Gamle Logen putları kıranlar

OSLO
AKŞAM yemeğine davet edildiğimiz yer, iki gündür yapılan tartışmaların içeriğine çok uygun.

Evin adı, davetin verildiği yer, iki yüz yıllık bir şato: Gamle Logen.

Yapı iki yüz yıllık ama, öyküsü Ortaçağ ve sonrasına uzanıyor. Logen gizli bir örgüt adı. Toplumda putları kıranların örgütü.

Ortaçağ’ın o skolastik, o karanlık cadı kazanı döneminden Aydınlanmaya doğru giden yolun kilometre taşlarından biri.

MOZART DA ÜYE

Dinsel bağnazlığın kırıldığı, toplumda kilisenin egemenliğine nokta konulduğu yıllar.

O tarihte bu gizli örgütler çok iş yapıyor. Logen Almanya ve Norveç’te doğuyor. Sonra Avrupa’ya yayılıyor.

Mozart da, bu örgütün içinde yer alan, bağnazlığa karşı mücadele edenlerden biri.

Hatta, ünlü operası Sihirli Flüt, bir yerinde bu örgütün başardığı ve yaptığı işleri anlatıyor.

MESUT YILMAZ POPÜLER

Oslo’da iki gündür süren Kuzey-Güney Avrupa Ekonomik Forum toplantısı. On saat süren tartışmaların ardından Gamle Logen’de keyifli bir akşam yemeği.

Forum’da Avrupa’yı yöneten ekonomik ve siyasi güç odaklarının temsilcileri var. Toplantıya katılan her iki kişiden biri ya eski Başbakan ya da bakan.

Panellerden birinde Mesut Yılmaz’ın konuşması var. Yılmaz, Türkiye’deki laikliğin tanımı ve tarihçesini anlatıyor. Vicdan özgürlüğünü, diğer dinlere tanınan hoşgörüyü dile getiriyor.

Vurguladığı asıl tez ise, Türkiye’de laikliğin geri dönülmez biçimde yerleşmiş olduğu. Sadece yasal güvence anlamında değil, ama toplum tarafından içine sindirilmiş bir yaşam biçimi olarak.

Bu forumda herkes birbirine çok yakın, iyi ilişkiler var. Aynı ortamda dikkat çeken olgu, Mesut Yılmaz’ın popüler kimliği.

TARA’YA DAVET

Forumun kurucularından Şarık Tara’nın orada tanımadığı Başbakan ve bakan neredeyse sayılı.

Panellerde sık sık söz alıyor, sık sık bir yerlerden davet alıyor.

Örneğin, dün Norveç Dışişleri Bakanı, Tara’yı bakanlığa davet ederek, bir saate yakın özel görüşme yapıyor.

Avrupa siyasetinde taşlar yerine böyle oturuyor. Çok yönlü ilişkiler böyle kuruluyor. Bu ve benzeri sohbetler, paneller, forumlar daha sonra ülkelerin kaderlerine damgasını vuran siyasetlerin oluşumunda etkili oluyor.

YANIMDAKİ BAKAN

Gamle Logen’deki yemekte yanıma oturan uzun boylu, yapılı adam kendini tanıtıyor.

Eero Rantala. 1999’da Finlandiya’da devlet bakanı.

Ecevit Hükümeti sırasında, Türkiye’nin AB için Helsinki’ye davet edildiğinin öyküsünü anlatıyor. 99 Helsinki, Türkiye için AB dönemeçlerinden biri. Rantala olayın Fin tarafında üç kişiden biri.

Polisiye dizi izler gibi, Helsinki macerasını dinliyorum.

Pırıl pırıl Oslo gecesinde, bize eşlik eden orkestradan yükselen klasik müzik, ruhlarımızın dirilişine ses veriyor. Putları kırmak üzere.

Vatikan’ın sarışın temsilcisi

DİNLER
arası diyalog panellerinden birinde, sadece din adamları ya da dinlerin (mezheplerin) temsilcileri söz alıyor.

Panel ekibindeki rahip ve hahamların arasında, beyaz tayyörü, yeşil fuları ile sarışın bir kadın hemen dikkat çekiyor.

Haaland Janne adındaki sarışın, inanmak güç, Vatikan’ı temsil ediyor. Janne aslen Norveçli. Çeşitli sivil toplum örgütlerinde görev yapıyor. Ama, bu arada Vatikan’a bağlı. Papa’nın son çıkışını ve kültürler arasındaki çatışmaya son verilmesi gerektiğine ilişkin tezleri anlatıyor.

İslam’da, herhangi bir panelde ya da herhangi bir biçimde İslam adına, bu kadar modern bir kadın, aslında başlı başına kadın bir temsilci gördüğümü hiç hatırlamıyorum.

İslam’ın her yönüyle kendini gözden geçirmesi, reform sürecine girmesi şart.

Aradaki ciddi kültür farkını ancak reformla kapatmak mümkün.

En pahalı iki ürün

NORVEÇ’te yıllık enflasyon yüzde iki, iki buçuk dolayında.

Buna karşılık, her yıl fiyatı en çok artan ve en pahalı iki ürün var. İçki ve sigara.

Avrupa’nın en pahalı içkisi ve sigarası burada. Sigara içmek, zaten kapalı yerlerin tamamında yasak. Otel, lokanta ya da benzeri yerlerde sigara içenler için, ayrı bir yer bile yok.

Kuzeyin rüzgarlı ülkesinde, hava temizliğinin bir nedeni de, bu olsa gerek.
Yazarın Tüm Yazıları