaki en büyük dayanışma ve danışma örgütü.
CHP bu toplantıdan önümüzdeki üç seçim için kendine yol haritası çizmeye yarayacak malzeme çıkarabilir.
11-12 Kasım’daki bu buluşma öncesinde, 8-9 Kasım’da Sosyalist Enternasyonal Kadınlar Toplantısı var.
Paylaş