‘Faiz lobisi’ bayram yapıyor

MALUM, her yer “faiz lobisi”.

Haberin Devamı

Gezi’de faiz lobisi var, Uludere’de 34 yurttaşın, Reyhanlı’da 53 yurttaşın öldürülmesinde, Afyon’da cephane patlamasında 25 askerin ölümünde, İstanbul’da sel baskınında 30 kişinin ölümünde, hızlı tren kazasında 41 kişinin ölümünde, Van’daki depremde, bu yıl kuraklıkta, Milli Takım’ın dünya kupasını ıskalamasında, trafik çilesinde ve elbette son yolsuzluk ve rüşvet skandalında hep “içeride birileriyle işbirliği yapan, kökü dışarıda faiz lobisi” var.
Her yer “faiz lobisi”, her yer “bize” tuzak.

TATLI FAİZ TARİHİ


“Faiz lobisi” tam nerede, kaç derece kuzey, kaç derece batı?
AKP’nin övündüğü ekonomik istikrar dışarıdan gelen sıcak para ile dönüyor. “Sıcak para”, ayakkabı kutusunda filan değil, trink para. O para yabancılara iyi faiz getiriyor. O faiz yabancıların dünyada bugüne kadar görmediği kadar “sıcak ve tatlı”.AKP on bir yılda sıcak ve tatlı faizin tarihini yazıyor. Şöyle:
Cari açık son on bir yılda rekor kırıyor. Cari açıkta dünyada ilk beş ülke arasında biz de varız. Cari açığı sıcak para finanse ediyor. Sıcak para boşuna gelmiyor, yabancılar sıcak para ile dolar cinsinden yüksek kazanç sağlıyor.
2003 ve 2009’da borsa sıcak paraya yüzde 100’ü aşan getiri sağlıyor. Geçen yıl ise, yabancılar dolar cinsinden yüzde 62.1 getiri elde ediyor. Geçen yılbaşında borsaya 1 milyon dolar yatıran sıcak paracı yıl sonunda evine 1 milyon 621 bin dolar götürüyor. Yok böyle kazanç dünyada, dünyada böyle faiz yok.
Bu fırsatı sağlayan “faiz lobisi”. Kim onlar, Ankara’ya bakmak yeter.

101 MİLYAR DOLAR

AKP öncesindeki on bir yılda (1991-2002):
Yabancılar borsada yatırım karşılığında yurtdışına 12 milyar dolar götürüyor. Aynı sürede yurtdışına yapılan faiz ödemesi 44 milyar dolar. Toplamda 56 milyar dolar.
Buna karşılık, son on bir yılda (2002-2013):
Yabancılar borsada yatırım karşılığında yurtdışına 36 milyar dolar götürüyor. Aynı sürede yurtdışına yapılan faiz ödemesi 65 milyar dolar. Toplamda 101 milyar dolar.
Nerede bu faiz lobisi? Ankara’ya bakmak yeter.
Ya faiz lobisi nereden kazanıyor, kimden çıkıyor bu paralar? Dünyanın en pahalı benzini, en pahalı telefon konuşması boşuna mı bizde, senden, benden çıkıyor.
Kredi kartı borçları boşuna artmıyor. Evdeki bütçe boşuna dikiş tutmuyor.

Haberin Devamı

Başçı istifa etmeli

“YANILMIŞIM”, sözünü sıradan bir yurttaş söylerse cürmü kadar yer yakar. Ama, Merkez Bankası Başkanı söylerse, çok kişiyi yakar.
Başkan Erdem Başçı doların yıl sonu kurunu 1.92 lira olarak tahmin ediyor. Şirketler hesaplarını bu kura göre yapıyor. 1.92 nerede, keşke öyle olsa, geçen hafta sonu dolar 2.18-2.19’dan dönüyor, dün güne 2.16 lira ile başlıyor. Yüksek kurda yanlış tahmin sadece aralık ayında şirketlere on iki milyar dolara patlıyor. Yanılmanın bedeli.
Böyle bir yanılma tek başına “özür” ile geçiştirilemez. Bizde artık çoktan unutulan bir tavır ama Merkez Bankası Başkanı Başçı bu yolu seçmeli, istifa etmeli. Çünkü, Merkez Bankası piyasada ciddi güven kaybına yol açmış bulunuyor.
Gerçi, yolsuzluk ve rüşvet skandalını ve bu skandalı örtme çabalarını Başçı’nın önceden tahmin etmesi mümkün değil. Dolar skandal karşısında hükümetin tutumundan ileri geliyor. Yine de, bir Merkez Bankası Başkanı, hele de Türkiye’de “öngörülemeyen olayları” göz önünde tutmak zorunda.

Haberin Devamı

Mal varlıklarını bilelim

YOLSUZLUK ve rüşvet çarkının ortasında belediye seçimlerine giderken bir çağrı var. Çeşitli partilerden, farklı dönemlerde bakanlık yapmış olanlar dahil, yüz politikacının çağrısı şöyle:
“Belediye başkan adayları, il genel ve belediye meclis üye adayları mal bildirimlerini açıklasın”.
Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele “Ben mücadele ediyorum” ile olmuyor, olmadığı ortada. Bu mücadeleye devletin kurumları, özel kesim, sivil toplum örgütleri katılmalı, yargıyı harekete geçirmeli, yürütmenin engellemesinin önüne geçmeli.
Önümüzde seçim var. Yolsuzlukla mücadelede ilk iş adayların mal bildirimini açıklamasından geçiyor.

Yazarın Tüm Yazıları