Paylaş
“- Bireylerin hak ve özgürlüklerine saygı, demokratik bir siyasi rejimde(...) toplumsal barış ve huzurun temel şartıdır”.
AKP öyle barış ve huzur sağlıyor ki, her gün birileri ölüyor, katiller ortada dolaşıyor. AKP bireylerin hak ve özgürlüklerine saygı gösteriyor, herkes özgürlüğünü istediği gibi kullanıyor.
“- Demokrasilerin temel niteliklerinden biri olan toplantı ve gösteri özgürlüğünün daha etkili kullanılabilmesi için gerekli hukuki düzenlemeleri gerçekleştirecektir”.
Gösteri ve toplantı özgürlüğünde hukuki düzenleme biber gazı ve TOMA’larla sağlanıyor. Gösteriye katılanlara cadı avı başlatılıyor, olmadı öldürülüyor. Daha iyi hukuki düzenleme mümkün değil, en iyisi bu.
SİVİL TOPLUM
“- Çoğunluğun oyunu alanlar iktidara gelir. Ancak, iktidara gelmek çoğunluğun iradesini mutlaklaştırmaz”.
“Çoğunluğum var, istediğimi yaparım” diyen, AKP değil. Muhalefeti hep dinliyor, hep uzlaşma arıyor. Bunca yıl muhalefetin hiçbir önerisini bile kabul etmediyse, bunun sorumlusu düzgün öneri getirmesini bilmeyen muhalefet.
“- Yasalar sadece parlamento çoğunluğu değil, toplumun ortak iradesinin ifadesi olacaktır. Partimiz, hazırlayacağı yasa tekliflerini sivil toplum kuruluşlarının görüşünü alarak oluşturacaktır”.
AKP hangi kararı alacaksa, sivil topluma mutlaka soruyor. Bir sendikayı güçsüz mü kılacak, o sendikanın onayını mutlaka alıyor. Son olarak tüm haklarına son verdiği TMMOB’ye soruyor, TMMOB “Evet beni etkisiz hale getirin” dediği için gece yarısı TMMOB’nin yetkilerini elinden alıyor.
MEDYANIN ALTIN ÇAĞI
“- Partimiz bütün vatandaşlarımızın özgür haber alma ve düşüncelerini yansıtma hakkını esas kabul eder. Çağımız demokrasilerinin vazgeçilmez koşullarından biri, özgür medyanın varlığıdır”.
AKP on yıllık iktidarında en çok özgür medya için uğraşıyor. Kürsülerden tek tek gazeteci ismi sayılmıyor, patronlara ceza yağmıyor, Cumhuriyet döneminde olmadığı ölçüde gazeteci işinden kovulmuyor. TV’lerde programlar, gazeteciler, sanatçılar elenmiyor. Medya AKP ile altın çağını yaşıyor.
“- Partimiz, çevre ile ilgili planlarını merkezden değil, yerinden yönetimler aracılığı ve katılımcı demokrasi anlayışı ile bütünleştirerek uygulamayı esas alacaktır”.
Gezi Parkı eylemleri başından beri yanlış. AKP ağaçları keserken, önüne gelen yere AVM dikerken, yeşili yok ederken, ormanları imara açarken halka hep soruyor. Genel Merkezin bunlardan haberi hiç yok.
AKP programında hangi sözü vermişse tutmuş, buna rağmen, ülke huzursuzluğa sürüklenmişse, bunun sorumlusu halk.
Zeyid Aslan’a madalya
DAHA önce Meclis’te Kamer Genç’e ana avrat küfreden, küfürleri tutanaklara geçen AKP milletvekili Zeyid Aslan şimdi de, kadın gazeteci arkadaşlarımıza küfür gibi hakaret ediyor.
Bu kişi geniş kültür ve deneyime sahip, ülkeyi küfür ve hakaretle yönetmenin doğruluğuna inanıyor.
AKP yönetimi de farkında ki, geçen defa ana avrat
küfrettiği için ona hiçbir ceza vermiyor.
Şimdi kadın gazetecilere hakaret ettiği için AKP yönetiminden artık madalyayı hak etmiş bulunuyor.
Halk TV hedefte
RTÜK tarafından bir süre önce dört TV kanalına para cezası kesiliyor. O dört kanaldan biri de, Halk TV.
Tıpkı, TMMOB’nin yetkilerini elinden aldığı gibi, AKP anlaşılan Halk TV’ye verilen para cezasını yeterli bulmamış olacak ki, geçenlerde yeniden para cezası vermek istiyor. Toplantıda karar yeter sayısı çıkmıyor, ceza geriye kalıyor. Ama, önümüzdeki günlerde bir başka toplantıda ceza verileceği belli.
Cezanın ötesinde, asıl amaç, Türkiye’nin her yerinde yapılan eylemleri ekranına yansıtan ve son dönemde siyasi açıdan en çok izlenen kanal olan Halk TV’yi susturmak. Bunun için teknik laf kalabalığı ile karışık, bir kılıf hazırlanıyor olabilir. AKP Halk TV yayınlarından çok rahatsız.
RTÜK Başkanı Davut Dursun, Halk TV ile ilgili “Kapatmak gibi amacımız ve hazırlığımız yok” desin, o açıklamayı ben buraya “parlak harflerle” not düşerim.
Paylaş