Paylaş
Almanya’da Yeşiller, Sol Parti ve bazı Türk derneklerinin kaygıları bir yana, asıl hükümet ortağı parti rahatsız.
Avrupa Türk Demokratlar Birliği onuncu kuruluş yılını kutluyor. Bu birlik AKP desteğinde. Erdoğan onuncu kuruluş yılının “onur konuğu” olarak bugün Köln’e gidiyor. Köln’de konuşacak olması Alman hükümeti ve medyasını bir haftadır meşgul ediyor. Tek tük olumlu haber çıksa da medyada Erdoğan eleştirisi ağırlıkla ön planda. Örneğin, dün bazı TV’ler “olay çıkmasından duyulan kaygıyı” dile getiriyor.
GERGİN İLİŞKİLER
Erdoğan mı Merkel ile yoksa Merkel mi Erdoğan ile görüşmek istemiyor? Bizde “Erdoğan’ın görüşmek istemediği” haberleri yayınlansa da Alman medyası farklı görüşte.
Resmi başvuru yok, bizimkiler Merkel-Erdoğan görüşmesi için Berlin’de nabız yokluyor. Dün 23 Mayıs, 1949’da kabul edilen Alman Anayasası’nın 65. yıldönümü. Merkel “anayasa kutlamalarına katılıyor, zamanı yok”. Bu gerekçeyle görüşme gerçekleşmiyor. Anayasa yıldönümü dün, Erdoğan bugün Almanya’da. Yine de telefon görüşmesi var.
YUMUŞAK SES
Türkiye ile Almanya arasındaki gerginliğin altında Alman Cumhurbaşkanı Gauck’a Erdoğan’ın talihsiz sözü yatıyor. Gauck Türkiye’de temel özgürlüklerin sınırlanmasına dikkat çekince, Erdoğan “Sen o aklı kendine sakla” diye çıkışıyor.
Şimdi sormak gerek. Bir başka ülke başbakanı Abdullah Gül ya da kendisi için böyle ifade kullansa ve o kişi daha sonra Türkiye’ye özel ziyarette bulunmak istese, Erdoğan o kişiye acaba ne derdi? Bildiniz, aynen öyle tepki gösterirdi.
Bu bir yana, gerginliği azaltan koalisyonun diğer üyesi SPD’li Dışişleri Bakanı Steinmeier. Bakan “Alman demokrasisi Erdoğan’ın burada konuşma yapmasının üstesinden gelecek güçtedir, gelebilir” diyor, ortamı yumuşatma çabasıyla.
CDU VE SEÇİM
Merkel’in vazgeçilmez ortağı, aynı ideolojiyi paylaştığı CSU farklı bir yöne dikkat çekiyor: “Cumhurbaşkanlığı kampanyası buraya taşınmasın. Son yerel seçimlerde bazı iddialar var. Benzer iddiaları önlemek için cumhurbaşkanlığı seçiminde Türklerin burada kullanacağı oylar, burada sayılsın”.
Adamların güveni yok, özgürlükler, demokrasi, seçim ve başka ne varsa, Türkiye’yi yakından izliyorlar. Bu eksiklikler nedeniyle “kutuplaşmanın Almanya’ya taşınmasını” istemiyor CDU.
SÖZCÜ DİKKATLİ
Hükümet sözcüsü de dikkat çekiyor:
“Erdoğan’ın ülkemizde toplumsal barışı zedelemeyen, resmi ilişkilerimizi olumsuz etkilemeyen konuşma yapacağını umuyoruz. Ortak politikalarımız, ekonomik ve siyasal işbirliğimiz var”.
Adamlar daha ne desin, Köln’e gitmesinden son derece rahatsızlar. Resmi sözcü “Gelmesin” demiyor ama Erdoğan’ı diplomatik dille uyarıyor. Hükümetiyle, sözcüsüyle, medyasıyla ancak bu kadar uyarılır.
CHP Viyana’da
CUMHURBAŞKANLIĞI seçim kampanyasını, Erdoğan’ın yanı sıra, yurtdışında CHP de sürdürüyor.
CHP iki yıldan bu yana yurtdışında örgütlenme büroları kuruyor. Bu çabayı yürütenler arasında Ercan Karakaş, Fikri Sağlar, Süleyman Çelebi, İhsan Özkes, Durdu Özpolat, Ali Kılıç ve başka isimler var.
Bu ekipten bazı üyeler dün Viyana’da. Bir yandan yurtdışı örgütlenme ile uğraşırken, diğer yandan yurtdışında yaşayan yurttaşlarımızla cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasına yönelik çalışma yürütüyor.
Paylaş